Ruh eşi belki vardır belki de yoktur. Esas olan, karşılıklı olarak anlama ve anlaşılma gayretiyle iletişim kurabildiğiniz, sevildiğinizi hissettiğiniz, güven çerçevesindeki ilişkilerin sağlıklı ve yeterince iyi olduğudur. Dünyadaki kısıtlı ve değerli zamanınızı, kesinliğinden emin olmadığımız mükemmel ilişki ve ruh eşi bekleyerek harcamayın. Önce siz, ilişki namına kendi heybenizde neler biriktirdiğinize odaklanın belki de aradığınız aşk öyle bir halde, ansızın gelir.
Fiziksel ve ruhsal sağlığı yerinde olan bireyin dahi birkaç saat sonrasının garantisi yokken yarın üzerine elbette planlar kuruyoruz. Aksi halde ölümü bekleyen, hayatta var olduğunu hissedemeyen, verilen zamanı iyi kullanamayan sadece nefes alan canlılara dönüşürüz. Ancak, gelecek konusunda her daim esnek olmak daha doygun ve canlı bir yaşamımız olmasını sağlar. Hayat kısa, kuşlar uçuyor; kullan o yemek takımlarını, tak o saati, giy o pantolonu! Belki de o gün, bu gündür!
İşler, küçük parçalara bölündüğünde halletmesi çok daha kolaydır. Erteleyerek var olan işi yahut sorumluluğu sadece daha da zorlaştırırız. Üstelik, işler çoğaldığında ve zaman azaldığında kaygı seviyesi yükselir ve yaşanan yoğun stresle hata yapmak daha kolaydır.
İnsan için bir başkasını suçlamak her daim kolay gelir. Çocukluk ve ergenlik döneminde aile içinde yaşananlar, eşle ya da iş arkadaşlarıyla olan problemler buna dahildir. Evet, doğru olabilir karşı tarafın yanlışları fazla olabilir ve bu sizi çok etkilemiş olabilir; demek istediğim, sürekli aynı yerde saymamak için bundan sonrası için kendi hayatımızın ve kararlarımızın sorumluluğunu alabiliyor olmanızdır.
Kendinizi iyi hissetmek için sadece isteklerinizin gerçekleşmesini bekliyorsanız, hayatınızı zorlaştırdığınızı ve kendinizi sabote ettiğinizi söyleyebilirim. Elbette, hepimizin hayalleri ve hayattan beklentileri vardır; bunlar, somut davranışlarla destekleniyorsa çok sağlıklıdır. Ancak, iyi hissetmeyi ya da bir şeyleri gerçekleştirmeyi sadece bu isteklerin olup olmamasına bağlıyorsak hayat trenini kaçırıyoruzdur.
Hayat, bu kadar keskin çizgilerle heplik ve hiçlik üzerinde inşa edilemez; edildiğinde, insanı sınırda yaşatır ve ciddi derecede hayat kalitesini etkiler. Bütünü oluşturan onun parçalarıdır. Bazen, tüm parçalar harika şekilde yerini bulmaz; bizim bütüne odaklanıp parçaların bazılarında sıkıntı çıksa dahi yerlerini bulmalarına destek olmamız gerekebilir. Yaşama sevincinizin çiçeklendiği bir bahar olsun.