Çankaya Köşkü'ndeki toplantı sonrası kameralar karşısına geçen Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu;
"Rus savaş uçaklarının bombardımanı altında sivil yerleşim yerlerinin de hedef alınması ve ciddi gelişmelerin yaşandığını görüyoruz.
Rus savaş uçaklarının desteğiyle yapılan 6 bin 200 sortinin yüzde 85'i ılımlı muhaliflere ve sivillere karşı yapılmış, buna karşın saldırıların yüzde 15'i DEAŞ hedeflerine yapılmış.
Rus uçaklarının bombardımanları ve rejimin karadan saldırılarıyla Lazkiye, İdlip, Hama ve Halep'te sahadaki gelişmeler hep birlikte izlenmiş.
Bunun sonucu olarak 65 bin kişinin Türkiye'ye, 135 bin kişinin de Suriye içinde olmak üzere, bu bölgedeki gelişmelerden etkilenen yaklaşık 200 bin kişinin göç ettiğini görüyoruz.
Azaz ve Cerablus arasındaki bölgede ise yaklaşık 960 binlik nüfus var ve bu nüfus her an hareketlenmeye muhatap olan bir kitledir. Buradaki sivil vatandaşların hareketlerini ve askeri hareketliliği son derece yakından takip ediyoruz. Türkiye teyakkuz içerisinde.
Sınırımızın öte yakasında olan gelişmeleri yakınen değerlendiriyoruz. Mülteci sorunu dahil bütün konularla yakından ilgileniyoruz. Yakın bir zamanda bu bölgede olabilecek en kötü senaryo 600 bine yakın yeni bir mülteci akınının Türkiye sınırına gelmesi olduğu değerlendirilmektedir.
Şu an itibariyle sınırın karşısında yer alan kamplarda 77 bin kişi ikame ediyor. Biz son 1 haftada 5600 Suriyeliyi de Türkiye sınırları içerisine aldık. Hedefimiz bu gelebilecek göç dalgalarını oralarda ağırlamak hizmetleri oradan verebilmektir.
Cenevre görüşmelerinde PYD'nin bir taraf olmasını Türkiye engellemiştir. Bu önemli bir adımdı. Türkiye ılımlı muhaliflerin görüşmede yer almasını telkin etmiştir. Artık lime lime edilmiş Suriye'nin daha fazla bu durum içinde kalmaması gerekir."
