Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç, bugün düzenlediği basın toplantısı ile gündeme ve ezeli rakipleri Galatasaray'a yönelik açıklamalarda bulundu. ""Galatasaray Türk futbolu için beka sorunudur" diyen Koç, "Rakibimizin başkanından, yöneticilerine sporu düşürdüğü seviye mezbahtan aşağıda. Bizim camiamızı tahrik ederek, milyonları kışkırtarak suç işliyorlar. Buna 'Dur' diyebilen bir TFF yok, başka bir yer de yok." ifadelerini kullandı. İşte Ali Koç'un açıklamalarından satır başları...
Ali Koç basın toplantısı düzenledi
Süper Lig'de şampiyonluk mücadelesi veren Fenerbahçe'de başkan Ali Koç gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Koç'un açıklamalarından öne çıkanlar:
"İddialar, iftiralar yoğun. Uzun zamandır toplantı yapmıyorduk, bunlara yanıt vereceğiz. "Bu toplantının öznesi, rakibimiz olacak çünkü rakibimiz son dönemlerde 'proje, Çanakkale, bölücülük, ananas' gibi deli saçması söylemler içerisinde. Birazcık onlara ve ülkemize onları hatırlatmayı amaçlıyorum.
Rakibimizin başkanından, yöneticilerine sporu düşürdüğü seviye mezbahtan aşağıda. Bizim camiamızı tahrik ederek, milyonları kışkırtarak suç işliyorlar. Buna 'Dur' diyebilen bir TFF yok, başka bir yer de yok.
"Galatasaray Türk futbolu için beka sorunudur"
Galatasaray'ın Türk futbolu için beka sorunu olduğunu anlatacağım! Hayali senaryolarla değil, gerçeklerle sizlere sunacağım. Bu kulübün sadece futbolda değil, kötülük ve riyakarlıkta da Şampiyonlar Ligi'nde olduğunu, kazanmak için her şeyin mübah olduğu anlayışının bu kulüpte kültür haline geldiğini, hadsiz çirkin tavırlarından daha iyi anlayacağınızı düşünüyorum!
Tenhada ayrı umumi de söylemlerde bulunurlar. Hatta ortalığı karıştırıp bundan nemalanırlar. Arzu ettikleri elde edebilmek için kul hakkı yemekten çekinmezler.
Futbolun marka değeri için mücadele ettiklerini söylerler işler iyi giderken. Sadece kendileri için değil, tüm kulüpler için adalet arayışında olduklarını söylerler. Hatta bunun için her hafta kendi kanallarında program yapacaklardı, bir sürü video yolladık, program yayınlanmadığı için hiçbiri gösterilmedi. Bunu yapamadan kulüp kanalları da kapatıldı.
Bunların bir taktikleri var, insanların üstünde baskı kurabilmek için. 'Fenerbahçe ile ilgili şirketlerde çalışıyor, Koç Grubu'nda çalışıyor.' gibi alakasız konuları gündeme getirdiler. Söz konusu olan durum, kişiyi kamuoyunun önüne atmak. İtibar suikasti.
TFF Başkanının Galatasaray kongre üyesi olması, ailesinin NEF ile gayrimenkul ortaklığını, kendi yönetim kurulunda şu an bir üyesinin Koç Holding'te çalışıyor olmasını görmezden gelecek pişkinliği ve kurnazlığı çekinmeden yapmaya devam ediyorlar.
Yabenci hakem durumu
Madem TFF Başkanı'ndan memnun değilsiniz, madem hakemlerden şikayetçisiniz o zaman mert ve dürüstseniz bizim gibi yabancı hakem talebine destek verin
Mertseniz, dürüstseniz, kendinize güveniyorsanız, kalan maçlarda yabancı hakemi destekleyin. Bu sizin en büyük samimiyet testiniz. Samimiyseniz desteklersiniz. Ama değilsiniz. Çünkü siz Türk hakemlerine güveniyorsunuz. Riyakar oğlu riyakarsınız.
Yabancı hakem istemezler, Avrupa'da yabancı hakemlerin nasıl maç yönettiğini görüyorlar. Kendilerini, Avrupa'da yere atıyorlar ama onlar 'Kalk' diyor. Tabii istemezler.
Transfer iddiaları
Bunların transfer yapma kültürleri olağanüstü, kimse yanlarına yaklaşamaz. Birçok yerel kulüp de rahatsızdır ama ses çıkaramaz. Çıkarlarına göre transfer haberleri servis etmede, sözleşmelerde yeni jargonlar üretmede, kamuoyunu yanlış bilgilendirmede de Şampiyonlar Ligi'ndeler.
