Dolar

34,5099

Euro

36,1767

Altın

2.981,85

Bist

9.367,77

Haşimato hastalığı nedir?

Haşimato hastalığının dünya genelinde görülme sıklığı 1000 kişide 0,3-1,5 arasında değişiyor

4 Yıl Önce Güncellendi

2021-06-06 00:45:32

Haşimato hastalığı nedir?

Haşimato hastalığının adı; 1912 yılında hastalığı keşfeden doktor Hakaru Hashimato'dan gelmekte.Bu hastalık savunma hücrelerinin tiroit bezine karşı verdiği savaş sonrası, tiroit bezinin kronik tahribatıyla sonuçlanan hastalık. Otoimmün tiroidit olarak da tanımlanmaktadır...
Haşimato hastalığı bağışıklık sisteminin tiroid bezine saldırdığı ve bu bölgede hasara yol açtığı bir bağışıklık sistemi (otoimmün) hastalığıdır. Zarar gören tiroid bezi yeterli miktarda hormon üretemediğinden, bu hastalık hipotiroidiye, yani tirodin az çalışmasına neden olabilir ve buna bağlı olarak farklı komplikasyonlar gelişebilir.

Herkeste görülebilir mi?

Tiroid bezi, boynun ön tarafında yer alan kelebek biçimli bir salgı bezidir ve endokrin sistemin bir parçasıdır. Tiroid bezi, tiroid hormonunu salgılamakla görevlidir. Bu nedenle, organların işleyişi de tiroid hormonu dengesiyle yakından ilişkilidir. Tiroid hormonunun dengesinin bozulduğu durumlarda, kalp dahil bütün organlar bu durumdan olumsuz etkilenir ve buna bağlı olarak çeşitli hastalıklar ortaya çıkabilir.Haşimato hastalığı (diğer adıyla Haşimato tiroidi), hipotiroidinin en sık karşılaşılan nedenlerinden birisi. Hipotiroidi hastalığında, tiroid bezi yeteri miktarda tiroid hormonu salgılayamaz ve bu durum, vücuttaki pek çok sistemin yavaşlamasına neden olur. Özellikle orta yaş grubundaki kadınları etkileyen bu hastalık, günümüzde yaş grubu ve cinsiyet fark etmeksizin herkeste görülebilir.

Ne sıklıkta rastlanıyor?

Haşimato hastalığının dünya genelinde görülme sıklığı 1000 kişide 0,3-1,5 arasında değişir. Altta yatan nedenin çoğunlukla iyot eksikliği olduğu söylenebilir. Gelişmiş ülkelerde özellikle tarama testlerinin daha fazla olması ve erken tanıyla birlikte tedaviye başlama süresinin kısa olmasına bağlı olarak, hastalığın görülme sıklığında azalma gözlemlenmiştir. Afrika başta olmak üzere gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde iyot kullanımının hastalığın gelişimindeki etkisi ve etnik kökenin rolü üzerine çalışmalar devam etmektedir.

Hangi belirtileri veriyor?
aşimato tiroidi, yavaş ilerleyen bir hastalıktır ve kronik tiroid hasarına neden olur. Hastalığın belirtileri zaman içinde ortaya çıktığından, kişiler hastalığın farkına vardığında çoğu vakada tiroid bezi bir miktar hasar görmüş olur. Hormon seviyelerinde dengesizlik gözlemlendiği ve bireylerin hayat kalitesinde düşüş olduğu durumlarda mutlaka doktora başvurulmalıdır. Hastalığın en sık karşılaşılan belirtileri şu şekilde sıralanabilir:Yorgunluk ve halsizlik,Çabuk üşüme,Kabızlık,Solgun cilt,Yüzde şişlik,Tırnaklarda kırılma,Saç dökülmesi,Dilde büyüme,Kilo artışı,Kaslarda ağrı ya da tutukluk,Uzun süren ya da aşırı âdet kanaması,Depresyon,Unutkanlık..

Tedavi sürecinde yapılanlar...

Haşimato hastalığının tedavisinde, ilk olarak hastalığın seyri izlenir ve buna uygun olarak genellikle ilaç tedavisine başvurulur. Tiroid fonksiyonlarında bozukluk, hormonlarda düzensizlik ya da yetersizlik söz konusu değilse, ilaç kullanımına hemen başlanmaz. Bunun yerine, vücuttaki TSH hormonu seviyesi düzenli olarak takip edilir. İlaç kullanımına başlanması halinde, vakaların çoğunun ömür boyu ilaç kullanması gerekir. Ancak, kandaki TSH hormonu seviyesine bağlı olarak ilaçların dozajında düzenleme yapılabilir.

Tiroid bezinin yeteri miktarda tiroid hormonu salgılamadığı durumlarda, dışarıdan sentetik hormon takviyesi yapılabilir. Dışardan alınan bu hormon, T-4 adı verilen hormondur. T-4 hormonu içeren ilaçların günlük olarak kullanılması gerekir. İlaçların düzenli kullanımı hipotiroid belirtilerinin ortadan kalkmasına ve hastaların yeniden normal hayatlarına dönmesine yardımcı olur.
Hastaların düzenli kontroller sonrasında kullanmaları gereken sentetik hormon miktarları yeniden belirlenir.Hormon ilaçlarının aşırı kullanımı kalp rahatsızlıklarına sebebiyet verebileceğinden, hastaların kalp sağlığının düzenli aralıklarla incelenmesi gerekir. Özellikle kalp hastalığı geçmişi olan ya da herhangi bir kalp hastalığı bulunan kişilerde hormon ilaçlarının dozajına dikkat edilmelidir.

Haber Ara