MHP Lideri Bahçeli’den ‘Esed'le diyalog’ açıklaması
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile diyalog kurulması taraftarı olmadığını söyledi.

Oluşturma Tarihi: 2018-12-26 10:46:53

Güncelleme Tarihi: 2018-12-26 10:46:53

Devlet Bahçeli, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya geldi.

Burada ekonomi ve dış politikaya dair değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, ABD Başkanı Donald Trump'ın "IŞİD'e karşı tarihi zaferlerden sonra, askerlerimizin eve dönme zamanı geldi" açıklamasına değindi.

"ABD'nin ortaya koymuş olduğu ve çok kişinin beklemediği anda Suriye'den askerlerini çekeceğine dair görüşü yankı bulmuştur" diyen Bahçeli, şunları kaydetti:

Sebeplerinin ne olduğunu tam kestirmek mümkün değildir. Bunu öğrenebilmenin tek yolu ülkeyi yöneten şahsiyetlerin kamuoyunu bilgilendirmelerinde fayda vardır. ABD'nin ani kararının arkasında ne yatmaktadır bilmiyorum, ama tahmin edebilecek birikim içerisindeyiz.

Bahçeli ayrıca, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la diyalog kurulması taraftarı olmadığını vurguladı. Bahçeli, "Suriye'yi Esad rejiminden kurtarmak, bu politika yerindedir. Partizanca yaklaşmak doğru değildir" ifadesini kullandı.

'METİN AKPINAR HALK TV'DE BEŞ DAKİKALIK BİR KONUŞMA YAPMALI, ÖZÜR DİLEMELİ'

Devlet Bahçeli daha sonra, Halk TV'de sarf ettiği sözler nedeniyle iktidarın tepkisini çeken Metin Akpınar'a eleştiriler yöneltti.

Türk toplum geleneğinde ayaktan asılma geleneğinin yer almadığını ifade eden Bahçeli, "Sana zaten yazık olmuş Metin Akpınar. 1945'i örnek göstermek eleştiri değildir arkadaşlar. Metin Akpınar kendisine yazık etti, demokrasiye yazık etti. Bizim Türk toplumunda ayaktan asılmak yoktur" görüşünü dile getirdi.

"Metin Akpınar'ın Halk TV'ye çıkıp beş dakikalık bir konuşma yapmasını istiyorum. 'Hata yaptım, bu benim cehaletimdir, gafletimdir. Yanlış örnek verdim, özür dilerim' demesini istiyorum. Çok üzgünüm" diye konuşan Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti:

Ortam yumuşasın diye söylüyorum, iktidar Metin Akpınar'ın Abuzer Kadayıf filmini izlemeli. Türkiye'nin değerlerini bu kadar kolay harcamamalıyız

Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:

Fırat'ın doğusuna operasyon: Türkiye'nin terörle mücadelede çok keskin ve kararlı bir tutumu vardır. Bu Zeytindalı Harekatı ve Fırat Kalkanı olarak ortaya konulmuş, hayırlı sonuçlar elde edilmiştir. Türk milleti Fırat'ın doğusuna yönelik harekatı arzulamaktadır. Gerçekleşeceğine inanıyoruz. Tam desteğimizi sürdürmekteyiz.

ABD'nin Suriye'den çekilmesi: ABD'nin ortaya koymuş olduğu ve çok kişinin beklemediği anda Suriye'den askerlerini çekeceğine dair görüşü yankı bulmuştur. Sebeplerinin ne olduğunu tam kestirmek mümkün değildir. Bunu öğrenebilmenin tek yolu ülkeyi yöneten şahsiyetlerin kamuoyunu bilgilendirmelerinde fayda vardır. ABD'nin ani kararının arkasında ne yatmaktadır bilmiyorum, ama tahmin edebilecek birikim içerisindeyiz.

EKONOMİDEKİ GELİŞMELER

Bütçe görüşmeleri geçen hafta tamamlandı. Oylaması yapıldı. MHP yurtdışında görevli 1 milletvekili haricinde 49 oy kullanarak bütçenin kabulü noktasında tasarrufunu ortaya koydu. Değerli milletvekili arkadaşlarımızın yaptığı değerlendirmeler, ılımlı ve katkı sağlayıcı üsluplarıyla siyasi iktidarın aldığı ekonomik politikaları destekler niteliğinde olduğu kabul edilmeli. Bu politikalar 2019 yılının 3 ayında kendini gösterecektir.

Ankara-Şam diyaloğu gerekli mi: Esad rejimiyle herhangi bir şart altında Türkiye'nin diyalog kurmasından yana değilim. Türkiye'nin kat etmiş olduğu terörle mücadeleyi sonunda Esad'ın tercihine teslim etmek Türkiye için en büyük kayıp ve ayıp olur. Türkiye'nin çok yönlü takip ettiği politikalar sonucunda Esad rejiminin demokrasi içerisinde değişime uğrayabilecek yaklaşımlara devam etmek suretiyle, Suriye'yi Esad rejiminden kurtarmak. Bu politika yerindedir. Partizanca yaklaşmak doğru değildir. Türkiye Cumhuriyeti dün batıdan tavsiyelerle politikasını şekillendirirken, bugün batı ve doğuyu şekillendirecek bir diplomasi yürütüyor. Bu olumludur, devamında da yarar vardır. Türkiye etkin inisiyatifi kaybetmemelidir. MHP olarak batıda ve doğuda bu kadar etkin bir konuma gelmişken, diyalogları başkalarının eline bırakmamak lazımdır. Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı tutumu devam ederken, şahsen önerim İstanbul veya Ankara'da küresel güçlerin zirvesini yapmakta fayda vardır. Türkiye kabuğunu yırtmıştır. Dünya 5'ten büyüktür sözü doğru bir sözdür.

