İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılmasını savunan Vote Leave hareketinin kampanyasının odağına ‘Türk tehdidini' yerleştirmesini değerlendiren The Guardian yazarı Liz Cookman, aksi bir durumda Türkiye'dekilerin neler hissedeceğini ele aldı.
Ajansların aktardığı bilgide; Vote Leave'in 76 milyonluk Türkiye nüfusunun çoğunun ‘suçlu, terörist ve ganster' olarak resmettiğini belirten Cookman, kampanya dahilinde yapılan ankete göre, Türklerin sadece yüzde 16'sının Avrupa Birliği'nde serbest dolaşım hakkı elde edilmesinin ardından İngiltere'ye taşınmayı düşündüğünü aktardı.
Türklerin yüzde 84'ünün ise bu konu üzerinde düşünme zahmetine bile girmediğini ifade eden Guardian yazarı, bu kişilerin İngiltere'nin AB'de kalmasını 'tehdit' olarak görmesi durumunda neler yaşanabileceğini ise şöyle anlattı:
“Britanya nüfusu yaşlanıyor. Geçen yıl 2,5 milyon Britanyalı Türkiye'de tatil yaptı. Sahillerimiz, müzmin kötü havadan mustarip geçkin Britanyalıların işgalinden mahvolacak. Mikrodalgada pişmiş yemekler ve aşırı alkol tüketimi karaciğer sorunlarına yol açacak ve sağlık altyapımız bu çapta sorunlarla baş edecek kaynağa sahip değil. Bir yıl içinde bütün bisküvilerimizi yiyecekler. Dünyanın en şişman halklarından birinin bizim hastanelerimizce ücretsiz bakılmalarına izin verecek miyiz? Yaklaşık 5 milyon Britanyalı yurtdışında yaşıyor. Bir kere Costa del Sol'a gitmiş birine sorun, hemen söyleyecektir, asimile edilemiyorlar.”
Türkiye'de İngilizce öğretmenliği yaptığı sırada öğrencilerine Britanya'da yaşamak isteyip istemediklerini sorduğunu ve istisnasız tümünün pahalılık ve ırkçılıktan dolayı ‘hayır' dediğini yazan Cookman, Türklerin Britanya'ya yaklaşan ‘sığınmacı felaketinin' sembolü olmaması gerektiğini kaydetti.