İçicilik pasif ama ölüm 'aktif'
TÜİK 2019 verilerine göre, Türkiye'de 15 yaş üstü bireylerde sigara içme oranı yüzde 31,4. Türkiye sigara kullanımı yoğunluğu açısından dünyada 24. sırada. 2010-2019 yılları arasında 15 yaş üstünde sigara kullanımında artış yaşanırken pasif içicilik de ölümlere kapı aralıyor

Oluşturma Tarihi: 2021-01-02 13:20:33

Güncelleme Tarihi: 2021-01-02 13:20:33

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Güzin Zeren Öztürk, her yıl 8 milyonu aşkın insanın sigara kullanımına bağlı nedenlerden öldüğünü söyledi.

Öztürk, "Pasif içicilik de sigara içen bireyde olduğu gibi sağlık sorunlarına yol açarak, yılda 1,2 milyon ölüme neden oluyor. Dünya genelinde çocukların yüzde 40'ının pasif içiciliğe maruz kaldığı, pasif içiciliğin çocuk ölümlerinin yüzde 28'inden sorumlu olduğu bildirildi." değerlendirmesini yaptı.

Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği İstanbul Şube Yönetim Kurulu Üyesi de olan Doç. Dr. Öztürk, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine işaret ederek, dünyada 1,1 milyar kişinin sigara kullandığını, 15 yaş üstü bireylerde ise sigara içme oranının yüzde 21,9 olduğunu aktardı.

TÜİK verileri ortada

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2019 verilerine de değinen Öztürk, Türkiye'de 15 yaş üstü bireylerde sigara içme oranının yüzde 31,4 olduğunu, Türkiye'nin sigara kullanımı yoğunluğu açısından dünyada 24. sırada yer aldığını, 2010-2019 yılları arasında 15 yaş üstünde sigara kullanımında artış yaşandığını hatırlattı.

Öte yandan, sigara kullanan kişilerin, yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) daha ağır geçirebildiğini hatırlatan Öztürk, yapılan çalışmalarda sigara içenlerin içmeyenlere oranla Kovid-19'dan ölüm hızının 14 kat fazla olduğunun ortaya konduğuna vurgu yaptı.

Çocuklar da tesir altında

Doç. Dr. Öztürk, sigara kullanımının başta kalp ve solunum yolu hastalıkları olmak üzere 20'den fazla kanser türünün oluşumunda rol oynadığını belirterek, şöyle devam etti:

"Akciğer kanseri vakalarının yüzde 90'ı sigara kullanımından kaynaklanıyor. Gırtlak, ağız boşluğu, yemek borusu, mide, kolon, pankreas, böbrek, mesane, meme ve rahim ağzı kanserlerinin oluşumunda da sigaranın etkin rolü olduğu biliniyor. Bütün kanserlerin yaklaşık 3'te 1'inden sigara sorumlu tutuluyor. Her yıl 8 milyonu aşkın insan sigara kullanımına bağlı nedenlerden ölüyor. Pasif içicilik de sigara içen bireyde olduğu gibi sağlık sorunlarına yol açarak yılda 1,2 milyon ölüme neden oluyor. Dünya genelinde çocukların yüzde 40'ının pasif içiciliğe maruz kaldığı, pasif içiciliğin çocuk ölümlerinin yüzde 28'inden sorumlu olduğu bildirildi. Yani, sigara kullanımı hem içen bireyi hem ailesini hem de çevresini sağlık açısından olumsuz etkiliyor."

Günde 1 paket sigara içenlerin yılda ortalama 5 bin 500 lirasını sigaraya harcadığını aktaran Öztürk, devletin sağlık harcamalarının yüzde 9'unun tütün ürünlerine bağlı hastalıklar için yapıldığını ifade etti.

Yaşı da zamanı da yok

Doç. Dr. Öztürk, 2020'nin Kovid-19 pandemisi nedeniyle zor geçtiğini ancak sağlığın birçok şeyden önemli olduğunu da hatırlattığını dile getirdi.

Her yılın yeni başlangıçlar için bir adım olarak görüldüğünü belirten Öztürk, sigara içenlerin de sigarayı bırakmaya karar vermelerinin yeni ve sağlıklı bir hayata atacakları ilk adım olacağını ifade etti.

Sigarayı bırakmanın yaşı ve zamanı olmadığının altını çizen Öztürk sözlerini şöyle tamamladı:  "Sigara kullanımı irade ya da zayıflık kavramlarıyla ilişkisi olmayan, bağımlılık kapsamında değerlendirilen ve bırakılması için tedavi gerektiren bir durumdur. Sigarayı bırakmak için asla geç ya da erken kavramları kullanılamaz. Sigara içimini başlatan ve tetikleyen faktörlerin ayrıştırılması ve bunlara müdahale edilmesi için bireyin ayrıntılı değerlendirilmesi gerekir. Sigarayı bıraktıktan sonra tekrar içmeye başlamak bir başarısızlık olarak değerlendirilmemelidir. Bu durumun neden kaynaklandığı tespit edilerek, ortadan kaldırılması için çeşitli yöntemler aranmalıdır."