Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krize ilişkin, "Türkiye milletiyle devletiyle birlikte bugüne kadar yaptığı gibi hakkın ve haklının yanında olacaktır. Güçlünün yanında asla olmadı." diye konuştu.
Katar'ın Ankara Büyükelçisi Salim Mübarek Al Şafi'ye destek ziyareti yapan Topçu ve AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, ziyaretin ardından değerlendirmelerde bulundu.
Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin, bütün Müslümanların barış, güvenlik ve refahıyla ilgili olduğunu dile getiren Topçu, Türkiye'nin, krizin ilk gününden beri "haklı olan dost ve kardeş ülke" Katar'ın yanında yer aldığını hatırlattı.
Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı da olan Topçu, AK Parti Ordu Milletvekili ve derneğin Kurucu Genel Başkanı Gündoğdu ile büyük Türk milletinin Katar meselesine yönelik hassasiyetini ve Katar halkının yanında olduğunu ifade etmek için bu ziyareti yaptıklarını aktardı. Topçu şunları söyledi:
"KATARLI İLE EVLİ OLAN HAMİLE KADINLARA BİLE TAVIR ALDILAR"
"Sayın Büyükelçi, içerde insanın kanını donduracak, gerçekten çok dramatik olaylar anlattı. Yani bu krizin tarafı olan ülkelerin Katarlılara uyguladığı ambargolar, hastanelerde kabul etmemeler. Yani diyelim ki bir Suud ile bir Katarlı evli, 9 aylık hamile kadına 'Sen Katarlıyla evlenmişsin.' diye sağlık hizmeti vermemek gibi gerçekten insanın kanını donduran işlerden bahsetti."
KATAR'IN 15 TEMMUZ DURUŞU
Katar'ın kazanacağına inancını ifade eden Topçu, "15 Temmuz'da Türk halkının emperyal güçlerin maşasına karşı sergilediği duruşun bir benzerini Katar halkı bu haksız ambargoya karşı ilk gecede sergiledi." dedi.
Türk halkı ve devletinin Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri veya Katar'a ambargo uygulayan diğer ülkelerin düşmanı değil kardeşi ve dostu olduğunun altını çizen Topçu, kardeşler arasındaki bu krizin, haksız husumetin bir an evvel son bulmasını temenni etti.
Topçu, "Türkiye milletiyle, devletiyle bugüne kadar yaptığı gibi hakkın ve haklının yanında olacaktır. Güçlünün yanında asla olmadı. Tarihimiz bunun örnekleriyle doludur. Türk milleti diğerkamdır, darda kalana elini uzatır, vefasını gösterir. Bugün de hamdolsun devlet ve millet olarak Katar'a karşı yapılan bu haksız uygulamanın karşısında yer aldık." diye konuştu.
IKBY'NİN 25 EYLÜL'DE "BAĞIMSIZLIK REFERANDUMU" YAPMA PLANI
Topçu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) 25 Eylül'de "bağımsızlık referandumu" yapma planı ve Kerkük'ün de referanduma dahil edilmesi yönündeki açıklamalarına da değinerek, şunları kaydetti:
"Oradaki özerk yönetim, Türkiye'de 40 yıldır, şu anda da Suriye'de faaliyet gösteren PKK terör örgütünün uzantısı ve sempatizanı yöneticilerin aklıyla hareket ediyor. Özerk yönetimin bu anlayışı yani terör örgütünün aklıyla hareket eden yöneticilerin aklına uyma anlayışı kendilerine dünya tarafından pahalıya ödettirilir. Yanlış yapıyorlar, sorumsuz, şuursuz davranıyorlar. Bütün dünyanın ve Türkiye'nin istediği, Irak'ın toprak bütünlüğünün korunarak özelinde de, Kerkük'teki daha evvel oradaki yönetimlerin bir oldu bitti yapıp Kerkük'te mezar taşlarını kırdılar, tapu dairelerini yağmaladılar, demografik değişikliği hunharca, alçakça, bir terörist anlayışıyla yaptılar. Bunu bütün dünyanın gözü önünde yaptılar ve bu kayıtlara girdi, bunu yok mu sayıyorlar?
Kerküklüler Kerkük'e döner, oradaki hak sahipleri yerini alır ondan sonra tabii ki uluslararası hukuk ne diyorsa onun gereği yapılır. Şu anda oldu bitti peşinde olmak terörist bir anlayıştır. Tekrar altını çizerek ifade ediyorum, özerk yönetimden tavır bekliyoruz biz. Yani oradaki PKK, PYD terör örgütü anlayışıyla davranan, hür dünyanın tamamını, Birleşmiş Milletleri, merkez hükümeti, komşularından İran'ı, Türkiye'yi karşısına alan, bu terörist davranışı ortaya atanlar, meydana getirenler hesap vermeli. Özerk yönetim de bunun sorumlusu bence. Türkiye olarak bunu asla kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. O mesele bizim kıpkızıl ufkumuzdur. Oldu bittiye asla müsade etmeyiz. Sayın Cumhurbaşkanımız da bunu daha evvel ifade etti. Oraya ikide bir paçavralar asılıyor, bunlar doğru şeyler değil."
"KATAR'A YÖNELİK SUÇLAMALARLA İLGİLİ BİR TEMEL YOK"
Gündoğdu da, "Katar hükümetine karşı istinat edilen suçlamalarla ilgili temellendirebildikleri bir şey, belge, done yok ellerinde. Müslüman Kardeşleri ileri atıyorlar, Müslüman Kardeşler ambargo uygulayan ülkelerin birçoğunun parlamentosunda temsil ediliyor. Böyle mesnetsiz bir şeyle Katar'ı orada Kuveyt'e dönüştürmeye çalışmak, Kuveyt'i biliyorsunuz Irak'ın işgaliyle zor günler yaşamıştı. Aynısının Katar'a uygulamaya kalkışılması doğru bir davranış değil." değerlendirmesinde bulundu.
Bu tür tavırların ve ambargoların özellikle ramazan ayında olmaması gerektiğini vurgulayan Gündoğdu, bu ablukanın bir an önce kaldırılması temennisini dile getirdi.
"KATAR'A AMBARGODAN KAZANACAK OLAN SADECE KÜRESEL EMPERYALİSTLERDİR"
Konuya ilişkin yazılı olarak paylaştığı açıklamada da, bazı Arap ülkelerinin Katar'ın bağımsız dış politikasından rahatsız olduğunu aktaran Topçu, ülkenin olağanüstü ekonomik başarısı ile küresel arenada siyaseten de önemli bir konum kazanmasının Katar'a yönelik düşmanca niyetleri beraberinde getirdiğini anlattı.
Topçu açıklamasında, "Her türlü terörü kendi çıkarları için kullanmaktan çekinmeyen emperyal idareler, Anadolu deyimiyle çayın kuşunu çayın taşıyla avlamak peşindeler. Katar'a uygulanan ambargo ve düşmanlıkta kazanacak olan sadece ve sadece küresel emperyalistler olacaktır, Batı olacaktır. Bu nedenle Katar ile dayanışma göstermek, bölgenin güvenliği ve geleceği açısından önemlidir." ifadelerini kullandı.