Trabzonspor'u yakından takip eden Onur Nizamoğlu bordo mavili ekibin 2-1 galip geldiği Altay maçını Timetürk'e değerlendirdi.
''İzmir'in Dağlarında 3 Puan''
Lider, İzmir'de Altay'a konuk oldu. Abdullah Hoca Abdüş'ün kanada dönmesiyle, merkeze geçmesi beklenen Bakasetas yerine Siopis ile başladı. Mustafa Denizli, 2 hafta evvel Antalyaspor Trabzonspor'u mağlup ederken ne yaptıysa benzerini uyguladı. Tempoyu düşürme, merkezi kapa, temaslı oyundan kaçınma ve kazandığın toplarla kenarlardaki yumuşak karından vur.
Öyle ki, ilk bölümde kazandıkları iki topu soldan Trondsen'in üzerinden direkt oynayarak tehlike yarattılar. Trabzonspor ise üretmekte zorluk yaşadı. Son üretemediği maç Antalyaspor maçıydı ve o maçla bu maç arasındaki temel benzerlik beklerden yararlanamamasıydı. Solda Trondsen, özellikle sağda Peres'in çizgide sorumluluktan kaçan oyunu ve oyunun genişletilememesi üretememenin en büyük sebebiydi. Üretememenin üstüne topu Altay kullanırken fazla müsamaha gösterilmesi merhametten maraz doğurdu ve Cebrail, Türkiye'nin en iyi kalecisini dahi çaresiz bırakır güzellikteki golüyle Altay'ı öne geçirdi.
İkinci yarı Abdullah Hoca, Siopis ve Berat'ı oyundan alıp Dorukhan ve Bakasetas hamlesi yaparak ve Mustafa Hocanın tempolu sert oyununa aynı şekilde karşılık verdi. Zira golden sonra Altay daha da cesaretli bir oyun karakterine bürünmüştü. Çok geçmeden bu temponun tam da karşılığını alarak Bakasetas'ın harika derin pası, Dorukhan'ın topsuz sahte koşusu ile merkezi boşaltması Cornelius'un tekte şahane gol vuruşu ile birleşerek kusursuz bir golü meydana getirdi.
Golden sonraki 10 dakikalık bölümde tempoya rağmen öne geçmeye yaklaşılsa da sonuç çıkmadı. 60'tan sonra bilerek veya mecburiyetten doğan tempo düşüklüğüyle Altay oyunu dengeye getirdi ve skor bulmak için yüklendi. Maç buradan sonra kör dövüşüne dönse de Trabzonspor, son bölümde “Atan ile tutan” klişesini iliklere hissettirerek maçı kalite farkı ile koparttı. Alınan bu 3 puan belki de bu sezonun şu ana kadarki en kıymetli 3 puanlarından biri oldu. Abdullah Hoca bu sezon bir kez daha oyunu doğru okuma becerisinin ve risk alabilme cesaretinin karşılığını aldı. Vardır böyle bazı mevzulara alamet gösterilecek 3 puanlar...
Son olarak bugün ölümün seneyi devriyesi olan Trabzonspor'un efsanesi Özkan Sümer'i saygı, rahmet, özlemle ile anıyor ve bu yazıyı ona ithaf ediyorum. Mekânın cennet olsun hocam, Trabzonspor'un şampiyonluğa yürüyor…