Dolar

38,4216

Euro

43,6592

Altın

4.133,14

Bist

9.490,90

Dolar

38,4216

Euro

43,6592

Altın

4.133,14

Bist

9.490,90

Dolar

38,4216

Euro

43,6592

Altın

4.133,14

Bist

9.490,90

Her derde deva arı sütü: 10 maddede arı sütü

Arı sütünün insan sağlığı için oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Uzman Diyetisyen Selahattin Dönmez, bu gıdanın potasyum, çinko, demir, bakır başta olmak üzere farklı vitamin grupları açısından zengin ve cilt, saç, göz sağlığı, sinir sistemi, karaciğer, sindirim sistemi, hücre yenilenmesi üzerinde etkili olduğunu belirtti.

2 Ay Önce Güncellendi

2025-02-22 11:28:22

Her derde deva arı sütü: 10 maddede arı sütü

Düzenli arı sütü kullanımının tansiyonu dengelediği gibi damar genişletici etkisine temas eden Dönmez, Sabah'taki köşesinde arı sütünün faydalarına dair önemli detaylar paylaştı.

HER DERDE DEVA ARI SÜTÜ

Arı sütünün arılar üzerine müthiş etkileri bulunur. Özellikle kraliçe arının sadece arı sütüyle beslenerek işçi arılardan daha kısa sürede iri yapıya kavuşması, üreme sisteminin çok gelişmiş bir yapıya ulaşması ve daha uzun yaşaması beslenme farklılığına bağlıdır ve bu sebeple arı sütünün önemi büyüktür. Arı sütü kovandaki işçi arıların, hipofaringeal (boğaz) ve mandibular glandlarından (alt çene) salgılanır. Ana ve işçi arılar yumurtlama dönemlerinde aynı genetik yapıya sahipken; ana arının arı sütüyle beslenmesi fizyolojik ve morfolojik yapıda belirgin farklılaşmalara neden olur. Böylece kraliçe arı sadece bu beslenme farkı ile hastalıklara karşı direnç kazanarak kendi ağırlığının iki katına çıkar.

thumbs_b_c_a20c9c3327122d0f803f0afede474dd0

Arı sütü olağanüstü biyolojik içeriğe sahiptir. Proteinler, 23 çeşit amino asit, lipitler, vitaminler, karbonhidratlar, 10-HDA gibi biyoaktif bileşenleri içeren arı sütü, kraliçe arının beslenmesi için işçi arılar tarafında üretilen bir arı ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır.

Sağlıklı bir beslenmenin doğal bir parçası olması gerekliliğini irdeleyen birçok bilimsel araştırma arı sütünün antiinflamatuvar ve antioksidatif etkilerinden dolayı olduğunun altını çizmektedir. Herperetin, apigenin, luteolin gibi polifenoller, amilaz, katalaz, intervaz gibi enzimler içermekte, oksidatif kaynaklı hücre hasarını kontrol edebilmekte ve inflamasyon düzeyini düşürerek; metabolik sendrom, yaşlanma, nörodejeneratif hastalıkların ilerleyici semptomlarını engelleyebilmektedir. Arı sütü nörotransmitterler olarak bildiğimiz asetilkolin ve öncüsü kolinden de zengin nörolojik sorunları düzenleyebilen eşsiz bir besindir diyebiliriz.

0x0-her-derde-deva-ari-sutu-1740148760891

10 MADDEDE ARI SÜTÜ

1- Arı sütü, bağışıklık hücrelerinin fonksiyonlarını düzenler.

2- Bağırsak mikrobiyotasının bileşimini ve yapısını da düzenlediği, bağırsak bariyeri hasarını önleyebildiği gösterilmiştir.

3- Bağırsakta oluşan dizbiyozisi düzenleyerek; bağırsak ve karaciğer iltihaplanmasını iyileştirebildiği literatürde açıklanmıştır.

4- Romotoid artrit hastalarında arı sütü kullanımının eklemlerde yarattığı yıkımı azaltabileceği belirlenmiştir.

