Dolar

34,6030

Euro

36,6591

Altın

2.922,08

Bist

9.395,39

Kanser geçirenler Alzheimer'dan korunuyor: Bilim dünyasında şaşırtıcı keşif

Yeni araştırmalar, kanser geçmişi olan fertlerin Alzheimer'a yakalanma riskinin daha düşük olduğunu, aynı şekilde Alzheimer hastalarının da kansere daha az yakalandığını belirtiyor. Bu ters ilişki, tedavi yöntemlerinde devrim yaratabilecek potansiyele sahip.

2 Saat Önce Güncellendi

2024-11-19 08:12:10

Kanser geçirenler Alzheimer'dan korunuyor: Bilim dünyasında şaşırtıcı keşif

Yeni bir araştırma, kanser ve Alzheimer hastalıkları arasındaki dikkat çekici ters ilişkiyi gözler önüne seriyor. Kanser geçmişi olan fertlerin Alzheimer'a yakalanma riskinin daha düşük olduğu, Alzheimer teşhisi konulanların ise kansere daha az yakalandığı belirtiliyor. Bilim insanları, bu ilişkiyi daha iyi anlayarak, hem kanser hem de Alzheimer tedavilerinde devrim yaratabilecek yeni yolların önünü açmayı umuyor. Ancak kesin nedenler için daha fazla araştırma gerektiği vurgulanıyor

KANSER VE ALZHEİMER ARASINDA ŞAŞIRTICI BİR TERST İLİŞKİ VAR

Kanser ve Alzheimer, özellikle yaşlanan nüfuslarda en çok korkulan ve sık karşılaşılan hastalıklar arasında yer alıyor. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, bu iki hastalık arasında ilginç bir ilişki ortaya koydu. İlk gözlemler, kanser geçmişi olan fertlerin Alzheimer'a daha az yakalandığını, Alzheimer teşhisi konulanların ise kansere daha az yakalandığını belirtti.

BİRİNCİ ARAŞTIRMA: KANSERİN ALZHEİMER RİSKİNİ AZALTTIĞI BELİRTİLDİ

2012'de yapılan bir araştırma, 65 yaş ve üzeri bin 278 ferti 10 yıl boyunca takip etti. Bu araştırmanın sonuçları, kanser geçmişi olan fertlerin Alzheimer'a yakalanma riskinin yüzde 33 daha düşük olduğunu gösterdi. Bu bulgular, kanserin Alzheimer üzerindeki koruyucu etkisini ortaya koyan ilk somut verilerdendi.

BİLİMSEL BİR BULUŞMA: KANSER GEÇMİŞİ OLANLARDA DEMANS RİSKİ DAHA DÜŞÜK

Bu yıl yapılan başka bir araştırma ise, Imperial College London tarafından gerçekleştirildi. Üç milyonun üzerinde kişinin sağlık verilerini inceleyen araştırmacılar, kanser geçmişi olan kişilerin demans riskinin yüzde 25 daha düşük olduğunu buldu. Bu durum, kanserin Alzheimer'a karşı bir tür koruma sağlayabileceğini gösteriyor.

GENETİK FAKTÖRLERİN ROLÜ: KANSERDEN KORUYAN GENLER

Bilim insanları, bu ilginç ters ilişkiyi açıklayabilecek biyolojik nedenler üzerinde duruyor. Bir teoriye göre, bazı genetik faktörler hem kanserin hem de Alzheimer'ın gelişimini farklı şekilde etkiliyor. Özellikle doku yenilenmesini destekleyen genetik yapılar, kanser riskini artırırken, Alzheimer'a karşı koruma sağlayabiliyor

KANSER TEDAVİLERİ ALZHEİMER'İ ENGELLEYEBİLİR Mİ?

Bir başka olasılık ise kanser tedavilerinin Alzheimer gelişimini engellemeye yardımcı olabileceği. Kemoterapi gibi kanser tedavilerinin, Alzheimer'a neden olan iltihaplanmaları baskılaması, bu ilişkiyi açıklayan bir başka faktör olarak öne çıkıyor. Kentucky Üniversitesi'nden araştırmacılar, kanser geçmişi olan fertlerde Alzheimer ile ilişkili beyin patolojilerinin daha az görüldüğünü belirtti.

ALZHEİMER TEŞHİSİ KONULANLARIN KANSERE YAKALANMA RİSKİ DAHA AZ

Araştırmalar ayrıca, Alzheimer teşhisi konulan kişilerin kansere yakalanma olasılığının yüzde 37 daha düşük olduğunu ortaya koyuyor. Ancak bazı uzmanlar, bu bulguyu Alzheimer hastalarının kansere yönelik yeterince taranıp teşhis edilmemesiyle ilişkilendiriyor.

HÜCRELERDEKİ ENERJİ ÜRETİMİ BAĞLANTIYI KURUYOR

Kanserin hücrelerdeki kontrolsüz büyüme ile, Alzheimer'ın ise sinir hücrelerinin ölümüyle ilişkili olduğu biliniyor. Bilim insanları, iki hastalığın farklı biyolojik mekanizmalarına sahip olduğunu belirtse de, hücrelerdeki enerji üretimi sağlayan mitokondrilerin işlev bozukluğunun, bu iki hastalık arasındaki kilit bağlantıyı oluşturabileceği düşünülüyor.

YENİ TEDAVİ YOLLARI: DEVAM EDEN ARAŞTIRMALAR

Bu şaşırtıcı bağlantı, hem Alzheimer hem de kanser gibi hastalıkların tedavisinde devrim yaratabilecek yeni yolların açılmasına olanak sağlayabilir. Ancak bilim insanları, bu ters ilişkinin kesin nedenlerini belirlemek ve daha ayrıntılı veriler elde etmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyuyor. Şu an için, bu bulgular doğrudan bir tedaviye dönüşmese de, kanserden kurtulanlar için gelecekte daha iyi senaryolar sunabilir.

Haber Ara