CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yeni anayasa tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Sadece anayasa değil, çünkü Sayın Davutoğlu da söz verdi, 12 Eylül darbe hukuku dolayısıyla biz bir komisyon kuruyoruz. Anayasa o darbe hukukunun bir parçası" değerlendirmesini yaptı.
Kılıçdaroğlu bir soru üzerine, hem anayasa hem de "darbe yasalarının ayıklanması" noktasında iki ayrı komisyon kurulması önerisine de açık olduklarını söyledi.
"Güneydoğu'daki terör olaylarına ilişkin CHP'nin çözüm önerilerinin" ne olduğu sorusuna Kılıçdaroğlu, çözüm adresinin TBMM olduğunu bildirdi.
DOKUNULMAZLIKLAR
Kılıçdaroğlu, "CHP'nin dokunulmazlıklar konusundaki tavrının ne olacağı" sorusu üzerine, "Dokunulmazlıkların konjonktürel olarak kullanılması asla doğru değil. Objektif bir kural getirirsiniz o kurala göre hareket edersiniz. Biz, kürsü dokunulmazlığı hariç, diğer dokunulmazlıkların kaldırılmasını isteriz" yanıtını verdi.
"DTK'NIN AÇIKLAMASINI DOĞRU BULMUYORUZ"
Özyönetim ve özerklik konusundaki tavrının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bütün bölgelerini kapsayan yerel yönetimler özerklik şartını, yine kabul ettiklerini ve uygulanması gerektiğini, HDP'nin istediğinin ise "bölgesel özerklik ve bölgeye yönelik özel statü" olduğunu anlattı.
Demokratik Toplum Kongresinin (DTK) açıkladığı bildirgede öz savunmanın da istendiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Biz buna karşıyız. Devletin silahlı güçleri var zaten" diye konuştu.
Yerel yönetimlerin gelir kaynakları ve diğer açılardan güçlendirilmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Özerklik denilince hemen ülkenin bölündüğü şeklinde bir algı çıkıyor ortaya. Tabii bu bağlamda bölgesel özerkliği kabul etmiyoruz ve doğru bulmuyoruz. Bir ya da birden fazla ilin bir araya gelip, ki öyle bir tanımlama yapılıyor, biz onu doğru bulmuyoruz. DTK'nın açıkladığı şekli asla doğru bulmuyoruz" dedi.
CHP'nin kurultay sürecine ilişkin soru üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, "Her kurultay aslında bir değişim demektir. Dolayısıyla bu kurultayda, yönetim kademelerinde değişim olması doğaldır" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, başkanlık tartışmalarıyla ilgili "Başkanlık sistemine karşıyız, Erdoğan'a değil" ifadesini kullandı.
"Neden başkanlık sisteminde ısrar ediliyor?" diye soran CHP lideri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik şu eleştirilerde bulundu:
"Başkanlık sisteminin tartışılmasının yapay olduğunu düşünüyoruz. Vatandaşın istediği; 'oturun adam gibi şu memleketi yönetin.' Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları sana dünyanın en güzel koltuğu verdi. Otur görevini yap. Bana verilen yetkileri kullanıyorum diyor. Sana verilen yetkilerin ötesini kullanıyorsun, anayasayı ihlal ediyorsun. Cumhurbaşkanları fazla konuşmaz. Zamanında konuşur. Rusya krizinde Erdoğan konuşmasaydı, bütün açıklamaları Davutoğlu yapsaydı, ilişkileri düzeltecek aktör Erdoğan olabilirdi."
"HİTLER ÖRNEĞİ KABUL EDİLEMEZ"
Erdoğan'a geçtiğimiz günlerde başkanlık sistemine ilişkin yaptığı açıklama üzerinden de yüklenen Kılıçdaroğlu, "Çok talihsiz bir açıklama yaptı. Hitler örneğini verdi. Siz başkanlığa örnek verirken Hitler Almayasını örnek verirseniz bu kabul edilebilir değildir" dedi.
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: Bu aklından geçen rejimin dillendirilmesidir. Kendisi de aynı şeyi savunuyor. Demokrasi kırıntısının olduğu kimsenin veremeyeceği bir örnek verdi. Kendi kullandığı cümleyi, Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde kendi sansürledi.
"BAŞKANLIK SİSTEMİNE KARŞIYIZ ERDOĞAN'A DEĞİL"
Kılıçdaroğlu'na programda "Başkanlık sistemine mi karşısınız, Erdoğan'a mı?" sorusu da soruldu.
Yanıtına "Biz başkanlık sistemine karşıyız, Sayın Erdoğan'ın şahsına... Kişisel olay olarak görmüyoruz" diye başlayan CHP lideri şöyle devam etti:
"Ama o kişisel olay olarak görüyor. Zaten sorunumuz da orada. Biz Cumhurbaşkanı, anayasal sınırlar içerisinde kaldığı sürece, ettiği yemine sadık kaldığı sürece bizim bir sorunumuz yok. Sayın Erdoğan'ı vatandaşımız seçmiştir. Hiçbir özel eleştiri de getirmedik. Ne zamanki anayasal sınırların dışına çıktı, en sert şekilde onun anlayacağı dilden eleştirdim. Aynı tutumu takınırsanız eleştirinin dozunu artırarak devam edeceğim dedim."