Yaşlı yetişkinlerin istismarı çok sık meydana gelir, ancak büyük ölçüde gizli bir sorun olarak kalır.
Yaşlı istismarı, 60 yaş ve üzerindeki bir yetişkine zarar veren bir güven beklentisi içeren bir ilişkide bakıcı veya başka bir kişi tarafından kasıtlı bir eylem veya eylemde bulunmamadır. Yaşlı istismarının bildirim oranının yüzde 4'te sınırlı olması da onların bu tarz eylemlerden ne derece çekinceli durduklarının göstergesi.
Ülkelerin büyük sorunu
Birçok ülke hızla yaşlanan nüfusla karşı karşıya olduğu için artacağı tahmin edilmektedir. Yaşlı istismarı ciddi fiziksel yaralanmalara ve uzun süreli psikolojik sonuçlara, huzurevine yerleştirme riskinde artışa, acil servislerin kullanımına, hastaneye yatışa ve ölüme neden olabilir.Umut verici önleme ve müdahale stratejileri ise; sağlık çalışanlarının yaşlı istismarını tanımasına yardımcı olacak profesyonel farkındalık kampanyaları,stresi azaltmak için bakıcı desteği ve bunama konusunda eğitim ve bakım standartlarını tanımlamak ve iyileştirmek için evde bakım politikalarıdır.
30 yıl sonra 2 milyar kişiye ulaşacak
Bugün 6 kişiden 1'i 60 yaş ve üstü kişilerden oluşmaktadır. 2015 yılında 900 milyon olan kişi sayısı 2050 yılı itibarıyla 2 milyar insana ulaşacak görünüyor.Yaşlı istismarını önlemek ve buna karşı önlem almak ve sonuçlarını hafifletmek için birçok strateji uygulanmıştır. Mayıs 2016'da, Dünya Sağlık Asamblesi , Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile uyumlu, yaşlı istismarı konusunda ülkelerde koordineli eylem için rehberlik sağlayan , yaşlanma ve sağlığa ilişkin Küresel bir strateji ve eylem planını kabul etti.
Hangi ülke daha yaşlı?
Türkiye, yaşlı nüfus oranına göre sıralamada 167 ülke arasında 66'ncı sırada. 2020 yılı için dünya nüfusunun 7 milyar 693 milyon 348 bin 454 kişi, yaşlı nüfusun ise 729 milyon 887 bin 660 kişi olduğu tahmin ediliyor. En yüksek yaşlı nüfus oranına sahip ilk üç ülke sırasıyla yüzde 33,5 ile Monako, yüzde 28,5 ile Japonya ve yüzde 22,9 ile Almanya oldu.
Türkiye yüzde 9,5'lik oranla dünya ortalamasında yer alırken en az yaşlı nüfusa sahip ülkeler sırasıyla Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Angola oldu.
Türkiye'de yaşlı oranı yüzde 9,5
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre "yaşlı" olarak sınıflandırılan 65 yaş üstü grubun nüfusa oranı yüzde 9,5'e yükseldi. Öngörülere göre 2080'de her dört kişiden biri "yaşlı" grubunda yer alacak.
Yaşlıların nüfusa oranının son beş yılda yüzde 22,5 arttığına işaret edilen raporda 65 yaş üstü kişi sayısının 2015'te 6 milyon 495 bin 239 olduğu ve bu sayının 2020'de 7 milyon 953 bin 555'e çıktığı kaydedildi.
Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ise son beş yılda yüzde 8,2'den yüzde 9,5'e yükseldi. Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranının yüzde 10'u geçmesinin nüfusun yaşlanma göstergesi olduğuna işaret ediliyor.
Fiziksel İstismar
Yaşlının güvendiği veya bakımından sorumlu olan kişiler tarafından bilinçli bir şekilde yapılan tokat atma, sigara veya
başka bir şeyle yakma, vurma gibi vücuda zarar verme, ağrı verme, fiziksel olarak engel olma, zorla yatakta tutma gibi
durumları kapsamaktadır
Duygusal İstismar
Yaşlının güvendiği bir kişinin bilerek ve isteyerek yaşlıya ruhsal açıdan acı vermesi psikolojik istismar olarak kabul
edilmektedir. Yaşlının sevgi, şefkat, ilgi, destek gibi duygusal ihtiyaçlarının giderilmemesi, küçümsenmesi, yaşlıya sözlü saldırıda bulunulması bu istismar kapsamındadır
Cinsel İstismar
Yaşlının kendi onayı olmadan herhangi bir cinsel aktiviteye zorlanmasıdır. Utanma veya kendisine bakan kişinin
cezalandırılacağı düşüncesiyle yaşlılar tarafından en çok gizlenen istismar türüdür. Cinsel istismar mağdurları daha
çok kadınlarken eylemi gerçekleştirenler yaşlının tanıdığı veya akrabasıdır.
Ekonomik İstismar
Yaşlının güvendiği kişi tarafından yasal veya yasal olmayan bir biçimde parasının ve/veya malının alınmasıdır. Yaşlı kişinin düzensiz şekilde bankadan para çekmesi, mal varlığında nedensiz azalma olması, para getirecek değerli eşyalarının kaybolması, nedensiz yere faturalarını ödeyemeyecek duruma gelmesi gibi durumlar ekonomik istismar belirtileri arasındadır