Onlar oyuncuyu ve menajeri ikna ederler, sonra da kulübünü köşeye sıkıştırarak, maddi zarara bile uğratırlar. Oğulcan Çağlayan, Taylan Antalyalı.. Levent Mercan da var ama onu alamadılar. Maçlarından önce söz konusu takımların oyuncularıyla ilgili transfer haberleri çıkartırlar. Ya da oynayacakların takımların oyuncularını transfer etmek için teklif yaparlar. Kayserispor'a Mame Thiam için Pendikspor teklif yaptı. Sivasspor'a Sainz için Eyüpspor teklif yaptı. Bu üç İstanbul kulübünün yakın ilişkileri herkesin malumu. Zaten ikisi, aynı ligde oynadı. UEFA kuralları söz konusu bile olamaz. Alın size gerçek koalisyon.
Basın toplantılarında istenilen soruları sordururlar. İstemedikleri soru geldiğinde, soru soran kişi kurumuna şikayet edilir. Ya da iletişim direktörleri gece yarısı mesaj atar ve tehdit eder. Yakın zamanda iki medya mensubu bunu yaşadı.
Bu sene bize 9 milyon TL ceza kesilmiş. Galatasaray'a 6 milyon TL ceza kesilmiş.
Biz itiraz ediyoruz. Bizim cezamız 8 milyon TL'ye iniyor. Onların 4.5 milyon TL'ye iniyor. İndirimde bile orantısızlık var.
Ertelenen Süper Kupa maçı hakkında
Federasyon başkanı devlet yetkililerine bizi işaret etmiş. Uğur Dündar'ın açıklamalarının krize sebebiyet verdiğini aktarmışlar. Kendisine sordum, oradakiler bana öyle sordu, ben de 'Evet' dedim diyerek yanıt verdi. Bu konuda bile Galatasaray'ı nasıl sahiplendiği ortada. Basit bir maçın temel gerekliliğini yerine getirmekte bile aciz olanlar Türk futbolunu yönetiyor.
FETÖ'ye kurban verilen tek kulüp Fenerbahçe. Federasyonla tazminat almak için mahkemeliğiz. 3 Temmuz'u kumpas olarak görmeyenlere soruyorum; 17-25 Aralık'ı ve 15 Temmuz hain darbe girişimi ve diğer FETÖ kumpasları hakkında ne düşünüyorsunuz? Bunlardan işine geleni meşru, işine geleni gayrimeşru kabul etmeniz, riyakarlığınızın en büyük kanıtıdır.
Fenerbahçe, bu ülkede FETÖ ile ilgili en son çamur atabileceğiniz kurumların başında gelir. Fenerbahçe'ye bu suçlamayı yapacak son kurum da sizsiniz; Galatasaraylılar...
Dursun Özbek benimle görüşmek istedi. Ancak ardından yapılan açıklamalar sonrası görüşmeyi iptal ettim.
Aileme dil uzatabilecek kadar küçülecek bir adamın kim olduğunu görün istedim. Zaten laflar, onun lafları değil. Belli bir yerden alışık olduğumuz laflar. Bir yerden güç alıyorlar. Bu insanlar kendi çıkarları için devlet düşmanlığını, vatan hainliğini ve hükümet düşmanlığını korurlar.
Aziz Yıldırım'a yanıt
Aziz Yıldırım'ın herhalde 6 sene sonra aklına geldi birlik ve beraberlik. Keşke 6 senede daha sıkı sarılsaydı kulübüne. Fenerbahçe'nin birlik beraberlik içinde olması lazım, ayrışma yapılmaması lazım, ayrışma kulübe zarar verir, camiaya zarar verir. Bunun zararlarını ileride görürsünüz. Bugün göremezsiniz bir şey ama ileride 5 sene, 10 sene sonra bunları görürsünüz. Ayrışma başladığı zaman birlik beraberlik yok olur. Fenerbahçeli, Fenerbahçeli ile kavga etmeye başlar. Bu çok tehlikeli bir şey, onun için hepimizin birlik beraberliği önemli.
Süper Kupa finalini belirlerken diğer tarihleri göz önünde bulundurmadık. Avrupa'da bu turu geçmemiz ülkemiz adına da çok önemli. Ülke menfaatleri açısından rakibimiz de kabul ederse Süper Kupa finali için yeni bir tarih bulunması çok daha doğru olacaktır."