'ABD BİR TERÖR ÖRGÜTÜNÜN TEHDİTLERİ ÜZERİNE TÜRKİYE'Yİ OYALIYOR'

Türkiye'nin terörle mücadelesi devam etmektedir. Bunlarından birisi 1978 yılında Lice'de PKK 1. Olağanüstü Kongresi'yle başlayan Büyük Kürdistan hevesinin 1984 yılında Eruh baskınıyla dönüşen propagandasında Türkiye'nin terörle mücadelesinde önemli başarısı vardır. Terörün kökü kazınmalıdır. Kararlılık devam etmelidir. Irak'ta özerk yapılanma söz konusu olmuştur. Suriye'de bir koridor açılması ve devletçiğin kurulması yolundaki terör faaliyeti ihmal edilmemelidir.

AKAR-ÖZEL TARTIŞMASI

Bu olay Türkiye'yi çok üzmüştür. CHP Grup Başkan Vekili olan şahsiyet, o çirkin üslubu, aşağılayıcı bakış açısı ne CHP'ye fayda sağlar, ne Türkiye'ye fayda sağlar. En büyük zararı da o şahıs görür. İtibarı sıfırlanmış şahıs olarak toplumda kabul görür hale gelmiştir. Bu söyleyeceğimi nasıl yorumlar orasını bilemiyorum ama, 16 Ağustos 2015'te Sayın Hulusi Akar Paşa Genelkurmay Başkanı olmuştur. MHP olarak 3 yılda 1 görev değişikliği sebebiyle Genelkurmay Başkanı olanlara tebrik ziyareti yaparız. Bu geçmiş dönemlerde bazı Genelkurmay Başkanlarıyla bunu gerçekleştirmiş olduk. Ancak 2 Ekim 2015'te Hulusi Akar Paşa'yı ziyaret ettim, orada diğer Genelkurmay Başkanlarında olmayan, yapmadığım bir olayı gerçekleştirdim. Sayın Hulusi Akar Paşa'ya Kur'an-ı Kerim, Türk Bayrağı ve altın kaplama silah hediye ettim. Önemli bir şeydir. Neden aklıma geldi, niçin Hulusi Akar Paşa'ya verildi, diğerlerine neden verilmedi? 15 Temmuz'u dikkate aldığınız vakit önemli bir aklımızdan geçen, geleceği okuma demeyeceğim ama anlamlı hediyeyi vermek ihtiyacı hissettim. Bunu verdiğime çok memnun olduğum kanaatindeyim. Hulusi Akar Paşa Kur'an'a, bayrağa, silaha sahip çıkmıştır. CHP, siyaseten söylüyorum, çeki düzen vermelerinde fayda var. TBMM'de o hırçın, ne dediğini tekrarlayamayacak kadar cahilce konuşmalar CHP'ye bir şey kazandırmaz. Kazanan Hulusi Akar Paşa olmuştur. Kutluyorum kendisini.

YEREL SEÇİMDE İŞBİRLİĞİ

Cumhur İttifakı önemli ve hayırlı bir ittifaktır. Yenikapı ruhunun devamıdır. Türkiye'yi siyaseten şekillendirecek bir adımdır. Cumhur İttifakı 95 yıllık Cumhuriyet evresinin 3'üncü evresi olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin sırrı olmuştur. 9 Temmuz'da Cumhurbaşkanı yemin törenini gerçekleştirmiş, yarım saat sonra da Cumhurbaşkanlığı hükümetini kurmuştur. 24 Haziran seçimleri de bugünkü hali vermiştir. Cumhur İttifakı'nın 24 Haziran seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne evrilmesinden sonra karşısına 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri gelmiştir. Bu seçimi iyi okumak lazımdır. Bu seçimin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne etkisini ölçmek lazımdır. Karşılıklı bir anlayışla, Cumhur İttifakı'nın bakış açısıyla Mahalli İdareler seçimlerine yaklaşmakta fayda vardır.

MHP bir formülle gelmiştir. X+Y=Z olması lazım. X AKP'dir, Y MHP'dir, Z de yüzde 52'dir. Cumhur İttifakı yüzde 52'nin altına düşmeyecek bir formülü sağlayabilirse yanlışlıklardan Türkiye'yi kurtarmış olur. Cumhur İttifakı devam etmektedir. Sağlam bir zeminde yürümektedir.

Belediye meclis üyeliklerinde kendi adaylarıyla yarışacaktır. 51 ilin ilçelerinde kendi adaylarıyla yarışa devam edecektir. 30 büyükşehirde ise şu an için bir prensip anlayışı sağlanmıştır. İlçelerinde çalışmalar devam etmektedir. Birkaç gün içerisinde tamamlanmış olacak. 3-5 belediyeyi aldık-verdik tartışmasıyla ülkenin beka meselesini partinin altına seremeyiz. AKP nasıl bir tablo istiyorsa, öyle devam edebiliriz.