Arılar, biyoçeşitliliğin sürdürülmesi, birçok bitkinin üretimi ve yaşamının garanti altına alınması, ormanların yenilenmesinin desteklenmesi, iklim değişikliğine adaptasyon ve sürdürülebilirliğin teşvik edilmesinden tarımsal ürünlerin miktar ve kalitelerinin geliştirilmesine kadar doğada varlıkları kilit öneme sahip olan canlılar, ancak alerjik reaksiyon söz konusu olduğunda bir insanın hayati varlığını tehdit edebiliyor. Öyle ki Millî Savunma Bakanlığı, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde Piyade Uzman Çavuş Mehmet Burak Keçe'nin arı sokması sonucu gelişen akut-alerji krizi sonrasında şehit olduğunun bildirilmesiyle beraber, ülke yasa boğulurken, arı sokmasına bağlı gelişen akut alerji krizinin ne olduğuna ve alınabilecek önlemlere dair büyük bir merak oluştu.
%95 bir arı tarafından sokulacaksınız
Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Okan Gülbahar arıların neden olduğu böcek sokmalarının ülkemizdeki görülme sıklığının %50 ile %95 arasında olduğunu, bir kişinin yaşam boyu arı tarafından sokulma oranının ise %95 gibi oldukça yüksek oranlarda gerçekleştiğini söyledi.
Erkeklerde iki kat fazla
Bir milyon nüfus başına bildirilen ölüm sayılarının, senede 0.03-0.48 arasında olduğu, ölümcül reaksiyonların görüldüğü kişilerin %40-85'inde daha önceden anafilaktik reaksiyon öyküsü olmadığını belirten Prof. Dr. Okan Gülbahar, “Yani ciddi alerjik reaksiyon yaşayanların yaklaşık yarısı, arı alerjileri olduğunun farkında değildirler. Ancak eğer bir önceki reaksiyon anafilaksi ise, bir sonraki sokmanın anafilaksi ile sonuçlanma riski daha yüksektir. Arı sokmasına bağlı sistemik alerjik reaksiyon riski, erkeklerde kadınlara göre iki kat daha fazladır ve yaşla beraber artmaktadır” dedi.
Arı soktuğunda ne yapmalıyız?
1.Arıların bulunduğu bölgeden ani hareketlerden kaçınarak ancak hızlı ve güvenli bir şekilde uzaklaşmak.
2.Eğer sokan arı bal arısıysa ve zehir kesesi halen deride kasılıp zehir vermeye devam ediyorsa, iğneyi derhal yerinden çıkartmak. Arının iğnesi, venom kesesinin zedelenmemesi için, tırnak veya sert düzgün bir cisim yardımıyla (örneğin bir kart) kazınarak çıkartılmaya çalışılmalıdır. Cımbız, pense gibi araçlar kesenin patlamasına neden olarak daha fazla venomun dolaşıma geçmesine yol açabileceğinden, iğnenin çıkartılmasında bu yöntemler tercih edilmemektedir.
3. Sokulan bölge temiz, sabunlu su ile yıkanarak kurulanmalıdır. Antiseptikler kullanılabilir.
4. Deriyi tırnaklarla kaşıyıp yara yapmaktan kaçınılmalıdır.
5. Sokulan alanı rahatlatmak için soğuk kompres, alerji hapları, kortizonlu kremler, ağrı kesiciler kullanılabilir. Hiçbir şey yapılmasa dahi, bu durum geçicidir ve saatler içinde kendiliğinden düzelir. Fakat anafilaksi durumunda süreç farklıdır. Anafilaksi tedavisinde ilk tercih olan adrenalin kullanımıdır. Ülkemizde kullanımı oldukça kolay adrenalin otoenjektörleri bulunmaktadır. Adrenalin otoenjektörleri, özellikle sağlık hizmetlerine hızlı bir şekilde ulaşmanın mümkün olmadığı yerlerde hayat kurtarıcı olmaktadır.