Araştırmalar, tüm yetişkinlerin neredeyse kalp hastalığı riskini taşıdığına inanmadığını ortaya koydu.
Ancak son araştırmaları, 40 yaşın üzerindeki kişilerde kalp krizlerinin son yıllarda arttığını buldu.
İngiltere Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre, obezite, aşırı kilo, stresli ve hareketsiz yaşam tarzı genç yaşta kalp hastalığına neden oluyor.
ABD'de 2000'den fazla kişiyle yapılan bir anket, 45 yaşın altındaki kişilerin yüzde 47'sinin 'sessiz katil' olarak adlandırılan yüksek tansiyonlarının kendileri için bir sağlık riski oluşturduğuna inanmadığını ortaya koydu.
ABD'deki Ohio Eyalet Üniversitesi'nde kardiyolog olan Dr Laxmi Mehta, gençlerin kalp hastalığı için risk altında hissetmemelerinin "endişe verici" olduğunu ancak "şaşırtıcı olmadığını" söyledi.
Dr. Mehta, "Gençlerin çoğu, kalp büyümesinin sadece yaşlılarda olduğunu düşünüyor ama durum bu değil. Beş kalp krizi hastasından biri 40 yaşın altındadır" dedi.
Ve American College of Cardiology'ye göre ise; 2000-2016 yılları arasında genç yaşlarında kalp krizi geçirme oranı her yıl yüzde iki arttı.
Dr Laxmi Metha, "Kalp hastalığı risk faktörlerini genç yaşta ele almak önemlidir. Daha erken yaşta tedavi görüp, aşırı kilonuzu düşürebilirseniz bu risk faktörünü azaltabilirsiniz" dedi.
Ohio Eyaleti'nin araştırması, ankete katılanların çoğunun kalp krizi geçirip geçirmediklerinden emin olmadıklarını ortaya çıkardı.
Dr Laxmi, bir kalp krizinin en ince belirtilerini bile fark ettirdiğini ve acil bakıma başvurmanın hayatı kurtarıcı olabileceğini söyledi.
Yüksek kan basıncı (hipertansiyon), uzun süreli kan basıncının arter duvarlarına baskı yapmasıyla oluşan ve kalp krizi, yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması gibi sağlık problemlerine yol açabilen, sık karşılaşılan bir sağlık durumudur.
Kan basıncı hem kalbinizin kan pompalama miktarına, hem de arterlerinizdeki kan akışı direncine göre belirlenir. Kalbiniz ne kadar çok kan pompalarsa, arterleriniz o kadar daralarak kan basıncınızı yükseltir. Kan basıncı cıva milimetre üzerinden hesaplanır. İki numarası vardır.
• Üst numara (sistolik basınç/küçük tansiyon). İlk veya üst numara her kalp atışında damarlara yapılan basıncı ölçer.
• Alt numara (diyastolik basınç/büyük tansiyon). İkinci veya alt numara, her kalp atışı arasında arterlerde oluşan basıncı ölçer.
Hiçbir belirti göstermeden uzun yıllar boyunca hipertansiyonla yaşamış olabilirsiniz. Kontrol edilmeyen hipertansiyon, kalp krizi ve inme gibi ciddi sağlık problemleri yaşama riskinizi artırır. Hipertansiyon çok kolay tespit edilebilir ve teşhis konulduğunda kontrol için gerekli önlemleri alabilirsiniz.
Hipertansiyonun iki türü vardır. Primer (esansiyel) hipertansiyon
Yetişkinlerin çoğunda hipertansiyonun tanımlanabilir belli bir sebebi yoktur. Primer (esansiyel) hipertansiyon türü, genellikle yıllar boyunca gelişim gösterir.
Bazı insanlarda altta yatan sebeplerden kaynaklanır. Sekonder hipertansiyon denen bu hipertansiyon türü aniden ortaya çıkar ve primer hipertansiyondan daha hipertansiyona sebep olur. Bazı sağlık sorunları ve ilaçlar sekonder hipertansiyona yol açabilir:
• Obstrüktif uyku apnesi
• Böbrek hastalığı
• Böbreküstü torbası tümörü
• Tiroid problemleri
• Kan damarlarında doğuştan gelen bozukluklar
• Doğum kontrol hapları, grip ilaçları, dekonjestan ve reçetesiz ağrı kesiciler gibi bazı ilaçlar
• Kokain ve amfetamin gibi yasadışı ilaçlar
Hipertansiyon için pek çok risk faktörü vardır:
• Yaş: Hipertansiyon riski, yaş ilerledikçe artar. 64 yaşına kadar erkeklerde hipertansiyon yaygındır. Kadınlarda hipertansiyon genellikle 65 yaştan sonra görülür.
