'İmralı'yı boşa çıkarmaya çalışan blok'
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan TRT Haber'de açıklamalarda bulundu.

Oluşturma Tarihi: 2015-05-27 13:25:06

Güncelleme Tarihi: 2015-05-27 13:25:06

Hürriyet'in haberine göre,  Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan HDP'ye yönelik  açıklamarda bulundu. Akdoğan, "Bizi zorladılar, bari barajı düşürün de biz dışarda kalmayalım, bunun çabası içindeydiler. Bu parti olarak HDP'yi seçime sokan irade, onu barajı geçirtip iktidarı nasıl deviririz arayışı içine girdi" dedi.

"BİZİ KENDİ HALİMİZE HİÇ BIRAKMADILAR"

Bizi hiç kendi halimize bırakmadılar. Sürekli saldırılarla uğraştık. İrtica geliyor, laiklik elden gidiyor 12 yıl böyle kandırdılar. Şimdi tutmadı, bu sefer başka palavralara kapıldılar. AK Parti iktidardayken kapatılmaya çalışıldı. Sabotajlar oldu, kumpaslar kuruldu. Daha yeni yargı darbesiyle karşı karşıya kaldık. Kimi aktörleri zayıflatıldı, ama başka aktörler buna soyundular. Kendilerini kullandırttılar. Farklı vücutlarla yeniden hortladı.

"DERİN DEVLETİN YENİ HORTLAYAN TÜRÜ VAR"

Şimdi derin devletin yeni hortlayan türü var. Paralel çete. Onlar dediler ki biz söz sahibi olacağız. ülkeyi esaret rejimine çevirmeye çalıştılar. Herkesi şantaja bağlamışlar.  Karşımızdaki yapı hiçbir kutsal tanımadan, her türlü işbirliğine gitmiş durumda. Küçük küçük parçalar birleşerek karşımızda bir engel olarak çıkıyor. Karşımızda bir blok var. Düşünün, paralel çeteyle bölücü örgüt işbirliği yapabiliyor. Bunlar bölgede rekabet halinde değil miydi?

"HDP'NİN EN ÇOK ŞİKAYET ETTİĞİ KONULAR..."

HDP'nin en çok şikayet ettiği konular da paralel çetenin yaptıklarıydı. Aslında bunlar ikisi de alternatif bir yapı kurmaya çalışıyor.  Şu anda çok ciddi arazide de kol kola girdiklerini görüyoruz. Biraz da seçime gelirsek, seçimde şu anda bu yapıların karşımızda bir statüko bloğu var. Bunlar bir kaos planı hazırladılar.

"TÜRKİYE'DE VESAYET SİSTEMİ KURAN BİR YAPI VAR"

Türkiye'de vesayet sistemi kurmak isteyen bir yapı var. Güçlü iktidarı engel olarak görüyor. İlk defa muktedir olan bir iktidar gelince hepsi panikledi. Derin devlet, paralel degvlet yapılanmaları, KCK yapılanmaları... Tek ayak bağı önlerinde AK Parti var. Diyorlar ki AK Parti'yi devirirsek Türkiye koalisyon dönemine girer. Bir kaos planı yaptılar. HDP'yi zorladılar parti olarak seçime girmesi için. HDP'liler hiç barajı geçeceklerine inanmadılar.

"BİZİ ZORLADILAR, BARİ BARAJI DÜŞÜRÜN DİYE"

Bizi zorladılar, bari barajı düşürün de biz dışarda kalmayalım, bunun çabası içindeydiler. Bu parti olarak HDP'yi seçime sokan irade, onu barajı geçirtip iktidarı nasıl deviririz arayışı içine girdi.

Böyle baktığımızda şöyle düşünüyor. HDP girdi, barajı geçerse hükümet yıkılabilir, zayıflar. O zaman bunlar barajı geçmezse ortalık karışır. O zaman da işte bunların istediği olur. Gelirler vesayet düzeni kurarlar. Türkiye'de türbülans olur sıkıntı olur, türkiye'de herkes her şeyini kaybetmeye başlar. Tam onların aradığı durum.

"ÇÖZÜM SÜRECİNİN DÜŞMANI..."

Bu koalisyon, bu blok HDP'nin varlığına karşı bir anlayış. O partileri kapatan, çözüm sürecinin düşmanı olan yapıdır. HDP bu kaos planını peki niye kabul etti? AK Parti'ye bir şey olursa çözüm sürecini kim yapacak? Ulusalcı CHP mi, karşı olan MHP mi? AK PArti zayıf olursa çözüm süreci olamaz zaten.

Dışarda tek başına küçük bir parti nasıl ana aktör olacak? Bu süreç tayyip erdoğan'a güvenle ortaya çıktı. Bugün de Ahmet Davutoğlu bütün vücudunu taşın altına koydu. Zayıf koalisyonlar, küçük partilerle bu çözüm süreci olamaz. Çözüm sürecinin biteceğini bile bile, celladına aşık olma durumu gibi, kendini yok etmeye çalışan bir zihniyete niye kendini kullandırttı?

"KOALİSYON AMACI İÇİN PKK..."

