Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyarette bulunduğu Bosna Hersek'te baş başa ve heyetler arası gerçekleştirilen görüşmelerin ardından Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Şefik Caferoviç ve konsey üyeleri ile düzenlenen ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, Balkan turunun ilk durağı olan Bosna Hersek'in güzel başkenti Saraybosna'da bulunmaktan büyük bir bahtiyarlık duyduğunu söyledi.
Erdoğan, diplomatik ilişkilerin tesisinin 30. yıl dönümünde burada olmanın, ziyaretlerine ayrıca tarihi bir nitelik kazandırdığını belirterek, "Dışişleri Bakanlıklarımız tarafından yapılan ortak açıklamada belirtildiği üzere, Türkiye-Bosna Hersek ilişkileri müstesna nitelik taşımaktadır. Siyasi, askeri ve ekonomik ilişkilerin ötesinde sahip olduğumuz tarihi, kültürel ve beşeri bağlar, ilişkilerimizin sağlam temelini oluşturuyor." diye konuştu.
Mevkidaşları ile gerçekleştirdikleri görüşmelerde ilişkileri daha da ileri seviyelere taşımak için atabilecekleri adımları ele aldıklarını kaydeden Erdoğan, "Şüphesiz ki şu anda Bosna Hersek, 2 Ekim'de yapılacak bir seçime hazırlanıyor. Seçim arifesinde böyle bir seyahati gerçekleştirmek bizler için de gerçekten ayrı bir mutluluk vesilesi. Türkiye'nin, Bosna Hersek'in huzur, refah ve istikrarına verdiği önemi, toprak bütünlüğüne ve egemenliğine desteğini, bir kez daha vurguladık." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek'i önümüzdeki dönemde yoğun bir siyasi gündemin beklediğini vurgulayarak, "Gerek yapılacak seçimin adil, şeffaf ve yapıcı ortamda gerçekleştirilmesi sadece Bosna Hersek için değil tüm bölgemiz için hayati bir öneme sahiptir. Seçime giden süreçte ülkenin refahına katkı sağlayacak bir seçim atmosferinin teşvik edilmesi, Bosna Hersek'in huzuru ve istikrarı açısından özellikle mühimdir. Bu vesileyle seçim sonuçlarının tüm Bosna Hersek için şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyorum." değerlendirmesinde bulundu.
TÜRKİYE İLE BOSNA HERSEK ARASINDA KİMLİK KARTIYLA SEYAHAT
"Tarafların rızası dahilinde Bosna Hersek'teki mevcut sıkıntıların aşılması amacıyla Türkiye olarak elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyorum" diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Görüşmelerimizde geçen sene yüzde 35'e yakın artışla 876 milyon dolar seviyesine ulaşan ikili ticaretimizi geliştirmek, yatırımlarımızı daha da arttırmak amacıyla neler yapabileceğimizi ele aldık. 2019'da temelini attığımız Saraybosna Belgrad Otoyolu Projesi'ne büyük önem veriyoruz. Sıkıntıların yaşandığı bir konuyu değerli dostlarım bize açtılar ve biz de konunun finans noktasındaki ilişkiler ağı açısından Ziraat Bankamızla ilgili konuyu, Ziraat Bankası Genel Müdürüme az önce gerekli talimatı verdim. Süratle bu sıkıntıyı da hemen çözecekler. Bu projeyi, yalnızca bölge ülkelerini değil bölge halklarını da birbirine bağlayacak bir barış projesi olarak değerlendiriyorum. Ziyaretimizle bu stratejik projeye yeni bir ivme kazandırdığımıza inanıyorum. Türkiye olarak Bosna Hersek'e yönelik kalkınma yardımlarımızı hız kesmeden sürdürürken, bir yeni adımı da özellikle artık kimlik kartlarıyla özellikle Bosna Hersek-Türkiye arasındaki gidiş gelişleri yapabilme kararını da verdik. Dışişleri Bakanlarımız, süratle gerekli prosedürü bitirecekler. Bundan böyle Türkiye'den Bosna Hersek'e, Bosna Hersek'ten Türkiye'ye kimlik kartıyla seyahat yapılabilecek."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın aynı şekilde Sırbistan'la da böyle bir anlaşmayı imzalayacaklarını kaydederek, daha önce Bulgaristan'la da aynı şekilde böyle bir anlaşmayı imzaladıklarını aktardı.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA), Bosna Hersek'te 1995 yılından bu yana 1000'e yakın projeyi bu kapsamda ve buna benzer şekilde hayata geçirdiğini dile getiren Erdoğan, "Tüm kulvarlarda Bosna Hersek'in yanında olmaya devam edeceğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum." sözlerini sarf etti.
Bugünkü temas ve görüşmelerin hayırlara vesile olmasını temenni eden Erdoğan, "Şahsıma, eşime ve heyetime gösterilen misafirperverlik, hüsnükabul ve ev sahiplikleri için değerli dostlarıma tekrar teşekkür ediyorum." açıklamasında bulundu.
Erdoğan, "Bosna Hersek seçimlerinde Yüksek Temsilci, Seçim Kanunu'nun değişebileceğini söyledi. Siz Hırvatistan ziyaretinizde bunu dile getirecek misiniz?" sorusunu, "Bana göre, Seçim Yasası ile ilgili bu noktadaki kararı 3 tane lider vermeli. Buna Yüksek Temsilci'nin müdahalesi, demokrasinin gereklerine de terstir. Bu adımı da buna göre atmak gerekir. Şurada bir ayın artık gerisine düşmüş vaziyetteyiz. Böyle bir zamanda Yüksek Temsilci'nin kalkıp da bu işe müdahalesi bir defa demokratik sürece müdahaledir. Demokrasiyle yönetilen bir ülke olarak demokratik sürece müdahaleyi biz şahsen asla doğru bulmayız. Kararı 3 lider kendileri zaten vermiştir ve seçime de gidiliyor. Bize düşen sadece 'Hayırlı olsun.' demektir." diye yanıtladı.
"ANLATTIKLARIM BİR RÜYA DEĞİL"
Daha önce yaptığı "Bir gece ansızın gelebiliriz" açıklamalarının hatırlatılması ve Türkiye'nin gerçekten Yunanistan'a askeri operasyon düzenlemeyi düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Benim bu anlattıklarım bir rüya değil. Eğer 'Bir gece ansızın gelebiliriz.' diyorsak, ne dedim? Vakti saati geldiğinde TEKNOFEST'te bunu söyledim, bir gece ansızın gelebiliriz. Niye? Eğer ellerinde bu adalar var, bu adalarda üsler var, filan falan, buralardan hareketle bize karşı bu tür böyle gayrimeşru tehditler devam ederse sabrın da bir sonu vardır. İşte o sabrın sonu geldiği anda, biz ne diyoruz? Sabrın sonu selamettir. Biz de o selameti gördüğümüz anda gereğini yaparız. Bunu da Yunanistan'ın ben bildiğine inanıyorum. O vakit, saat gelirse gereği yapılır. Çünkü bizim uçaklarımıza böyle radar kilitlemesi, şu, bu, filan, bu tür adımları atmak hayra alamet değil."
Öte yandan basın toplantısı öncesinde "Savunma Sanayiinde Gizlilik Dereceli Bilgilerin Karşılıklı Korunması ve Mübadelesine İlişkin Anlaşma", Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Bosna Hersek Güvenlik Bakanı Selmo Cikotic tarafından imza altına alındı.