5- Arı sütünde bulunan 10 HDA; insülin benzeri büyüme faktörü üzerinden düzenlemeyle yaşlanmayı yavaşlatabildiği gösterilmiştir.

6- Ciltte hücresel yaşlanmayı azaltıp tip kolajen üretimini uyararak cildin elastikiyetinin korunmasında etkili olabilmektedir.

7- Arı sütü proteinlerinin, telomer boyu üzerine olumlu etki sağlayarak yaşlanmayı yavaşlatabileceği de belirtilmiştir.

8- Arı sütü hem erkek hem kadınlarda doğurganlık üzerine olumlu etki sağlar. Erkeklerde sperm sayısı ve hareketliliğini uyarmakta ve üreme yolundaki oksidatif hasarı azaltabilmektedir.

9- Günlük 100-200 mg dozlarında liyofilize arı sütü kapsülü alımının kardiyovasküler risk faktörleri olan kan yağları ve kolesterolü azalmasında etkilidir.

10- Fiziksel güç, zindelik ve zihin berraklığına fayda sağlayabildiği belirtilmiştir.

02.05_10_New folder (22)_New folder (3)_20240622_2_64424062_102269119

ÜRETİMİ HİÇ KOLAY DEĞİL

Arı sütü üretimi, hijyenik koşullarda ve büyük özen gerektiren meşakkatli bir süreçtir. Bu nedenle birçok arıcı, genellikle bal üretimine odaklanırken arı sütü üretimi ile ilgilenmemektedir. Ancak besin profili ve ekonomik değeri göz önüne alındığında, arı sütü arıcılık sektörünün katma değeri yüksek ürünlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu arı sütünün yaklaşık yüzde 80'ini ithal edilmektedir. Bu ekonomik potansiyeli değerlendirmek için ülkemizin balla özdeş markasının kurduğu Arıcılık Akademisi bünyesinde, özellikle kadın ve gençleri sektöre kazandırmak üzere çok kıymetli çalışmalar yapılmaktadır. İhracatta önemli bir paya sahip olabilecek bir ürün olarak öne çıkan arı sütünün doğru koşullarda yüksek kalite ve verimde üretilebilmesi için böyle değerli projelerin artırılması önemlidir.

FARKI MAJÖR YAĞ ASİDİ

Arı sütünü aslında benzersiz kılan fenolik bileşiklere ek olarak kısa zincirli hidroksi yağ asitlerince zengin olmasıdır. Sağlık üzerine bahsettiğimiz birçok yararın arı sütünde yoğun olarak bulunan ve sadece arı sütüne özgü olan Trans-10-Hidroksi-2-Dekanoik Asit yağ asidine atfedilmektedir. Arı sütü kovandan alındıktan sonra uzun süre başlangıç kalite değerlerini en üst düzeyde koruması için liyofilize edilmektedir. Tüketim kolaylığı açısından liyofilize arı sütü kapsül formunda ambalajlanarak takviye edici gıda olarak tüketicilere sunulmaktadır. Liyofilize kapsül formda arı sütü, aynı miktardaki taze arı sütüne göre en az üç kat daha yoğun oranda arı sütü içerdiği bilimsel olarak tespit edilmiştir. Arı sütünün insan beslenmesinde değerli olmasına neden olan bir etkinin de arı sütünü kovanda sadece kraliçe arının tüketmesidir. Arı sütünde bulunan royalaktin, apimisin, royalisin ve jellein adlı proteinler kraliçe arının gelişmesine fizyolojik katkı sağlaması da bu arı ürününün tüketimine yönelik ilginin de artmasına neden olmuştur.