Nasıl bu vesayetçi odaklar, derin devlet yapılanmaları, iktidarlar zayıf olsun, türbülansa girsin de istediğimiz gibi düzen kuralım istiyorlarsa, bundan dolayı kaos istiyorlarsa, aynı amaç PKK için de var. PKK da ortalık karışsın, kriz çıksın, barajı geçeceğim için de siyasi gücüm olacak, ben çıkarım özerklik de kantonluk da ilan ederim. Böyle bir kafasında düşünce var.

HDP diye bir şey yok ortada. Ortada terör örgütü var. Türkiye partisi olsun HDP bunu da hep savundum. Ama şu anki durum o değil. şu an HDP'nin güçlenmesi olmuyor. Terör örgütünün vesayeti altında bir yapı. Vekil listelerini bile onlar hazırlıyor. İkide bir kandil'de bunlar hesap soruluyor.  Bu yüzden bu iki şeyi birbirine karıştırmamak lazım.

"ORTADA BİR MAKYAJ VAR"

Ortada bir makyaj var, nasıl Türkiye partisi oldun? Ermeni soykırımını savunarak mı, eşcinsel evliliği savunarak mı, din dersine karşı olarak mı? Nasıl Türkiye partisi oldun? Denenmedi mi denendi, bunlar akıllansaydı zaten başarılı olurdu. Gezi olaylarında olmadı, 17 aralık'ta olmadı, 10 Ağustos'da olmadı. Ben dedim ki, siz böyle bir işbirliği yaparsanız iyne başarısız olacaksınız, yazı yazdım. Yine başarısız oldular. Nişantaşı'na kıbleyi çevireceksin, merkez medya senin arkanda duracak, sende yeni bir şey söylüyormuş gibi davranacaksın.

Asıl tehlike şudur. HDP'yi bunlar parlatıyorlar, öne çıkarıyorlar. İlk defa siyaset kurumu şantaja açık hale geldi. Terör örgütleri bu kadar işin içine girdiler. Ne kadar örgüt varsa işbirliği var. Partinin genel başkan yardımcısı DHKPC'ye teşekkür ediyor.  Yüzde 9'u geçiyor selahattin Demirtaş, 45 gün sonra insanları sokağa döküyor.  10'u geçtiğinde aynı şeyi yapmayacağının garantisi yok.

Şimdi yüzde 10'u geçmezse kıyamet koparmış, dağa çıkarlarmış. Hep tehdit üzerinden yürüyen bir yapı var. merkez medya, bir takım yapılar bunu öne sürerken Türkiye'ye büyük kötülük yapıyorlar.

SORU: Kendisini Robin Hood'a benzetmiş Demirtaş... Zenginden alıp fakire mi verecek?

Şimdi Robin Hood, zenginden alıp fakire verme şeyi. Bunlar gariban Kürt'ten alıyor ya. Sen zenginlerle şu an aşk yaşıyorsun, flört yaşıyorsun. Onların figüranı oldun sen. Onlarla iş tutuyorsun, gariban kürtten alıp da, terör örgütü haraç mektupları gönderiyor insana. Bir de yakışıksız şekilde, don kişot'tur cumhurbaşkanımıza başbakanımıza yakıştırmalar yaptılar. Sen de çakal karlos'un der. Aslında hepsi var. bu yapı çözüm sürecine hamle olduğu gibi imralı'ya karşı da hamle. Yarın bir gün bunun nasıl brütüs olduğunu herkes görecek.

Daha önce yaşanan büyük gruplarla karakol basmalar, bunun denemesiydi. Eğer Türkiye PKK sorunundan kurtulursa, diğer ülkeler gelir beni vurur diye sabote etmeye çalışan ülkeleri de biliyoruz. IŞİD'le mücadele diye bir denklem var, enstrüman olarak kullanıyoruz diyen ülkeler var. Kandil'i isteksiz noktaya sevk eden odaklar olduğunu biliyoruz.

Zaten örgütsel olarak buna inanmayan, büyük hedeflerin peşinde koşan anlayış var, bir de dış yönlendirmelerin altında bir yapı var. Öcalan kongre çağrısı mesajı yaptığında, bunu değersizleştirmeye çalıştı Demirtaş. Sonra süreç bitti koptu negatif şeyler konuşmaya başladılar. Baktılar ki tepki var. bu sefer döndüler, hükümet gereken adımı atmadı, kongre toplarız falan. E ne yapacaktı hükümet? Zaten Öcalan çağrısını yapmış. Anayasa değişmedi diyorlar. Öcalan çağrı yaptığında bilmiyor mu, nisan'da meclis kapanıyor. Bu tartışma konuları var. bunu siyasi kurum tartışacak, orta vadede, 3 ay mı 1 yıl mı, millet kabul edecek. Yeni meclis açılacak, bu gizli kapaklı bir şey değil ki.

Bu tutmayınca, dediler şöyle olsun böyle olsun bu sefer top çevirmeye başladılar. Burada sürekli imralı'yı boşa çıkarmaya çalışan, bir kaos planı blok var, bu blok demirtaş'ı ve HDP'yi öne sürdüler. Bunun bir parçası, “Öcalan var bunu kontrol edemiyoruz, bunu etkisizleştirelim, başka aktör çıkaralım, yönetmemiz daha kolay olur.” Böyle bir çaba içerisine girdiklerini de görüyoruz doğrusu.