AK Parti Osmangazi İlçe Başkanlığının 6. Olağan İlçe Kongresi Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi'nde yapıldı. Kongreye, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, eski bakanlar Mehmet Müezzinoğlu ve Efkan Ala, milletvekilleri, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, ilçe belediye başkanları ve partililer katıldı. Olağan ilçe kongresinde AK Parti Osmangazi İlçe Başkanlığını yürüten Ali Yılmaz'ın yerine yeni başkan Ufuk Cömez oldu.
Kongrede konuşan Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Ali Yılmaz'ın konuşmasının tam bir dava adamı örneği teşkil ettiğini belirterek, "'Ben değil, biz, benim istikbalim değil, partimin istikbali, benim geleceğim değil, Türkiye'mizin geleceği' diyen ve ilçe başkanlığını büyük bir olgunlukla bir başka arkadaşımıza devreden bu kardeşimize teşekkür ediyorum" dedi.
"NEREDEN NEREYE GELDİĞİMİZİN FARKINA VARABİLİYOR MUSUNUZ?"
'Bizim kendi hafızamızı her daim tazelememiz gerekiyor' diyen Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dün asgari ücret açıklandı. Bir süredir toplantıları gerçekleştirilen bu asgari ücret dün itibariyle net bin 603 lira olarak tespit edildi. Biz iktidara geldiğimizden itibaren asgari ücreti 9 kat büyültmüş olduk. 2002 yılında biz iktidara geldiğimizde bu ülkede asgari ücret 184 liraydı. Nereden nereye geldiğimizin farkına varabiliyor musunuz? Ülke için felaket tellallığı yapan, yetimin, çocuğun hakkını savunduğunu iddia eden ama 1 yaşındaki torununu sigorta kaydına kaydettiren ana muhalefet partisinin liderine sesleniyorum; siz asgari ücretin 2002 yılında 184 lira olduğunu biliyor musunuz? 9 kat büyüttüğümüz bu ücretin bugün bin 603 liraya ulaştığının farkında mısınız? Bugün Türkiye'nin ulaştığı bu seviyede yeterli mi? Elbette yetmez. Bunun farkındayız" dedi.
"SADECE TÜRKİYE'Yİ BÜYÜTMEKLE DEĞİL, İÇİMİZDEKİ MUHALEFETİ DE ISLAH ETMEKLE MÜKELLEFİZ"
Ana muhalefet partisinin Türkiye içerisinde Türkiye'nin işgalcilerine payanda olmaya çalışan bir tarz ortaya koyduğunu savunan Çavuşoğlu, "Mesela 2 gün önce bir televizyon ekranında, 'Türkiye'de Hitler dönemi yaşanıyor' diyor. 'Türkiye'de can ve mal güvenliği yoktur' diyor. Bunu söyleyen Kılıçdaroğlu değil, ana muhalefet partisinin genel başkanı. Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan'a düşmanlık yapacağım diye Türkiye'ye düşmanlığın seviyesini buraya kadar düşürmek her şeyden önce vicdansızlıktır, ahlaksızlıktır ve ülkeye büyük bir ihanettir. Yüzde 11.1 büyüyor Türkiye. Kılıçdaroğlu da, 'Türkiye freni patlamış bir kamyon gibi yokuş aşağıya gidiyor' diyor. Türkiye'de bölgede oldu-bittiye getirerek kurtarılmış bölge ilan etmeye çalışan teröristler var. Yüzlerce güvenlik görevlimiz şehit ediliyor Kılıçdaroğlu, oluşturduğu milletvekili ekibini Güneydoğu bölgesinde o çukurların kazıldığı yere göndererek rapor hazırlatıyor. Raporda, geçen ifade 'Türkiye bölgede katliam yapıyor.' Bu nasıl bir anlayış? Bizim işimiz zor. Biz sadece Türkiye'yi büyültmekle değil, içimizdeki muhalefeti de ıslah etmekle mükellefiz. Bize düşen Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy vermiş, gönül vermiş değerli kardeşlerimize kendi genel başkanlarının Türkiye'ye bu açık düşmanlığı karşısında onların idrakini açmak olmalıdır. Bunu Türkiye için yapmak zorundayız. Ben eminim ki içten içe onlar da ellerini sıkarak, avuçlarının içini, dudaklarını ısırarak dudaklarını kanatıyorlardır. Çünkü bu adam bir proje. Bu adamın proje olarak ortaya çıkmasının sonucu da CHP'li milli ve yerli kardeşlerimizi millilikten uzaklaştırmak" dedi.