MHP'den Davutoğlu'na cevap

MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Sayın Bahçeli hep mübarek cuma dedi, nerede isterlerse orada buluşalım. İlk meclisin odasında buluşalım" çağrısı üzerine "Bu konulardaki mesajlar genel başkanlar üzerine olduğu için benim bir fikir beyan etmem doğru değildir ama sayın genelbaşkanımızın yaptığı açıklama var. "Böyle bir  ortamda seçim hükümeti oluşturmak yerine devlet ve hükümet el ele alarak bununla ilgili adım atmalıdır. Sorumluluk üstlenelim" diyor. Sayın Davutoğlu böyle bir sorumluluğu üstlenmeyeceğini  ifade ediyor. "İkili-üçlü koalisyon" diyor. Niye seçime endeksli? Askerim polisim can derdinde, Başbakan seçim peşinde koşuyor" ifadelerini kullandı. 

KOALİSYON NEDEN KURULMADI?

Milletimiz huzur eşinde, şehit cenazeleri kaldırıyoruz. Başbakan seçim peşinde. Bugünkü taplo Başbakan hükümet kurma değil, ülkeyi nasıl seçime götüreceğine ilişkin bir görei ifa ettiğini ortaya koyuyor.Milliyetçi Hareket Partisi olarak Türkiye'nin içinde bulunduğu sorunları çözecek bir uzlaşmayı temin edecek bir zeminin ne olabileceğine ilişkin bir irade beyanımız oldu. Bu iradenin esası Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin üniter yapısının korunması, PKK terör örgütünü cesaretlendiren çözüm sürecini sonlandırarak aterörle etkili bir şekilde mücadele yapıması. Rüşvet ve yolsuzlukla mücadele ve parlementer demokrasi.
PKK terör örgütüyle müzakere yapanlar, analar ağlamasın diyenler, "ne mutlu bu analara" deme noktasına geldi. 

BAŞBAKAN DAVUTOĞLU'NUN ÇAĞRSISI

Milletimiz huzur eşinde, şehit cenazeleri kaldırıyoruz. Başbakan seçim peşinde. Bugünkü taplo Başbakan hükümet kurma değil, ülkeyi nasıl seçime götüreceğine ilişkin bir görei ifa ettiğini ortaya koyuyor. Milliyetçi Hareket Partisi olarak Türkiye'nin içinde bulunduğu sorunları çözecek bir uzlaşmayı temin edecek bir zeminin ne olabileceğine ilişkin bir irade beyanımız oldu. Bu iradenin esası Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin üniter yapısının korunması, PKK terör örgütünü cesaretlendiren çözüm sürecini sonlandırarak aterörle etkili bir şekilde mücadele yapıması. Rüşvet ve yolsuzlukla mücadele ve parlementer demokrasi.
PKK terör örgütüyle müzakere yapanlar, analar ağlamasın diyenler, "ne mutlu bu analara" deme noktasına geldi. 

Milliyetçi Hareket Pasrtisi sorunlarla ilgili mütabakat sorusuna yanıt alamadı. "Eğer bir koalisyon yapılacaksa bu sorunlarla ilgili bir mütabakatımız var mıdır?" sorusunu sormuş ve böyle bir mütabakatın oluşamayacağı ifade edilmiştir. Bu tekliflere hayır diyenler şimdi diyorlar ki "Milliyetçi Hareket Partisi Koalisyon kurulmasını istemiyor." CHP ile görüştükten sonra "Tek ihtimal seçimdir artık" diyen sayın Davutoğlu değil mi? 

MHP NE İSTİYOR? 

Milliyetçi Hareket Partisi olatrak seçim hükümetinde yer alıp almamak benim irademe bağlı. Mecbur muyum? Sadece MHP'nin ilkelerine değil aslında bütün vatandaşların ilkeleri olan bu 4 ilkeye karşı tutum sergileyenleri zben azınlık hükümeti için niye detekleyeyim? Şehitlerimiz var. Özerklikler ilan ediliyor. Böyle bir durumda sayın Davutoğlu bir koalisyon oluşturmak iradesi yerine seçim yapacak bir iradeyi istiyor. 

400 vekil verilmeyince sistemi tıkayıp kaotik ortam yaratıyorlar. 

Davutoğlu "sayın Bahçeli hep mübarek cuma dedi, nerede isterlerse orada buluşalım. İlk meclisin odasında buluşalım" buluşma çağrısı üzerine "Bu konulardaki mesajlar genel başkanlar üzerine olduğu için benim bir fikir beyan etmem doğru değildir ama sayın genelbaşkanımızın yaptığı açıklama var. "Böyle bir  ortamda seçim hükümeti oluşturmak yerine devlet ve hükümet el ele alarak bununla ilgili adım atmalıdır. Sorumluluk üstlenelim" diyor. Sayın Davutoğlu böyle bir sorumluluğu üstlenmeyeceğini  ifade ediyor. "İkili-üçlü koalisyon" diyor. Niye seçime endeksli? Askerim polisim can derdinde, Başbakan seçiğm peşinde koşuyor. 

SIKIYÖNETİM ÇAĞRISI

Özerklik ilanları var şehit cenazelerim var. Baş kaldırı var. Ne yapıyor bu Milli Güvenlik Kurulu. Hazirandan bu yana toplanmamışlar, niye toplanmıyorsunuz?  Kim mücadele edecek? Hukuk devleti çerçevesinde Milliyetçi Hareket Partisi olarak önlem alın diyoruz. Hukuku askıya alan onlar, hukuku uygulanın diyoruz.