Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, Bursa'nın partisinin Kestel İlçe Başkanlığı binasının açılışını gerçekleştirdi. Erbakan açılıştan sonra Muhsin Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'ndeki Sandık Başmüşahitleri toplantısına katılan Erbakan, "Biz bazılarının yaptığı gibi kapalı kapılar ardında sözler vererek, karşılığında sözler alarak holding patronlarına medya patronlarına, dış güçlere, arkamızdan estirilecek rüzgarlara güvenerek değil, önce Cenabı Allah'a sonra da bu aziz millete güvenerek yola çıktık demiştik. Ve sonsuz şükürler olsun ki bu güvenimiz boşa çıkmadı. Hem Bursa'da gördüğümüz bu manzara, hem de Türkiye'nin dört bir tarafında aziz milletimizden görmüş olduğumuz teveccüh ve destek gerçekten de muazzam bir seviyede. Güvenimiz boşa çıkmadı. Niyet hayır, akıbet hayır sözünün ne kadar gerçek olduğunu bir kez daha görülmüş olduğu ihlasla, samimiyetle yola çıkan bu kutlu kervanın ikinci 40 yıl yürüyüşünün menzile en kısa sürede ulaşacağı bir kez daha görülmüş oldu." dedi.
"EKONOMİK KRİZİN SORUMLUSU STOKÇULARMIŞ DA BİZİM DE HABERİMİZ YOKMUŞ"
Yaşanan ekonomik kriz döneminde iktidarın durumuna değinen Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, "İktidar maşallah ha bire her geçen gün uydurma düşmanlar buluyor. Suçu götürüp o düşmanların üzerine atıyor. Halbuki bütün bu anlattığımız problemlerin doğrudan doğruya müsebbibi, 19 seneden beri borç, faiz, zam vergi ekonomisini uygulayan iktidarın ta kendisi olmasına rağmen çıkıyorlar suçu başkalarına atıyorlar. Hepinizin bildiği gibi yıllarca suçu gezi olaylarına attılar, e muhtıraya attılar, 17-25 Aralık operasyonlarına attılar, bir sürü düşman buldular, çukur hendek operasyonu dediler, bunlar bitti arkasından dış güçlere atmaya başladılar, zincir marketlere attılar, patatesçilere, soğancılara attılar, en son o da yetmedi pandemiye attılar, o da yetmedi geldiler şimdi yeni bir düşman daha buldular, o da stokçular. Yeni düşmanımız hayırlı olsun. Türkiye'deki bütün bu sorunların, ekonomik krizin sorumlusu bir avuç stokçuymuş da bizim de haberimiz yokmuş. Bir defa stokçuluk ekonomik krizin sebebi değil, sonucudur" şeklinde konuştu.
"150 MİLYAR DOLAR KAYNAK BULACAĞIZ"
İktidara geldiklerinde yapacaklarından bahseden Erbakan, "15 adımda bir senede borçsuz zamsız vergisiz 150 milyar dolar kaynak nereden bulunacak bunu bilimsel olarak ortaya koyduk elhamdülillah. Aynı 54'üncü hükümette Erbakan hocamızın yaptığı gibi bu milleti sıkıp suyunu çıkarmadan, devlet varlıklarını satıp yok etmeden, borç almadan 150 milyar dolar kaynak bulunacak. İşçiye, memura ve emekliye gelir gelmez yüzde 70 maaş zammı yapacağız. Öncelikle bu dar gelirli milyonların alım gücünü refah seviyesine arttıracağız. Bütün haksız ve fahiş vergileri lav edeceğiz. Çiftçiye en yüksek taban fiyatlarını vereceğiz. Çiftçinin bütün girdilerini devlet desteğiyle ayarlayıp, en uygun fiyattan çiftçimize köylümüze vereceğiz. Tarımda kullanılan mazottan vergi almayacağız. Tarımsal sulamada kullanılan elektrikten vergi almayacağız. Hane halkının, esnafın, kobilerin ve çiftçilerin banka ve kooperatiflere olan borçlarının faizlerini bir kereye mahsus olmak üzere, devlet olarak sileceğiz. 150 milyar dolar kaynakla biz ödeyeceğiz. Üreterek ihraç ederek hep birlikte zenginleşeceğiz. Tarım ve hayvancılıkta, sanayi ve teknolojide üreten ve ihraç eden Türkiye'yi hayat geçireceğiz. Yeniden Refah iktidarında milletimizin çektiği maddi ve manevi sıkıntılar son bulacak, Yaşanabilir ve Yeniden Büyük Türkiye hedefine ulaşılacak" dedi.
"MALUM PARTİLERE GİDERSENİZ YAĞMURDAN KAÇARKEN DOLUYA TUTULMUŞ OLURSUNUZ"
Seçimlerde muhalefet partileri konusunda uyarılarda bulunan Fatih Erbakan, "Şimdi burada çok önemli bir husus var. Evet kurtuluş Yeniden Refah'la olur, evet mevcut iktidarın bırakıp gitmesi lazım, milletin mevcut iktidardan beklediği tek bir şey var, o da seçim sandığını getirip önüne koymasıdır. Evet Bunların hepsi doğru. Ama burada küçük de olsa başka bir tehlike var. O tehlikenin adı da yağmurdan kaçarken doluya tutulma tehlikesi. Bu tehlikeyi her defasında söylüyoruz ve aziz milletimizi sürekli uyarıyoruz. Eğer bu iktidardan kurtulayım derken, şu havası ve parası fazla olan malum partilerine giderseniz, mecliste grubu olan her akşam televizyonlarda gösterilen malum partilere giderseniz yağmurdan kaçarken doluya tutulmuş olursunuz. Bu ülkenin bu milletin bir 5 sene bir 10 sene daha kaybedecek gücü yok. Bu muhalefet partilerinin Türkiye'ye bu millete verebilecek herhangi bir şeyi yok. Bu muhalefetlerde, 28 Şubat sürecinde tanklara selam duran zihniyet sahip olanlar var. Türkiye'yi yıllarca görev yapıp da, borca ve faize batırmış olanlar, yaptıkları yapacaklarının teminatıdır. Bunları seçim bunlarla bir 5 sene, bir 10 sene daha kaybedemeyiz. Yine bu muhalefetin içerisinde dünya siyonizminin en önemli kuruluşlarından olan Bilderberg toplantılarının müdavimlere olanlar var. Dünya siyonizminin en önemli kuruluşlarından Londra'daki Chatham House'den kristal küre ödülü alanlar var. Büyükşehir Belediye Başkanı olur olmaz. Chatham House ziyarete gidip, oradaki ziyaretinin fotoğraflarını gururla paylaşanlar var. Bunlardan bu Türkiye'ye hayır gelmesi mümkün değildir. Bu partilerin içerisinde Ayasofya'nın ‘cami olmaması gerekirdi' diyenler var. ‘Müze olarak kalması gerekiyordu' diyenler var. Bunun bir adım ötesi, ben iktidara geldiğim zaman Ayasofya Cami'ni yeniden müze yapacağım anlamına geliyor. Şimdi muhalefette oy alacağı için bunu söyleyemiyor. Bu muhalefetin içerisinde gelir gelmez İstanbul Sözleşmesini yeniden yürürlüğe sokacağım diyenler var. Bu muhalefetin içerisinde ismi lazım değil, ben iktidar olduğum zaman toplumsal cinsiyet eşitliği sapkınlığını üniversitelerde zorunlu ders halin getireceğim diyenler var. Bu muhalefetimi seçeceğiz Allah aşkına. Bu malum muhalefet partilerin Türkiye'ye verebileceği bir şey yok” şeklinde konuştu.