• Aile geçmişi: Hipertansiyon genlerle nesilden nesile geçer.
• Kilolu veya obez olmak: Kilonuz ne kadar fazlaysa, dokularınıza oksijen ve besin sağlamak için gereken kan miktarı o kadar fazladır. Kan damarlarından geçen kan miktarı arttıkça, artelere yapılan baskı da artar.
• Hareketsizlik: Hareketsiz insanların kalp atışları daha yüksektir. eople who are inactive tend to have higher heart rates. Kalp atış hızınız ne kadar yüksekse, kalbiniz her kasılmada o kadar çok çalışır ve atardamarlarınız üzerindeki o kadar baskı yapar. Hareketsizlik, fazla kilolu olma riskini de artırır.
• Tütün kullanımı: Sigara içmek ve tütün kullanmak kan basıncınızı geçici olarak artırır ve tütündeki kimyasallar arter duvarlarına zarar verir. Bu da arterlerin daralmasına ve kalp krizi riskine yol açabilir. Pasif içicilik de kalp hastalıkları riskini artırabilir.
• Tuzlu beslenme: Yemekte çok fazla tuz tüketme, kan basıncını artırabilir.
• Potasyum eksikliği: Potasyum, hücrelerdeki sodyum oranını dengelemeye yardımcı olur. Potasyumun dengesi kalp sağlığı için önemlidir. Yeterince potasyum alınmazsa, veya susuzluk ve diğer hastalıklar nedeniyle potasyum kaybı oluşursa, kanda sodyum birikerek kan basıncının artmasına yol açabilir.
• Alkol tüketimi: Alkol kullanımı kalbinize zarar verebilir.
• Stres: Fazla stres kan basıncında geçici artışa neden olabilir. Aşırı yemek, tütün veya alkol kullanımı gibi strese bağlı alışkanlıklar kan basıncının daha çok artmasına yol açabilir.
• Bazı kronik hastalıklar: Böbrek hastalığı, diyabet ve uyku apnesi gibi bazı kronik rahatsızlıklar da hipertansiyon riskini artırabilir.
Bazı durumlarda hamilelik de hipertansiyona yol açabilir.
Hipertansiyon sıklıkla yetişkinlerde görülse de, çocuklar da zaman zaman risk altında olabilir. Bazı çocuklarda hipertansiyon, böbrek veya kalpteki sorunlardan ortaya çıkabilir. Ancak sağlıksız beslenme ve hareketsizlik gibi bazı kötü alışkanlıklar, hipertansiyon olan çocukların sayısını giderek artırmaktadır. Yüksek Tansiyonun (Hipertansiyon) Belirtileri
Hipertansiyon veya yüksek tansiyonla ilgili en tehlikeli şeylerden biri, yüksek tansiyona sahip olduğunuzu bilmiyor olmanızdır. Aslında, yüksek tansiyonu olan insanların yaklaşık üçte biri bunu bilmemektedir. Bunun nedeni, yüksek tansiyonun çok şiddetli olmadığı sürece herhangi bir belirti göstermemesidir. Kan basıncınızın yüksek olup olmadığını anlamanın en iyi yolu düzenli kontrollerdir. Kan basıncını evde de izleyebilirsiniz. Bu, özellikle yüksek tansiyonu olan yakın bir akrabanız varsa önemlidir. Şiddetli Hipertansiyon Belirtileri
Kan basıncınız çok yüksekse, dikkat etmeniz gereken bazı belirtiler olabilir:
Şiddetli baş ağrısı
Burun kanaması
Yorgunluk veya kafa karışıklığı
Görüş problemleri
Göğüs ağrısı
Nefes almada güçlük
Düzensiz kalp atışı
İdrarda kan
Göğsünüzde, boynunuzda veya kulaklarınızda çarpma
Hipertansiyon Olası Komplikasyonları
Hipertansiyon sonucu arter duvarlarında oluşan aşırı baskı, kan damarlarıyla birlikte diğer organlarınıza da zarar verebilir. Kan basıncı yüksekliği kontrol edilmediği sürece tehlikeli olma riski de artar.
Kontrol edilmeyen hipertansiyon bazı sağlık sorunlarına yol açar:
• Kalp krizi veya inme: Hipertansiyon arterlerin sertleşmesi ve kalınlaşmasına yol açarak kalp krizi ve inmeye neden olabilir.
