Yapılan bilimsel araştırmalar; kadınlarda beyin tümörü olasılığının iki kat, baş ağrısı ihtimalinin ise üç kat fazla olduğunu gösteriyor. Ayrıca Alzheimer, felç geçirme ve otoimmün bozukluk riski de yine kadınlarda erkeklere göre daha yüksek. Beyin bozukluğu teşhisi konulan hastaların üçte ikisi de kadın.
Kadınların erkeklerden daha uzun yaşadığını duymuşsunuzdur. Kadınlar ortalama 5 yıl daha uzun yaşıyor. Ancak bu kadınların daha sağlıklı yaşadığı anlamına gelmiyor.
Yaklaşık 30 yıl önce yapılan bir araştırmaya göre; kadınlar Alzheimer hastalığından çok daha fazla etkileniyor. Günümüz istatistiklerine göre; beyin bozukluğu teşhisi konan hastaların yaklaşık üçte ikisi kadın.
Ayrıca kadınların beşte biri kadarında da 65 yaşından sonra beyni etkileyen hastalıklar teşhis ediliyor. Bu sonuçlara göre; 2050 yılına gelindiğinde dünya genelinde yaklaşık 9 milyon kadına Alzheimer teşhisi konabilir.
NEDENİ BİLİNMİYOR
Yapılan bilimsel çalışmalara göre; kadınların belirli tipte beyin tümörü geliştirme ve depresyonla baş etme olasılığı iki kat, baş ağrısı çekme olasılığı da üç kat daha fazla. Ayrıca felç geçirme ve beyni etkileyen otoimmün bozukluk geliştirme riski de yine kadınlarda daha yüksek. Ancak araştırmalar, beyin sağlığı sorunlarının kadınları neden daha fazla etkilediğini açıklayamıyor. Araştırmacılar, cevaplara ulaşmak için, bu kadar yüksek beyin hastalığı oranlarına yol açan yaşlanma ve şanssız genlerin ötesinde, özellikle kadınların beyinlerinde neler olabileceğine odaklanmaya başladılar.
GEİŞİMİ 20 YIL SÜRÜYOR
Alzheimer hastalığının teşhisinden önce gelişmesinin yaklaşık 20 yıl sürebileceğini ve hastalığın ortalama 70-75 yaşlarında teşhis edildiğini göz önüne alan araştırmacılar, ortalama 50 olan menopoz yaşı ile Alzheimer arasında da bir bağlantının olabileceğini düşünüyorlar. Uzmanlara göre farklı kromozomlar ve hormonlar gibi biyolojik cinsiyet farklılıkları, kronik hastalıkları etkiliyor. Bilim insanları beyindeki cinsiyet farklılıklarının nasıl ve neden hastalıklara karşı savunmasızlık yarattığı ve bu konuda neler yapılabileceği hakkında her zamankinden daha fazla bilgiye sahip.
ÖSTROJEN AZALDIKÇA RİSK ARTIYOR
HASTALIĞA katkıda bulunabilecek geçişler söz konusu olduğunda, ergenlik, hamilelik ve perimenopoz, kadın beyninin şekillenmesinde ve değişmesinde önde gelen etkenler. Östrojen hormonu ise kadın beyni için enerji üretimini düzenler, beyin hücrelerini sağlıklı ve aktif tutmanın yanı sıra hafıza, dikkat ve planlamadan sorumlu bölgelerde beyin aktivitesini teşvik eder. Aynı zamanda östrojenin beyin hücreleri arasında yeni bağlantıların oluşumunu teşvik ettiğini biliyoruz. Adet döngüleri ve hamileliklerde östrojen hormonunda dalgalanmalar yaşanır. Menopoza giden yıllarda ise şiddetli düşüşler görülür. Kadın beynindeki değişen hormonlar, nöronları zayıflatır.
Sabah