SİNİR SİSTEMİNDE OLUMLU ETKİLERİ PAHA BİÇİLEMEZ

Arı sütü sarımsı beyaz, kremsi bir sıvı olup, kovandaki kraliçe arılar ve larvalar için üretilir. Tüm larvalar sadece üç gün boyunca arı sütüyle beslenir. Sonrasında ise kraliçe olacak larvalar ve yetişkin kraliçe arılar arı sütüyle beslenmeye devam eder. Arı sütüyle beslenen kraliçe arıların işçi arılardan 10 kat daha büyük olması, uzun yaşamaları, doğurganlığa katkı sağlaması, hafıza yeteneklerine olan inanılmaz etkisi arı sütünün kraliçe arıya katkı sağlayan ana faktör olarak kabul edilmektedir. Arı sütünde bolca bulunan tirozin amino asidi beyindeki dopamin ve tiramin seviyelerini arttırır, yüksek konsantrasyon asetilkolin sayesinde hafıza yeteneklerinin de gelişimine yardımcı olur. Ve en önemlisi arı sütünde bulunan 10 -HDA sinir sisteminde nöronların oluşumunu arttırdığı da ifade edilmektedir. İşte tam da bu saydığım sağlık yararı etkilerinden dolayı da insan sağlığında arı sütü tüketiminin önemli olduğunu belirtmekte yarar görüyorum.

thumbs_b_c_071d363b1e13d9e7672b6321ad691a42

VİTAMİN VE MİNERAL AÇISINDAN ÇOK ZENGİN

Arı sütünde bol bulunan B5 vitamini yani pantotenik asit yiyeceklerde bulunan karbonhidrat, protein ve yağların kolay olarak enerjiye dönüşmesini sağlar. Ve pantotenik asit yetersizliği; enfeksiyona yakalanmayı artırdığı, ruh halinde bozulmayı sağladığı ve sindirim sistemi sorunlarını artırdığı için arı sütü tüm bu sağlık sorunlarına da destek sağlayabilen doğal bir besindir. Arı sütü diğer B grubu vitaminlerinden de zengindir ve sağlıklı cilt, saç ve göz sağlığı, sinir sistemi, karaciğerin düzgün çalışması, sağlıklı bir sindirim sistemine de arı sütü potansiyel yararı bulunabilmektedir. Arı sütünde en yoğun bulunan mineraller potasyum, çinko, demir, bakır ve manganezdir. Bu mineraller bağışıklık sistemini güçlendirici enzimlerin ana mineralleridir. Bu nedenle arı sütü genel bağışıklık sistemine katkı sağlar. Ayrıca kalsiyum, magnezyum ve sodyum içeriği de zengindir. Potasyum sıvı dengesini düzenler, kas hücrelerinin ve kalp elektriksel aktivitesinin düzenlenmesinde rol oynar, kemik mineral yoğunluğunun iyileştirilmesinde etkilidir.

BİYOLOJİK İŞLEVLERİ DİKKAT ÇEKİYOR

Arı sütünün fonksiyonel bir besin olarak biyolojik rolü; anti-inflamatuvar, yaşlanma geciktirici, bağışıklık, hafıza, kronik inflamatuvar hastalıklar, antialerjik ve antimikrobiyal, üreme sağlığında yararı ve radyasyonun eşlik ettiği toksik etkilerine karşı korunma sağlayabildiği insan çalışmalarıyla gösterilmiştir. Arı sütünün en büyük özelliği vücutta hücre yenilenmesi, sağlıklı hücre üretimi ve genel metabolizma üzerine etkili olmasıdır. Düzenli arı sütü kullanımının kolesterol, trigliserit düzeylerini düşürdüğü, tansiyonu dengelediği, damar genişletici aktivitesinin bulunduğu da yapılan araştırmalarda belirtilmiştir. Arı sütünde insülin ve benzeri peptidlerin doğal olarak bulunması yüksek kan şekerini düzenleyerek, ani kan şekeri dalgalanmalarının önüne geçtiği değerli araştırmalarda gösterilmiştir. Ayrıca arı sütünde krom, kükürt, B3 vitaminlerinin de bulunması optimal kan şekeri dengesinde glikozun hızlı kullanılmasında destek olduğu bildirilmiştir.

NOT

Sağlıklı yaşamda arı sütü kullanırken 30 gün boyunca düzenli tüketimin önemli olduğunun altını çizmek isterim. 30 gün kullanımdan sonra 2 hafta ara verdikten sonra yeniden başlanarak kullanımı önerilmektedir.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Haber Ara