Hatayspor'u yakından takip eden Yiğitoğlu bu haftaki Fenerbahçe karşılaşmasını Timetürk'e değerlendirdi.
Süper Lig'in 7. haftasında kendi evinde Fenerbahçe'yi ağırlayan Hatayspor, rakibine 2-1 mağlup olarak, 4 maçlık galibiyet serisine son verdi.
Maç öncesi Ömer Erdoğan yaptığı röportjada, “Fenerbahçe'nin zaaflarını biliyoruz ve buna çalıştık” demişti.
Evet, özellikle rakip analizi konusunda Ömer hoca ligin en iyi teknik adamlarından bir tanesi. Bu maçta da Sarı-lacivertlilerin zaaflarından yararlanarak başladılar fakat sonrasında zaaflarından yenilen, sahadan mağlubiyetle ayrılan bir Hatayspor oldu.
Öncelikle Hatay'da atmosfer harikaydı. Maçın öncesinde bile şehir içinde, stada yakın yerlerde futbol havasını solumak mümkündü. Yeni Hatay Stadyumu ilk defa bu kadar taraftar barındırmış ve Hatayspor'da çok formdaydı.
Bütün bu etkenlerin sonucunda Ömer hoca tabii ki de güçlü rakibi karşısında direnç kırmak için en iyi yaptığı şeyi, atak oyununu oynatacaktı, keza öyle oldu. Maça iyi başlayan, göbekte pas yapıp topu kenarlara aktaran ve defans arkasına atılan toplarla etkili olan bir Hatayspor vardı. Hatta Adekugbe ilk dakikalardan en az 2 tane net top bıraktı defans arkasına.
Bu güzel başlangıcın seyrini kıran taktik
Fenerbahçe'nin oyunu kırmasındaki en büyük etken alışagelmiş merkez oyunu yerine kanat oyunun tercih etmesiydi. Bunu Hatayspor ekibi de beklemiyordu. Özellikle Hatayspor'un rakip ceza sahasına yüklenip top kaybettiği zamanlar, Fenerbahçe kanatlardan çok hızlı çıktı ve ilk gol de öyle geldi.
Diğer bir husus ise Hatayspor'a geriden oyun kurdurmayan bir deplasman takımı gibi oynadılar. Özellikle Munir'e dönülen toplarda en az 2 oyuncuyla ön alan baskısı yaptılar bu da Hatayspor'un atak olgunlaştırma lüksünü en aza çekti.
Herkes Rossi'yi, Valencia'yı falan konuşuyor fakat oyunun çehresini değiştiren isim genç Muhammed oldu bana göre. Genç yaşına rağmen doğru paslar yaptı ve takımınına defansal anlamda da yardım etti.
Penaltı pozisyonuna dair;
Penaltı pozisyonuna gelecek olursak; bence ortada bariz bir şekilde %100 penaltı var. IFAB kuralları, destek el konusu, bence bunlar çok soyut şeyler, hele ki bizim ligimizde. Ki, IFAB kurallarında gösterilen hiçbir örnek pozisyon, Kim-Min Jae'nin pozisyonuyla uyumlu değil. Bence kesinlikle penaltıydı.
İkinci yarı Hatayspor'un oyunu
Aslında ikinci yarı da beklediğimden durağan başladı. Normalde soyunma odası Ömer hoca taktiği yutan Hatayspor oyuncuları, daha istekli, daha arzulu başlaması lazımdı fakat bir türlü kilidi açamadılar çünkü ileride üretkenlik hiç yoktu.
Bence Saba rezalet bir futbol oynadı, neredeyse bütün topları ezdi. Adama Traore'de on numarada bir türlü reaksiyon sağlayamadı. 63'te gelen El Kaabi – Louis, Boudjemaa – Emre Çolak değişiklikleri Hatayspor'un oyununu bir nebze de olsun pozitif kıldı, zaten gol de hemen 7 dakika sonrasında geldi. Traore biraz daha orta sahaya kayarak, forvet arkasına Emre geçti fakat golden sonra Saba – Kamara değişikliği Emre'yi de orta sahaya attı. Yani ileride Louis, Diouf, Kamara ve arkalarına biriken, oyun açan Traore, Emre ve Ruben oldu (4-3-3).
Bu taktikle daha ofansif anlayışlı ve beraberlik isteyen bir ekip haline bürünen Hatayspor olsa da maalesef beraberliğe yetmedi. Bu değişimlere rağmen gerçekten üretkenlik anlamında sıkıntı çeken bir Bordo-beyazlı ekip vardı. Bu durumun bir büyük nedeni de Fenerbahçe defansının yerli yerinde oynamasından ve doğru hamleler yapmasından da kaynaklandı.
Fatih ve Burak ikilisi bekleneni veremedi
Maçı izlerken gözüme en fazla çarpan detay şu oldu; Hatayspor'da Fatih ve Burak tandemi, Fenerbahçeli bütün oyuncuların defans arkası koşularına nedense engel olamadı. Çok yavaş kalmaları ayrı bir konu fakat fazlasıyla yerleşme hataları vardı bence. Özellikle maçın son dakikalarında gözlerime inanamadım. Bence ev sahibi takımın yenilmesindeki en önemli etken buydu. Oysa ki ben 4 haftalık periyotta Fatih – Burak ikilisini çok beğenmiş, bu ikilinin sezon sonuna kadar götüreceğini düşünmüştüm.
İstatistikler maçı anlatıyor
Aslında maçın geneline baktığımız zaman, veriler karşılaşmayı çok iyi özetliyor. Topa sahip olma konusunda %66 -%34 üstünlük sağlayan bir Hatayspor var.Toplam pasta da rakibinin iki katı daha fazla pas yapan bir ev sahibi konumundalar (523 – 277). Ancak aksilik şu ki, Fenerbahçe topla daha az oynamasına, daha az pas yapmasına rağmen gol beklentisi ( 0.79 – 3.38) ve rakip ceza sahası içerisinde topla buluşma konusunda (12 – 30) rakibine fark atmış durumda.
Yazının başında da dediğim gibi, zaaflardan yararlanan Fenerbahçe, Hatayspor'un sonunu belirledi. Bu belirlemeyi de Hatayspor, oynadığı sönük oyunla mümkün kıldı.
