Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Almanya Başbakanı Merkel'in Gümrük Birliği Anlaşması'nın güncellenmesine ilişkin konuştu.
Zeybekçi, Merkel'in böyle bir açıklama yapabilmek için yetkili olmadığını söyledi. Merkel'in bunun için tek başına karar alamayacağını vurgulayan Zeybekci, AB yetkililerinin güncellemenin "her iki tarafın da menfaatine olduğu, en üst düzeyde kazançlı çıkılacağı" yönünde net beyanlarının bulunduğunu hatırlattı.
"GÜMRÜK BİRLİĞİ GÜNCELLENMEDEN BU HALİYLE TÜM DÜNYAYLA TİCARET YAPAR HALDE"
Almanya ile Türkiye arasında dış ticaret hacminin 2017 sonunda 40 milyar dolara yaklaşacağını hatta biraz aşacağını dile getiren Zeybekci, şunları söyledi:
"Türkiye'deki Alman şirketleri ve Almanya'daki Türk şirketlerinin cirolarına bakarsak 100 milyar dolarlık bir ekonomiden bahsediyoruz. Böyle açıklamalarla veyahut işlerin kötü gitmesiyle bunun kaybedeni hem Türkiye hem Almanya olur. Her iki taraf da bunun üzüleni olur. Ben Almanya'da sorumluluk mevkiindeki olanlara ve Türkiye'de bizlere düşen görevin şu olduğunu düşünüyorum: Bu açıklamalarla, bu tarz olumsuz gelişmelerle her iki taraf da kaybedip üzüleceğine göre kimlerin sevineceğini iyi düşünmek lazım. Gerek FETÖ'nün gerek bölücü terör örgütü mensuplarının gerekse iki ülkenin ilerlemesiyle ilgili istenmeyen mihrakların sevineceği bir ortamda bunu iyi düşünmek lazım.
Gümrük Birliği'nin güncellenmesi bizim için olmazsa olmaz değildir. Türkiye şu andaki ekonomisiyle dış ticaret hacmiyle Gümrük Birliği güncellenmeden bu haliyle tüm dünyayla ticaret yapar halde. Şu andaki büyümesini nasıl gerçekleştirdiğini, ihracatındaki bu sene tarihi rekorlarla dolu bir yılı nasıl geçireceğini zaten Türkiye şu anda gösteriyor. Ama gönül ister ki böyle açıklamalar olmasın. Gönül ister ki hem AB'nin hem Türkiye'nin kazandığı bir Gümrük Birliği güncellenmesi olsun. Şu anda normal şekliyle devam ediyor. Ama bence böyle ortamlarda biraz susmak lazım. Alman dostlarımıza da onu tavsiye ediyorum. Bizim de böyle bir dönemi sakinlikle geçirmemiz gerekiyor. Gerek FETÖ'nün gerek bölücü terör örgütü mensuplarının gerekse iki ülkenin ilerlemesiyle ilgili istenmeyen mihrakların sevineceği bir ortamda bunu iyi düşünmek lazım."