• Anevrizma: Kan basıncının yükselmesi kan damarlarının zayıflamasına ve büzüşmesine yol açarak anevrizmaya neden olabilir.
• Kalp yetmezliği: Damarlardaki yüksek basınca karşı kan pompalamak için, kalbin daha çok çalışması gerekmektedir. Bu da kalbin pompalama odacığı damarlarının kalınlaşmasına yol açar. Kalınlaşan kaslar vücudun ihtiyacını karşılayacak kanı pompalamakta zorlanır, bu da kalp yetmezliğine neden olur.
• Böbreklerde zayıflamış ve daralmış kan damarları: Bu durum organların normal çalışmasını engeller.
• Gözün kalın, daralmış ya da yırtılmış kan damarları: Bu durum görme kaybına neden olur.
• Hafıza ve anlama güçlüğü: Kontrol edilmeyen hipertansiyon düşünme, hatırlama ve öğrenme yetilerinizi etkileyebilir. Hafıza ve anlama güçlüğü, hipertansiyon olan kişilerde sık görülür.
• Demans: Daralmış veya tıkalı arterler beyine giden kan akışını kısıtlar, bu da demansın bazı türlerine yol açar.
Doktorunuz kolunuzun etrafına şişirilebilir bir kolluk yerleştirip basınç ölçme cihazıyla kan basıncınızı ölçer. Kan basıncı, doğru teşhis için iki koldan da ölçülmelidir.
Kan basıncı ölçümünün bazı kategorileri bulunur:
• Normal kan basıncı: Kan basıncı 120/80 mm Hg'nin altındaysa normaldir.
• Yüksek kan basıncı: Sistolik basınç 120 ila 129 mm Hg arasında ve diyastolik basınç 80 mm Hg'den düşükse kan basıncı yüksektir. Yüksek kan basıncı kontrol altına alınmazsa zamanla daha da kötüleşebilir.
• 1. Seviye Hipertansiyon: Sistolik basınç 130 ila 139 mm Hg arasında ve diyastolik basınç 80 ila 89 mm Hg arasındadır.
• 2. Seviye Hipertansiyon: Sistolik basınç 140 mm Hg'den yüksek ve diyastolik basınç 90 mm Hg'den yüksektir.
• Hipertansif kriz: 180/120 mm Hg'den hipertansiyon, acil müdahale gerektiren bir durumdur. Evde ölçüp bu sonucu elde ettiyseniz, beş dakika bekleyip tekrar ölçün. Kan basıncı hala yüksekse mutlaka doktora görünün. Göğüs ağrısı, görme sorunları, uyuşukluk veya halsizlik, solunum güçlüğü ya da kalp krizinin diğer belirtilerini yaşıyorsanız acil tıbbi yardım almanız gerekir.
Kan basıncında iki numara da önemli olmakla birlikte, 50 yaştan sonra sistolik basınca daha çok dikkat etmek gerekir.
Doktorunuz hipertansiyon teşhisi için muayenelere ek olarak ev kan basıncı ölçümü yapmanızı önerebilir.
Evde kan basıncı ölçen cihazlar kolay bulunabilir ve ucuzdur, bunun için reçeteye gerek yoktur. Ancak evde kan basıncı ölçümü doktor muayenesi yerine geçmez.
İyi çalışan ve kolunuza oturan bir cihaz kullanın. Cihazın doğru çalıştığından emin olmak için yılda bir kez doktorunuza gösterin.
Bilekten veya parmaktan kan basıncı ölçen cihazlar, doğru olmayan sonuçlar verebileceği için önerilmez.
Hipertansiyon teşhisini teyit etmek ve altında yatabilecek sebepleri kontrol etmek için bazı testler önerilir.
• Amblatuar Ölçüm (Holter): 24 saat süren bu ölçüm hipertansiyon olup olmadığını teyit eder. Bu cihazla 24 saatlik sürede belirli periyotlarla kan basıncı ölçülür ve gün içinde basıncın değişimi gözlenir. Ancak bu cihazlar tüm sağlık kurumlarında bulunmayabilir.
• Laboratuvar testleri: Doktorunuz idrar tahlilinin yanında kolesterol testi gibi kan tahlilleri isteyebilir.
• Elektrokardiyogram (EKG): Bu hızlı ve acısız testte kalbinizin elektriksel hareketleri izlenir.
• Ekokardiyogram: Belirtilerinize ve test sonuçlarınıza göre doktorunuz kalp hastalığı riski için ekokardiyogram önerebilir. Bu işlemde kalbinizin görüntülerini elde etmek için ses dalgaları kullanılır.
