Başbakan Binali Yıldırım, Meclis'te yaşanan olaylar hakkında, "Zaman zaman, tabiî ki engellemeye yönelik faaliyetlere şahit oluyoruz. Demokratik sınırlar içerisinde yapılabilecek her türlü karşı duruş kabul edilebilir. Ancak milletin egemenliğinin kayıtsız şartsız olduğu gazi Meclis'e yakışmayan davranışlar hem milletimizin vekillerine hem de milletimize haksızlıktır. Vekillerimizin daha sakin, daha usturuplu tavır içinde olması arzumuzdur" dedi.
Başbakan Yıldırım, Cuma Namazı çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yıldırım şunları söyledi:
MECLİS'TE YAŞANAN OLAYLAR: Anayasa değişikliğinin ikinci tur oylaması yapılıyor. 11 madde oylandı bugün tamamlamayı ümit ediyoruz. Zaman zaman, tabiî ki engellemeye yönelik faaliyetlere şahit oluyoruz. Demokratik sınırlar içerisinde yapılabilecek her türlü karşı duruş kabul edilebilir. Ancak milletin egemenliğinin kayıtsız şartsız olduğu gazi Meclis'e yakışmayan davranışlar hem milletimizin vekillerine hem de milletimize haksızlıktır. Vekillerimizin daha sakin, daha usturuplu tavır içinde olması arzumuzdur.
MHP'Lİ BAKAN İDDİASI: Siyasi etik diye bahsedenler sanırım Sayın Devlet Beyi tanıyamamışlar. Yakın siyasi tarihimizde önemli kriz anlarındaki duruşu bunun en anlamlı ispatıdır. Bu teklifin geçmemesi için anlamsız kampanyanın parçasıdır.
Gündemimiz anayasa değişikliği. Anayasa değişikliği TBMM'de kabul edildikten sonra, milletimizin önüne gidecek. Millet kararını verecek, ümit ediyorum ki millet bunu onaylayacak yönde oy verecektir. Bunun dışında gündemimiz yok.
TRUMP'UN GÖREVE GELMESİ: Hayırlı olsun diliyoruz. Küresel barış, küresel huzur, küresel güvenlik için ABD'ye önemli sorumluluk düşüyor. Türkiye'nin yaptığı barışı kalıcı hale getirmek için çabalara daha fazla destek vermelerini istiyoruz. ABD-Türkiye ortaklığı NATO'dan başlayan bugünlere gelen köklü bir geçmişi var. Geçmişte bazı yanlış işler oldu ve iki ülke arasında biraz soğukluk yaşandı. Yeni yönetimle bunun ortadan kalkacağına inanıyoruz. 15 Temmuz alçak darbe girişiminin müsebbibi olan FETÖ'nün iadesi başta olmak üzere, Suriye'de, Irak'ta DEAŞ'la mücadele adı altında bazı örgütlere verilen desteğin durdurulması ve Türk halkının ABD üzerindeki olumsuz algının düzelmesi yönünde adımlar atılacağını ümit ediyoruz. Sayın Trump'ı zorlu günler bekliyor.