İyi bir uyku çekseniz bile yorgun mu kalkıyorsunuz? Canınız hiçbir şey yapmak istemiyor belki de. Vücudunuzun yanı sıra ruhunuzun da yorgun olduğunun işaretçisi 8 durumu içeriğimizde bulabilirsiniz.

O alarm çaldığında kimse yataktan kalkmak istemez. Fakat bunu yaparken zorlanıyorsanız, halbuki gece de çok iyi uyumuşsanız; işte bu ilk belirti olabilir. Fiziksel olarak bedeniniz yenilenmiş ve iyileşmiş olabilir ama uykuyla ruhu iyileştirmek çok kolay değil. Bu durum tüm gün kendinizle kavga içerisinde olduğunuzda ya da sürekli bir şeyler yapma ihtiyacı hissettiğinizde ortaya çıkabiliyor. 2. Gerçeklikten kaçmak ve sürekli hayal kurmak.

Eğer sürekli kendinizi başka yerlerde hayal ediyorsanız bu ruhunuzun size yorgunum deyişi olabilir. Genellikle geçmişi düşünüyor ve gelecekten kaçmak istiyor da olabilirsiniz. Yani bulunduğunuz andan mutlu değilsinizdir ve sürekli dikkatinizi o andan çıkarmak için düşünmeye başlamışsınızdır. Fakat hayal kurma işlemini abartmak ve sürekli bir kaçış düşünmek hayatınıza iyi şeyler katmayabilir. Çünkü günlük işlerinize devam etmek zorundasınız fakat kurduğunuz hayallerle yaptıklarınız örtüşmezse büyük hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz.

3. İlgisizlik ve tutku eksikliği.

Sürekli yorgun hissettiğiniz için bir şeyler yapma isteğinden yoksun, çevrenizde olan bitene ilgisiz ve hatta önceden sevdiğiniz şeylere de artık isteksiz olabilirsiniz. Bir yerden sonra da olaylara kayıtsız kalmaya başlamış olabilirsiniz. Bu sizi zorluyor olacaktır çünkü hala yerine getirmeniz gereken sorumluluklarınız var.

Son zamanlarda hiç herhangi bir şeye kolayca sinirlendiğiniz, çok küçük bir şakaya bile alındığınız, birden ağlayıp birden gülmeye başladığınız oldu mu? Hem de ortada hiçbir neden yokken. Bunları yaşıyorsanız yine ruhunuz size yorgunluk belirtileri gösteriyor olabilir. Bu durum sizi daha da içinden çıkılmaz bir hale çoktan soktu belki de? 5. Her şey çok iyiymiş gibi davranmak.

Acılarınızı ve üzüntünüzü saklamanın olayları daha hızlı çözeceğine inanıyorsunuz belki de. İçinizde her şey kırılıp dökülürken aynada kendinize bile "iyiyim" diye yalan söylediğiniz oldu mu? Ruhunuz ağlarken yüzünüz gülüyordu muhtemelen. Bu çok yorucu biliyoruz.

Eğer tüm gerginliğinizin ve sinirinizin acısını çevrenizden çıkarıyorsanız insanlarla ilişki kurmak daha zor olabilir. Siz iyi davranırken belki de kimse içinizde olan biteni anlamadı. Bu sizi daha da yalnız hissettirir ve sorunlarınıza yalnız kaldığınızı düşündürür. "Kimse beni anlamıyor, kimse yardım edemez" gibi şeyler düşünüyorsanız her şeyin altından tek başınıza kalkmaya çalışırsınız. 7. Diğer insanlardan saklanma isteği.

Eğer çevrenizden kaçmaya başladıysanız ruhunuz size bir yorgunluk öyküsü anlatmaya çalışıyor olabilir. Odanın en köşesinden seçtiğiniz sandalyede, kalkanlarınız kalkmış bir şekilde oturuyor olabilirsiniz. Doğal olarak kendinizi bir odaya kilitleyip yaşayamayacağınız için insanlarla iletişim kurmak zorunda kalıyorsunuz. Belki de bu iletişimi kısa kesmeye çalıştınız her seferinde. Yine de her sabah kalkıp, yalnız olmak isteseniz bile insanlarla iletişim kurmaya devam etmelisiniz.

Komik bir anınız aklınıza geldiğinde yüzünüzde oluşan tebessümü hatırlıyor musunuz? Son zamanlarda bu durumdan yoksun musunuz peki? İyi şeyler düşünmek yerine sürekli negatif ve bitmek bilmeyen umutsuzluk bulutuna kapılıp gidiyor olabilirsiniz. Pozitif bir enerji için çok yorgun hissediyorsunuz. Hatta son kalan enerjinizi de kötü şeyler düşünerek tüketiyorsunuz. Bu da modunuzu etkiliyor. Dinleyin; ruhunuz size "Çok yorgunum" diyor. Ruhunuzu yorgunluktan arındırmak için neler yapabilirsiniz?

Kötü hissediyorsanız kesinlikle bir uzmana danışmalısınız.
Zehirli ilişkilerden uzak durabilirsiniz. Çevremizdeki insanların ruh hali bizi de etkiler.
Sevdiğiniz bir arkadaşınıza ya da ailenize açılın. Onlara sorunlarınızı anlatın.
Bulunduğunuz durumu kısa süreliğine bir değiştirmeye çalışın.
Tabii ki pozitif düşüncelere odaklanmalısınız. İyi şeyler bazen köşelerde saklanabilir. Onları arayın ve oradan çıkartmanın bir yolunu bulun.
Son olarak, belki bir süre haberleri takip etmeyi bırakabilirsiniz. En azından kendinizi biraz daha iyi hissedene kadar.

Kaynak: onedio.com