Hayat tarzınızı değiştirmek hipertansiyonu kontrol altına almak için önemlidir. Bunun için yapabileceğiniz bazı değişiklikler şunlardır:
• Tuzu azaltın ve sağlıklı beslenin
• Düzenli egzersiz yapın
• Kilonuzu sağlıklı bir seviyede tutun, kiloluysanız kilo verin
• Alkoldan uzak durun
Ancak bazı durumlarda hayat tarzı değişikliği yeterli olmayabilir. Diyet ve egzersiz işe yaramıyorsa, doktorunuz kan basıncınızı azaltmak için ilaç önerebilir.
Doktorunuzun önereceği ilaçlar, kan basıncı değerlerinize ve genel sağlık durumunuza bağlıdır. Genellikle iki ve daha fazla ilacın birlikte kullanımı önerilir. Doğru ilaçları bulmak içinse bazen deneme yanımla yöntemi kullanılabilir.
Hipertansiyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar şunlardır:
• İdrar söktürücüler: Su ilaçları da denen bu ilaçlar böbreklerinizin vücuttan sodyum ve suyu atmasına yardımcı olur. Bu ilaçlar genellikle hipertansiyon tedavisinde öncelikli olarak kullanılır.
İdrar söktürücülerin farklı çeşitleri bulunur. Hangisinin kullanılacağına kan basıncınız ve ciddi sağlık sorunlarının olup olmadığına göre karar verilir. En sık kullanılan idrar söktürücüler klortalidon, hidroklorotiazid ve benzerleridir.
İdrar söktürücülerin en sık karşılaşılan yan etkisi sık sık idrar yapma ihtiyacı duymaktır; bu durum potasyum seviyenizi düşürür. Potasyum seviyeniz düşerse, doktorunuz potasyum tutucu ilaçlar önerebilir.
• Anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörü: Bu ilaçlar kan damarlarını daraltan doğal kimyasalların toplanmasını engelleyerek kan damarlarını rahatlatmaya yardımcı olur.
• Anjiotensin II Reseptör Blokajı (ARBs): Bu ilaçlar kan damarlarını daraltan doğal kimyasalların harekete geçmesini engelleyerek kan damarlarını rahatlatmaya yardımcı olur.
• Kalsiyum Kanal Blokörü: Bu ilaçlar kan damarları kaslarının rahatlamasına yardımcı olur. Bazıları kalp atışı hızını yavaşlatabilir. Bu ilaçlar ileri yaştaki hastalarda daha iyi sonuç gösterebilir.
Hipertansiyon ilaçlarına ek olarak kendi yaşam tarzınızda ve evinizde değişikliklere giderek tedavinize destek olabilirsiniz.
• Sağlıklı beslenin: Kalp sağlığınızı koruyacak besinler tüketin. Bol meyve, sebze, tam tahıllar, tavuk, balık ve az yağlı süt ürünlerini tercih edin.
• Tuzu azaltın: Günde 2,300 miligramdan az tuz tüketin. Yetişkinler için günde 1,500 mg ve altı tuz kullanımı önerilir.
• Kilonuzu sağlıklı seviyelerde tutun: Kilonuzun sağlıklı seviyelerde olması, fazla kiloluysanız kilo vermeye çalışın. Vereceğiniz her bir kilo için 1 mm Hg oranında kan basıncınız düşer.
• Egzersiz yapın: Düzenli fiziksel aktivite kan basıncını düşürebilir, stresi kontrol altına alabilir, kilonuzu düzenli bir seviyede tutabilir ve pek çok hastalık riskini düşürebilirsiniz. Haftalık en az 150 dakika egzersiz önerilir. Her gün 30 dakika hızlı yapabilirsiniz.
• Sigarayı bırakın: Tütün kullanımı kan damarları duvarlarına hasar verir ve arterlerde plak birikimini hızlandırır.
• Stresi kontrol altına alın: Stresi mümkün olduğunca azaltın. Düzenli egzersiz ve uyku, stres yönetiminde yardımcı olabilir. Ne zaman doktora görünmelisiniz?
Doktor muayenenizde sizden kan tahlili isteyebilir. Kan basıncı genellikle iki koldan ölçülerek bir farklılık olup olmadığına bakılır.
Yüksek tansiyon teşhisi konulmuşsa ya da kardiyovasküler hastalıklar için risk faktörleri taşıyorsanız, doktorunuz sizi daha sık kontrole çağırabilir. 3 yaş üzeri çocuklarda kan basıncı yıllık kontrollerle birlikte değerlendirilir.
Kaynak: The Sun, Başarı Hastanesi