AA'nın haberine göre: Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Türkiye ile İsrail arasında yürütülen görüşmelere ilişkin, "Biz hiç kimseye karşı peşinen körü körüne düşmanlık beslemiyoruz ama o kanın hesabı verilmeli, diyeti ödenmelidir" dedi.
Partisinin Bursa İl Teşkilatı 6. Olağan Kongresi için kente gelen Kamalak, kongre öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail ile Türkiye'nin ilişkilerinin normalleşmesinin Filistin ve Türkiye'ye zarar vereceğini söyledi.
Kamalak, Mavi Marmara'da yaşananların asla kabul edilemeyecek bir durum olduğunu belirterek, "Mavi Marmara, yüreğimizde kapanmayacak bir yaradır. Gelinen noktada, Türkiye o yanlış uygulamasını sürdürdü. Türkiye adeta abluka altına alınmış durumda. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi bir de Rusya olayını başımıza bela ettik. Türkiye, doğalgazın yüzde 54'ten fazlasını Rusya'dan alıyor. Sıkışmış durumda, sadece doğalgaz bakımından değil her bakımdan sıkışmış durumda. Çıkış arıyor" dedi.
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden çok ciddi çatışmaların yaşandığını aktaran Kamalak, "Daha fazla ileri bir kavram kullanmak istemiyorum ama oradaki çatışmaların boyutlarını siz de biliyorsunuz. Bunlara hiç gerek yoktu. 12-13 yıl önce şehirlerde çatışma yoktu, terör yoktu. Benim bu sözlerimden AK Parti'ye oy veren kardeşlerim alınmasınlar. Biz eylemleri, fiilleri eleştiriyor, gidilen yolun yanlış olduğunu ifade ediyoruz" diye konuştu.
Mavi Marmara olayının yanlış başladığını, yanlış sürdürüldüğünü ve hala yanlış devam ettiğini savunan Kamalak, şunları kaydetti:
"Şehit kanları pazarlık konusu yapılamaz. Biz elbette düşman ihdas edelim demiyoruz ama o şehitlerin hesabı da sorulmalı. Ailelerin mağduriyetleri giderilmeli. Biz hiç kimseye karşı peşinen körü körüne düşmanlık beslemiyoruz ama o kanın hesabı verilmeli, diyeti ödenmelidir. Yoksa ülkeyi darboğaza sürükleyip de sonra 'Ne yapalım yapacak bir şey yoktu, barışıyoruz' demenin de kabul edilebilir bir tarafı yok. Biz diyoruz ki önce 10 şehidin hesabı verilmeli, ailelerine tazminat ödenmeli. Doğu Akdeniz Petrol Projesinden bahsediliyor. İsrail'in ne işi var orada? Kanaatimce yanlış politikalarımız sonucu kendi değerlerimize sahip çıkamadığımız için bu noktalara sürükleniyoruz. Kimseye karşı kinimiz olamaz ama hem iç hukuk bakımından hem uluslararası hukuk bakımından herkes de fiilinin hesabını vermelidir. Yani İsrail barış masasına gelmeden önce yaptıklarının bedelini ödemelidir. Yani Türkiye yanlış politika sonucu köşeye sıkıştı diye gidip oraya teslim olmamalıdır."