Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nin (CDC) Covid-19 aşılarının 2 dozunu da yaptıran ABD vatandaşlarının, sosyal mesafe kurallarına uymak kaydıyla maskesiz toplu ortamlarda bulunabileceği yönündeki açıklamasını değerlendirdi. Prof. Dr. Aydın, açıklamanın teorik olarak doğru olduğunu söyledi. Prof. Dr. Aydın, "Ne diyor, 'iki kişi aşı olmuş, ikisinin de antikorları varsa bu kişiler bir mekanda maskesiz oturabilirler' diyor. Bu teorik olarak doğru, biz de bunu kabul ediyoruz. Ama 2, 3, 4'üncü şıkları var onun. Diyor ki, 'eğer bir kişi aşılanmış, antikoru var; ama karşısındaki kişi aşısız ve risk taşıyan bir kişi ise kurallara dikkat etmek lazım'. Devamında, 'aşılısın, öbür tarafta yoğunluğu olan, aşısı olmayan bir kişi varsa, öyle bir temasta maskeye, mesafeye, el hijyenine devam edin' diyor" diye konuştu.
Aşı olduktan sonra maske takmak zorunlu mu?Prof. Dr. Aydın, CDC'nin açıklamasının tek maddesini alıp, uygulamanın doğru olmadığını belirterek, "Tek başına birinci maddeyi alıp yani; iki tarafın da aşılı ve antikorları oluşmuş yalnız bir mekanda oturmalarını alıp, topluma uyarlarsak bugünkü bu kalabalıklarda, kuralların uyulma oranının da azaldığı bir ortamda Türkiye'yi zora sokan bir cümle olarak algılarız. Teorik olan ve bir kısım kriterlere bağlı olan cümleyi topluma şamil bir hale getirip, bugün 'Türkiye'de aşı olduysan, antikorun varsa maske takma' demek doğru olmaz. Olaylara ülkemizin içinde bulunduğu gerçekler doğrultusunda bakmak lazım. Salgın devam ettiği sürece, teorik doğruyu pratiğe uygularken düşünmek lazım" diye konuştu. Aşıdan sonra maske takmamak vaka sayısını artırır mı?
Prof. Dr. Aydın, salgının devam ettiğini belirterek, "Bugün salgın devam ediyor, artma eğiliminde olduğunu düşündüğümüz, mutant suşların ne yapacağını bilmediğimiz bir dönem içerisinde birden bire maskeleri atmak, mesafeleri kaldırmak bugün için Türkiye realitesine uygun değil. Zaten, 'kalabalıkta' demiyor açıklama, yalnız ortamlar için diyor. Kısacası şu an bir takım kısıtlamaların kalkmasına bağlı kalabalıklaşma ve salgın yayılımı, diğer taraftan mutant suşun salgını artırıcı faktörünün konuşulduğu bir dönemde, toplumun yüzde 60-70'inin aşılanmadığı bir dönem içerisinde cümlelerin bir satırını alarak onu davranış kalıbı haline döndürmek ülkemiz için tehlikeli olur. Salgın hızı bu hızla devam ettiği sürece, aşılarımızın yüzde 70 düzeyine ulaşmadığı süre içerisinde, bizim dünkü tedbirlerimizle devam etmemiz gerekiyor" ifadesini kullandı. Aşı olduktan sonra hangi kurallara uymak gerekir?
Prof. Dr. Aydın, toplumun yüzde 70'inde antikor oluşması durumunda maskelerin kullanım sıklığında değişiklik olup olamayacağına ilişkin, "Bağışıklık tamamlandığında 'toplum bu işten kurtuldu' deme şansımız yok. Yüzde 70'in yanında yüzde 30'unda halen antikor oluşmamış, enfeksiyona açık. Ama enfeksiyon salgın olmaktan çıkıp, mevsimsel bir halde devam edecektir. Toplumun yüzde 70'i bağışık duruma geldiğinde, salgın böyle olmayacaktır, bu kadar vakalar görmeyeceğiz. Bugünkü halde yaşasak bile akşam belki 13 bin vaka görmeyeceğiz, 130 vaka göreceğiz. Türkiye'de yüzde 70 bağışıklığı sağlayacağız, salgını kontrol edeceğiz, bugünkü hızda yayılmayacak o zaman belirli bir oranda biz maske ve mesafeyi göz ardı edebiliriz. Ama bunun için önümüzde zamana ihtiyaç var. Mayıs sonuna kadar beklendiği gibi 110 milyon aşı geldiğinde haziran ortalarında toplumsal bağışıklık kazanılmış olur, yaz döneminin getireceği avantajlar ile iyi bir yaz geçiririz. Güze doğru da yerli ve milli aşımız yapılmış olur, ihtiyaç duyulanlar yeniden aşılanınca Türkiye salgının üstesinden gelmiş olur" dedi.
Kaynak: DHA