Tüp bebek tedavisi süreci, kadının yumurtalık rezervlerinin değerlendirilmesi ile başlamaktadır. Adetin 3. gününde yapılacak olan ultrasonografi ve birtakım hormon testleri sayesinde yumurtalık rezervi değerlendirilebilir. Bu incelemeler sonucunda yumurtalık rezervinin iyi durumda olduğu belirlenirse, 45 yaşına kadar tüp bebek tedavisi uygulanabilir.Tüp bebek tedavisinde ileri yaş durumunun bazı kromozomsal etkilerinden dolayı embriyonun detaylı olarak incelenmesi gerekmektedir. Ayrıca 38 yaş ve sonrasında tüp bebek tedavisine başlayacak olan kadınlar için preimplantasyon genetik tanı metoduna başvurması, embriyo durumunun değerlendirilmesi açısından önemlidir. Bu nedenlerden dolayı kadınların ileri yaşları beklemeden tedaviye başlamaları önerilmektedir.
Tedavinin tarihi süreci
1958 senesinde farelerde gelişimsel genetik hususunda doktorasını tamamlayan Bob Edwars, arkadaşlarıyla beraber Glasgow'da tavşan embriyolarında ilk embriyonik kök hücrelerini hayata geçirdi.
erasmusmed.com'daki bilgiye göre; İlk kez 1959 yılında insan yumurtalıklarından (overlerden) yumurtaları izole etmeyi başaran kişi Gregory Pincus‘dur.Kaydedilen bu gelişmeler sonucunda ilk tüp bebek araştırmaları 1966 yılında başlamıştır. Dr. Patrick Christopher Steptoe hastahanede jinekolog, Dr. Robert Edwards Cambridge Üniversitesinde fizyolog olarak beraber yürüttükleri bu başarıya 1966 yıllarında başlamıştılar.
Tedavinin gelişim evresi
1971'de ilk embriyo transferini, genel anestezi altında yapılan ve göbek deliğinden ince bir teleskopun karın içine sokularak karın içi organlarının görüntülenmesi prensibine dayanan bir ameliyat olan laparoskopi yönteminde en tecrübeli bir jinekolog Dr. Patrick Christopher Stepto ile hayata geçirdiler.
1973 yılında yoğun çalışmalar sonucunda Dr. Patrick Christopher Steptoe vücut dışında döllemeyi gerçekleştirmiş fakat döllenme sonucunda meydana gelen embriyonun rahme yerleştirilememesi operasyonun düşük ile sonuçlanmasına neden olmuştur.
İlk tüp bebek tedavisi
Tüp bebek tedavisi ilk olarak 1978 uygulanmıştır. Bu dönemde yalnızca, ilk olarak, tubal sorunların tedavisi için kullanıldı; tüpleri tıkalı ya da hasarlı olan kadınlar için uygulanması amaçlanan bir tedavi yöntemi iken, günümüzde birçok erkek kısırlığı da dahil olmak üzere kısırlık sorunlarının yüzde 80'inin çözüldüğü bir yöntem olarak gelişmiştir.1978'de meslektaşları tarafından suçlanan Edwards ve Stepto, bunun üzerine 32 başarısız embriyo transferi gerçekleştirdiler ancak bu konudan vazgeçmediler ve çalışmalarına ara vermediler.
İlk tüp bebek ve Türkiye süreci
Çalışmalarına hiç durmadan devam eden Dr. Patrick Christopher Steptoe dünya tarihindeki ilk tüp bebeği 25 Temmuz 1978 yılında, saat 11:47 ‘de , İngiltere'nin Oldham kasabasındaki Oldham Genel Hastahanesinde dünyaya getirmeyi başarmıştır.Dünyadaki ilk tüp bebek 2608gr doğmuştur ve ismi Louise Brown‘dur.
Türkiye'de doğan ilk tüp bebek 18 Nisan 1989 yılında dünyaya gelmiştir.Mikroenjeksiyon yöntemi, günümüze dek geliştirilmiş en etkin yöntem olarak kendini gösterdir. Özellikle de erkek kısırlığı ve sebebi açıklanamayan kısırlık durumlarında klasik tüp bebek tedavilerinde meydana gelebilen fertilizasyon başarısızlığı için oldukça etkin bir çözüm olarak karşımıza çıkar.