Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın “terör örgütü yandaşlığı” gerekçesiyle vatandaşlıktan çıkartılabileceğine dair görüşü sonrası tartışmalar devam ediyor
Amerikanınsesi.com'da yer alan bilgide; Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünya genelinde doğuştan geldiği kabul edilen vatandaşlık hakkıyla ilgili Türkiye'de tartışma yaratan yeni görüşüyle dikkat çekti. "Terör örgütü" olarak sadece PKK'yı değil aynı zamanda Fethullah Gülen Cemaati ile ilgili herkesi de “paralel yapı” olarak örgütlü suç kapsamında hareket etmekle suçlayan Erdoğan, “terör örgütü yandaşlığı” gerekçesiyle vatandaşlıktan çıkartılabileceği görüşünü ortaya attı. Erdoğan, 2013'ün yaz döneminde hükümete yönelik protesto eylemlerini içeren Gezi sürecine katılanları da "terör örgütü" üyeliğiyle suçlama eğiliminde.
"Terör örgütü" yandaşlığı yapanlar listesinde akademisyenler, gazeteciler gibi pek çok kesimi suçladığı gözlemlenen Erdoğan, vatandaşlık hakkıyla ilgili özetle şunları dile getirdi:
“Bürokraside, iş dünyasında, sivil toplum örgütleri içinde pusuda bekleyen paralel yapı mensuplarının, buldukları her fırsatta nasıl içlerindeki kini, düşmanlığı, husumeti ortaya döktüklerini gayet iyi biliyoruz. Yalanın, riyanın, ikiyüzlülüğün, sahtekârlığın, şahsiyetsizliğin en üst seviyeye çıktığı bu yapının mensuplarına ve ihanetlerine karşı daima teyakkuz halinde olmalıyız. Aynı şekilde, bölücü terör örgütüyle aynı hedefleri paylaşanlar da, buldukları her fırsatta ve her yerde, kinlerini, nefretlerini, ihanetlerini sergiliyorlar. Akademisyen görünümlü destekçi, gazeteci kimlikli casus, siyasetçi kılıklı eylemci, memur unvanlı milis olarak terör örgütünün emrine girenlerin, elinde silahı, bombası olan teröristlerden hiç bir farkı yoktur, bu kadar açık konuşuyorum. Yine, kuzu postuna bürünmüş sırtlanlar da, terör örgütü mensuplarıyla aynı amaca hizmet ediyorlar. Bu konuda da milletçe dikkatli olmalıyız. Devletine ve milletine ihanet içinde olan hiç kimseyi sırtımızda taşımak zorunda değiliz. Terör örgütünün yandaşlarını devre dışı bırakmak için vatandaşlıktan çıkartma dahil gereken tüm önlemleri almakta kararlı olmalıyız. Bunlar bizim vatandaşımız dahi olamazlar.”
Erdoğan, ayrıca “Her kim ki bu vatana göz dikerse, önce bin yıldır ödediğimiz bedellere baksın, adımını da ona göre atsın. Zira o adım, son adımı olabilir. Bu sözüm, farklı isim ve söylemlerle ülkemizin bütünlüğünü, milletimizin birliğini hedef alan herkesedir. Eğer buna meydan okuma deniliyorsa, evet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne kem gözle bakan, kötü niyet besleyen herkese, milletim adına, Cumhurbaşkanı sıfatıyla ben de meydan okuyorum” ifadelerini kullandı.
HÜKÜMETTEN YASAL HAZIRLIK MESAJLARI
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş ise, Erdoğan'ın sözlerinin ardından “Şu anda hükümetimizin bu anlamda bir çalışması yok. Ama Türkiye terörle çok ciddi bir mücadele veriyor. Bu mücadeleyi başarıyla sonuçlandırmak için ne yapılacaksa, bunlar yapılır. Ama yapılacak olan şeyler, anayasa ve mevcut hukuk çerçevesinde, yasalar çerçevesinde, Adalet Bakanlığı'nın gözetiminde yapılması gereken çalışmalardır. Henüz bu anlamda, vatandaşlıktan çıkarılma konusunda Adalet Bakanlığı'mızın anayasa ve yasalar çerçevesinde yürüttüğü bir çalışma yok. Eğer gerekirse bu çalışmaları Adalet Bakanlığı yapar, hazırlar, Bakanlar Kurulu'nun gündemine getirir,” dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise, Anayasa Mahkemesi'ne gösterdiği tepkide olduğu gibi Erdoğan'ın sözleri üzerine harekete geçtiği açıklamasını yaptı. Bozdağ “Sayın Cumhurbaşkanı'mızın yaptığı açıklama yeni kuralları öngörüyor. Bu açıklamaya ilişkin çalışmalar yapılacaktır,” diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ise, çalışma olabileceğine ilişkin belirgin bir yeşil ışık yakmaksızın, “Şu anda henüz olgunlaşmış bu tarz bir çalışmamız veya üzerinde tartışılmış bir konu yok. Ama terör uygulayan herhangi birisi o ülkeyle, o vatanla, o milletle bağını koparmış demektir,” dedi.
HDP'DEN İLK TEPKİ GELDİ
Muhalefet cephesinden HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, “Ne demek vatandaşlıktan atmak, siz vatandaşlıktan attınız nereye atacaksınız bu adamı yani herhangi bir sınır kapısına bırakıp da ‘Al kardeşim ben attım sana mübarek olsun mu?' diyeceksiniz, bunun bir karşılığı var mı? Bir insan ne kadar suçlu olursa olsun, 100 kişiyi de öldürse, 1000 kişiyi de öldürse, 50 bin cürüm da işlese suç da işlese vatandaşlık başka bir şeydir, ceza başka bir şeydir. Ben bunları tribüne söylenmiş laflar olarak değerlendiriyorum. Attı vatandaşlıktan nereye gidecek bu, kime verecek, nereye atacak, çöp mü, çöpe mi atacak?” diye konuştu.
Vatandaşlık hakkıyla ilgili tartışma sosyal medyaya da yansıdı. Twitter'daki paylaşımlarda “Sadece AKP'lilere vatandaşlık hakkı verilmesi” gibi tepkili görüşler gözlendi.