Spor yorumcusu Onur Nizamoğlu: Liderlik fıstık tadında
Futbol yorumcusu Onur Nizamoğlu Trabzonspor'un Gazinatep FK'yı 3-0 mağlup ettiği mücadeleyi analiz etti.

Oluşturma Tarihi: 2021-11-23 10:51:46

Güncelleme Tarihi: 2021-11-23 10:51:46

Trabzonspor'u yakından takip eden spor yorumcusu Onur Nizamoğlu bordo mavili ekibin Gaziantep FK karşısında aldığı farklı galibiyeti Timetürk'e değerlendirdi.

“Lider Fıstık Tadında!”

Milli aradan dönüşte, nispeten eksik Trabzonspor, Gaziantep'i ağırladı. Hem oyun hem sonuç bazında bir türlü dikiş tutturamamış takımlar adına, lidere karşı oynamak bir nevi çıkış yakalama fırsatı anlamına da gelir. Gaziantep'in bu çıkış için ideal göreceği bir deplasmandı Trabzonspor maçı.

Maça eksikleri dolayısıyla 4 stoper karakterli futbolcu ile başladı Erol Bulut. Gaziantep acaba klasik bir kapan, kazandığın toplarla hızlı çık maçı mı oynayacak diye beklerken, önde baskı ile başladı ve kazandığı toplarla kaleye gitmeye çalıştı. Bunlardan ilki Dicko – Hugo pozisyonuydu. Hugo'nun Dicko'ya kol ve sol bacağıyla nizami bir şarj uygulamadı ve bariz gol şansı nedeniyle kırmızı kart çıkması içten bile değildi. Hakem VAR ile konuşsa da pozisyonu incelemedi. Gaziantepli futbolcular pozisyon ardından oyunun içinde kalmaya gayret ettiler fakat aynı disiplin ile bunu sürdüremediler.

Merkezde Hamsik – Bakasetas yokluğunda Berat, Siopis, Abdülkadir ile oynamak üretkenlik açısından zorlasa da Trabzonspor oyunu buradan kanatlara aktarma düşüncesindeydi. Nwakaeme'ye yapılan ikili üçlü kapamaların aksine Djaniny daha müsait durumdaydı ve buradan birkaç fırsat yakaladı Trabzonspor. Bunlardan birinde taç çizgisine yakın noktalardan kazanılan duran topu, Abdüş'ün o mesafeden orta sut karışımı bir vuruşla ağlara göndermesi ibreyi tamamıyla Trabzonspor'a çevirdi. Henüz iki buçuk ay evvel orada ıslıklanan, ağlayan Abdülkadir'in bu sefer ayakta alkışlandığını görmek güzel bir hikâyeydi.

Golden sonra oyunun kafa olarak hâkimi Trabzonspor'du. Gaziantep akan oyun, duran toplar, çeşitli şekilde fırsatlar arasa da bu denemeleri cılız kaldı ve biraz oyun disiplininden uzaklaştı. Beşli bir savunma düzeninde nispeten yerleşik bir haldeyken, ne savunma arkasına koşu atan Djaniny'i zamanında fark edebildiler, ne de Nwakaeme'nin ona bir asistten daha fazlasını yapmasına. Fazlasını diyorum zira topa verdiği kavis, uyguladığı şiddet, zamanlama ve gönderdiği nokta itibarıyla bir asist yapmadı, adeta sanat icra etti Nwakaeme ve Djaniny skoru 2-0'a taşıdı. Golden hemen sonra Trabzonspor'un zayıf ön alan presini aşan Gaziantep pozisyona girecekken kazanılan topta hızlı ve doğru şekilde kontraya çıkılması 3.golü getirdi.

İkinci yarı Trabzonspor skorun da rahatlığı rehavetiyle oyun istikrarını pek sürdüremedi. Gaziantep ise skora karşı hala maçın içinde kalmaya kararlıydı. Oyuncular, oyuna yaptığı hamleleriyle Erol Hoca farkı eritmek için çabalamaktan vazgeçmedi fakat topu hiçbir şekilde çizginin diğer tarafına gönderemediler.

Maçın sonunda Trabzonspor fıstık tadında bir 3 puan alarak takipçileri ile puan farkını korudu. Bunu Hamsik, Uğurcan, Bakasetas, Peres, Gervinho olmadan, yedek kulübesinden yeteri kadar beslenemeden, iki orta saha karakterli bekle yapmak, günün sonunda bize kazanma alışkanlığı yakalamış bir karakteri olan takım gösterdi. Abdülkadir'in, kaptanlık pazubandını taktığı iç saha maçında attığı enfes golle geri dönüşünü taçlandırması da günün en güzel kazanımıydı…