Trabzonspor'u yakından takip eden futol yorumcusu Onur Nizamoğlu bordo mavili ekibin Rizespor deplasmanında 3-2 mağlup olduğu karşılaşmayı Timetürk'e değerlendirdi.

Trabzonspor, Rize'ye konuk oldu. Kar yağışı sebebiyle gecikmeli başladı maç, zeminin hali perişandı. Abdullah Hoca, form grafiği yüksek Djaniny ile başladı maça. Beklentim, pas oyununu zor kılan zeminden ötürü direkt oyundu. Haliyle Djaniny için de çok uygun maçtı fakat oyuncular zeminde topu kontrol etmekle, sakatlanma riskine karşı dikkatli olmakla ve sırtındaki savunmacıya mukavemet göstermek gibi etmenlerle boğuşmalıydı.

Durağan İlk Yarı

Top kayıplarının yoğun olacağı maçta Dorukhan, Siopis, Gedson'un bu istatistiklerde önde çıkması olası bir durumdu. Nitekim öyle de oldu. Mesele biraz da kazanılan topları kullanabilmekteydi. Birkaç kez hızlı çıkmak düşünülse de ciddi bir pozisyon üretilemedi. Trabzonspor belli bölümlerde rakip yarı alanda baskı kursa da ilk yarı boyunca duran toplar haricinde izlediğimiz tek ciddi pozisyon, Erce'nin uzun vuruşunda savunmadaki hatayı değerlendirip kaleci ile karşı karşıya kalan Visca'nın değerlendiremediği pozisyondu.

Trajik devre…

İkinci yarı şiddetli kar yağışı ile başladı ve ne olduğu anlayamadan hızlı bir taç atışı sonucunda golü buldu Trabzonspor fakat golden sonraki bölümde Rizespor'un kurduğu baskıya karşı topu çıkartmayı başaramadı ve Nwakaeme'nin topu uzaklaştırmak isterken zamanlamada yaptığı hatada penaltı geldi. Pohjanpalo ile bu penaltıyı ve beş dakika sonraki penaltıyı da gole çevirdi ve bir anda maç farklı bir yere evrildi. Abdullah Hoca Cornelius ve Yusuf hamlesini yaptı ve anında Cornelius – Visca – Djaniny koalisyonunda golü buldu. Biraz gitgelli bir oyuna ve kısmen kör dövüşüne döndü mücadele, her iki takım da riskten kaçınmadı fakat gol net pozisyonu bulamadı. Son dakikalarda ise Rizespor bir penaltı daha kazandı ve yeterince spesifik olan bu maç Trabzonspor için trajik bir sonla bitti.

Derdin Güzelliği

Trabzonspor bu sezon ikinci kez mağlup oldu fakat taraftarın bir kesiminde ciddi şekilde kızgınlık, matem havası mevcut. Sebep nedir? Şampiyonluk ilanının gecikmesi. Şu derdin güzelliğine bakar mısınız? Bu durum bana Metin Erksan'ın “Sevmek Zamanı” filmindeki Halil ile Meral'in sahnesini çağrıştırdı.

Halil: Ben senin resmine âşığım.

Meral: İyi ama âşık olduğun resim benim resmim.

Halil: Resmin sen değilsin ki. Ben seni değil resmini tanıyorum. Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın.

İnsanlar o kadar merak ediyor ki şampiyonluğu, şampiyonlukta ne yapacağını, nasıl kutlanacağını, bir yandan da geçmişin uçsuz bucaksız karanlık dehlizlerinde geziniyorlar. Ya buradan bile bir şey olur da oraya dönersek endişesi de mevcut, geçmiş şampiyonlukların resmine bakıp bütün güzel düşüncelerinin yıkılmasından korkuyorlar fakat bu gemiye çoktan göründü kara ve sadece varması kaldı, er ya da geç…