CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu, haftasonu yapılan CHP kurultayında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik sözleriyle başlayan tartışmaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Sözlerinin ardından kendisine yönelik "yaylım ateşi" başladığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet Savcılığı da soruşturma açmış. Önce o cumhuriyet savcısına seslenmek isterim; sarayın kapıkulluğunu yapan adama Cumhuriyet Savcısı denilmez" dedi.
"Sanıyor ki davayı açtık bunlar korkacak. Sen kim dava kim?" ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Kurutayda da söyledim, ölümüne demokrasiyi savunacağız, ölümüne. Sanıyorlar ki kendilerinden korkacağız, savcı da olsa cumhurbaşkanı da olsa, başbakan da olsa Allah'tan başka kimseden korkmayız. Aslında diktatör dediğim için değil, diktatör bozuntusu dediğim için kızıyor.
TBMM'de yaptığı yeminin kasedini göndereceğim. Bu yemini eden ben değildim. Namusu ve şerefi üzerine yemin etti. Bu kavramlar bizim için çok önemli. Hakime göndereceğim. Dünyanın önünde yapılan bir yemin. Dolayısıyla hesabını o verecek. Seçimlerde tarafsızlığını korumadı, meydan meydan gezdi. 400 milletvekili istedi. YSK diktatör bozuntusuna 'sen tarafsızlığını koruyacaksın' deme cesaretini gösteremedi.
Diktatörlerin birinci özellikleri hırsız olmalarıdır. İkinci özellikleri kamu kaynaklarını istedikleri gibi harcamalarıdır. Hitler, Musolini hepsi aynısını yaptı. Bizim ülkemize bakalım, yarın bütçe görüşülecek Sayıştay raporları gelmedi. Erdoğan'ın örtülü ödeneğinden 1 milyarın üzerinde para kullanmış. Nereye kullandığını kimse bilmiyor.
Ahmet Necdet Sezer 7 yılda 167.004 milyon lira. Sayın Abdullah Gül, o da 7 yıl cumhurbaşkanlığı yaptı o da 722 milyon lira harcadı. Erdoğan 1.5 yılda 2 milyar 800 milyon lira harcadı. Ben bu milletin vergisine, işsizine sahip çıkıyorum. Ben geçinebilmek için çöplerden kağıt toplayan çocuklarımıza sahip çıkıyorum, onların paralarını yiyor bunlar.
Bu paranın nasıl ve nerelere harcandığını sorgulama hakkı vatandaşa aittir. Ben parayı istediğim gibi harcarım diyenlere diktatör denilir. Dikta rejimlerinden düşünce açıklama ve basın özgürlüğü yoktur. Bu ülkenin aydınlarına yazıktır."
"BUNUN HESABINI VERECEKLER"
Konuşmasında 'terör' olaylarına da değinen Kılıçdaroğlu, "Eskiden terör dağlardaydı şimdi şehrin merkezinde" dedi.
"Şehitlerimizin vebali onların omuzlarındadır" ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, "Terör örgütleri kendi bölgelerinde mahkeme kurarken seyrettiler, şimdi kalkmış aslan kesiliyorlar. Önce bunun hesabını vereceksin" diye konuştu.
9. yıl dönümünde, gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesine değinen CHP lideri, "Failin ortaya çıkmasını istedik, elinde silah tutan zaten biliniyor" diyerek şöyle devam etti:
"Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğlu böyle katledildi. Faili meçhul demokratik bir ülkede kara bir lekedir. Üzerinden 9 yıl geçmiş, AKP hükümeti döneminde faili meçhullerin sayısı 208. Bizde faili meçhul yok diyorlar, 208 ne peki?"
"ALINGANLIK YAPMIYORUZ"
Hafta sonu yapılan CHP kongresine yönelik eleştirilere de yanıt veren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Hafta sonu güzel bir kongre yaptık. Bize yönelik birçok eleştiri yapıldı. Her şey yazılıp çizildi. Hiçbirisinden ötürü en ufak bir alınganlık yapmıyoruz, çünkü biz demokrasiyi savunuyoruz. 462 arkadaşımız parti meclisine üye olmak istedi."
"NE KADAR DEMOKRATSIN?"
Parlamenter sistemin Türkiye'de iyi çalışmadığını söyleyen Genel Başkan, Başbakan Davutoğlu'na daha önceden yaptığı çağrıyı tekrarladı:
"Parlamenter sistem darbe yasaları nedeniyle iyi çalışmıyor. Davutoğlu'na açık ve net bir çağrıda bulundum. Parlamenter sistemin gerçek anlamda çalışmasını istiyorsanız, sistemi darbe hukukundan arındıralım. Ben senin demokrat olup olmadığını öğrenmek istiyorum."