İHA'nın haberine göre, Türkiye- Avrupa Birliği Siyasi Diyalog Toplantısı Ankara Palas'ta düzenlendi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Avrupa Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Komiseri Frederica Mogherini ve Johannes Hann ile ortak basın toplantısı düzenledi. 3 milyar Euro'nun Türkiye'ye verilmesi ile ilgili olarak görüşmelerin devam ettiğini belirten Mogherini, "İnanıyorum ki tahsis edilen para çok kısa zamanda gelecektir. Bu para Türk hükümetinin eline geçecek bir para değil. Mülteciler, sığınmacılar için proje kere ayrılacak para. Bunun için çalışmalarımız devam ediyor. Paranın harcanması için hazırlık çalışmalarını yapıyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerine değinen Mogherini, "Sığınmacı krizi DAEŞ'e karşı savaş, bölgenin genel istikrarı açısından ortak yapabileceğimiz bir gündemimiz var, ortak bir gündem geliştirebiliriz. Avrupa Birliği açısında daha fazla bilinç var" şeklinde konuştu.
Bakan Çavuşoğlu ise, 3 milyar Euro'nun gecikmesinin Türkiye'deki sığınmacıların yaşam kalitesini etkilediğini söyledi.
CENEVRE TOPLANTISI
Cenevre'de yapılacak Suriye toplantısının YPG katılımı sebebiyle ertelendiğine yönelik bir soru üzerine Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Ateşkesin bir an evvel sağlanması gerekiyor. Şu anda rejim güçlerinin İran ve Rusya'nın desteğiyle sivillere yönelik saldırıları çok sayıda çocuk ve kadın başta olmak üzere ölümlere sebep oldu. Ama Suriye'de kesin çözüm siyasi çözümdür. Riyad'da muhalefet toplandı, kendi koordinatörünü ve müzakere heyetini belirledi. Rejimde kendi heyetini belirledi. Bu süreçte muhalefeti sulandırmaya yönelik çabalar var. Biz buna karşıyız. Özellikle YPG gibi terör örgütlerinin de muhalefetin içinde yer almasını istemek süreci akamete uğratmaktır. Bunu isteyen ülkeler olabilir ama bunun son derece tehlikeli olduğunu söylememiz lazım. Şu anda Riyad'daki muhalefet, YPG ve rejim yanlısı sözde muhalefetin kendi içlerinde olmasını istemiyor. Çok istiyorlarsa, rejim Rejimin kuklası diğer isimler rejim tarafından heyete katılabilirler. Arazide kontrol ettiği alan bakımından YPG önemliyse, DAEŞ de terör örgütüdür. Suriye topraklarının yüzde 40'nın kontrol ediyor. Terör örgütleriyle ılımlı muhalefeti ayrımı çok iyi yapmak lazım. Bizim tutumunuz nettir. BM ve temsilcileri arazide her grupla koalisyon ülkeler her grupla görüşebilir.”
BAŞİKA KAMPI
Başika'da Türkiye'nin farklı bir inisiyatif almasına yönelik bir soruya ise Bakan Çavuşoğlu, “Irak önemli bir komşu ve ülke. Irak'ın sınır bütünlüğü, toprak bütünlüğü bizim için çok önemlidir, bölgenin istikrarı içinde çok önemlidir. DAEŞ Irak topraklarının yüzde 30'unu kontrol altında tutuyor. En son Biden ziyaretinde ‘Buradaki güçlerimizi nasıl birleştirebiliriz'. Amerikan askerleri var, koalisyonun içindeki diğer güçlerin eğittiği gruplar var. DAEŞ'e karşı mücadele edecek unsurlar var ki, tüm arazideki dışlanmış unsurların desteğini almadan da DAEŞ'e karşı başarı sağlanamaz. Şimdi nasıl güçlerimizi birleştirebiliriz ve DAEŞ'e karşı nasıl etkin mücadele yapabiliriz, Irak topraklarından nasıl kurtarabiliriz. Birlikte DAEŞ'e karşı daha etkin mücadele etmeliyiz” diye cevap verdi.