Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, Avusturya ile oynanacak olan özel maç öncesi düzenlenen basın toplantısında konuştu. EURO 2016'daki hedeflerini anlatan Terim, "Hesap çok açık. Final oynamak istiyoruz" diyerek iddiasını ortaya koydu.
Terim, "Burada teknik direktörlük kariyerimde hiç kaybetmedim ama her maçın kendine ait bir öyküsü var. Grubunu namağlup tamamlayan bir Avusturya'dan bahsediyoruz. Elbette kaybetmeyi istemiyoruz ama bu bir hazırlık maçı. Sonuçlarına katlanabiliriz ama elimizden geleni yapacağız. Çok ciddi ve formda bir ekiple oynayacağız. Ümit ediyorum ki buradan kaybetmeden çıkar ve serimizi sürdürebiliriz" dedi.
"Meslektaşım Marcel Koller iyi bir takım çıkarttı ortaya" diyen Fatih Terim, "Çok çok iyi gidiyorlar. Kendisini tebrik ediyorum. Rusya'nın, İsveç'in olduğu gruptan birincilikle çıkmak övgüye değer bir sonuç. Avrupa Şampiyonası'nda da kendisine şimdiden başarılar diliyorum" şeklinde konuştu.
"FRANSA'DA OLMAMIZ BAŞI BAŞINA BİR BAŞARI ÖYKÜSÜDÜR"
Deneyimli teknik adam, "Muhakkak ki geçmiş başarılar hepimiz için çok önemli. Gerek istatistikte, gerekse sohbetlerde bunları kullanabiliriz ama gerçek hayat böyle değil. Bunlarla övünmeliyiz ama daha yenisini daha iyisini nasıl yapabileceğimizi düşünmeliyiz. Bir önceki yaptığımızdan daha iyisini nasıl yapabiliriz diye düşünüyoruz. Anlatmaya kalkarsak başarı öykülerimizi anlatabiliriz ama bu bizi bir yere götürmez. Avusturya basınından 'Türkiye'nin devler sahnesine geri dönüşü' cümlesini duymak bizim için sevindirici. Umuyorum ki Euro 2008'deki başarımızı tekrar eder, hatta üzerine de koyabiliriz. Türkiye'nin Fransa'da olması başlı başına bir başarı öyküsüdür. Bu platformda olmak bizim için çok önemliydi. Orada da en iyi yerlere talibiz. Final oynamak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
"AVUSTURYA'NIN HÜCUM GÜCÜ ÇOK DAHA ETKİN GÖRÜNÜYOR"
"Avusturya takımının özellikle ön beş kişisi çok etkili" diyen Terim, "Alaba, Junuzovic, Arnautovic önemli isimler. Sol tarafta hepimizin bildiği Fuchs da oldukça etkili. Çok dikkat etmemiz gereken isimler var. Avusturya genel olarak iyi bir takım. Ön beşlisinin Avrupa'da gol atamayacağı takım yok gibi. Özellikle merkezde çok ciddi işler yapıyorlar. Bunun önlemini yüksek konsantreyle almaya çalışacağız. Bana soracak olursanız Avusturya'nın hücum gücü çok daha etkin görünüyor. Bu sözlerim savunma yönleri zayıfmış gibi algılanmasın. Sadece atak yönlerinin daha etkili olduğunu söylemeye çalıştım" dedi.
"UMARIM TEMMUZ'DA GÜZEL BİR FİNAL YAPARIZ"
İsveç maçıyla güzel bir başlangıç yaptıklarının altını çizen Terim, "Umarım Temmuz'da da güzel bir final yaparız. Sonrasında da yeni hedeflere hep beraber devam ederiz. Ümit ederim iyi bir sonuçla bitiririz. Bizim de kayıpsız geçirdiğimiz süre bir hayli uzar böylelikle. Önce Hırvatistan, sonra da İspanya'yı seyrettim. Hırvatistan oyunun kontrolünü tamamen elinde bulundu. Bursaspor'da oynayan Dzsudzsak frikik golüyle durumu 1-1 yaptı ama Hırvatistan kazanabilirdi. Onları tarif edersek, orta sahası Real Madrid ve Barcelona, ilerisi de Juventus ve Inter. Tanıdığımız bir takım. Son yıllarda sürekli karşılaştığımız bir ülke, kardeş bir ülke. Dikkat edilmesi gereken çok önemli bir takım. Çek Cumhuriyeti de Avrupa'nın yükselen değerlerinden. O yüzden söylüyorum ki bizim grup çok ciddi bir grup. Gruptan sonraki turlar bizim için çok daha eğlenceli olacak. Mesela Hırvatistan'ın takımına baktığınız zaman insanın aklına çok başka şeyler geliyor. Böyle kaliteli bir gruptayız. Ama biz de geliyoruz, ayak seslerimiz duyuluyor. Neler olacağını göreceğiz" diye konuştu.
"GÖNLÜM İSTİYOR Kİ KİMSE KIRILMASIN, HERKESİ GÖTÜREYİM. ANCAK..."
Türkiye Futbol Direktörü Terim, "Oynanan maçları mümkün mertebe zorluk derecesi yüksek rakiplerden seçiyoruz. İsveç, Avusturya ve İngiltere Avrupa Şampiyonası'nda olan takımlar. Sıkıştırabilirsek 3-4 müsabaka daha oynamaya çalışacağız. Karadağ'la oynayacağız ama Slovenya'da birkaç günlük kamp yapıp hem Slovenya, hem de orada başka bir takımla daha oynamaya çalışacağız. Oyuncu seçimimize gelince... Üç kaleci artı 20 oyuncu gideceğiz. Gönlüm istiyor ki kimse kırılmasın, herkesi götüreyim. Ancak arkadaşlarımızla beraber oturacağız, yanımızda teknik destek ekibimiz de olacak (Tuncay, Nihat ve Tümer), enine boyuna tartışacağız. Muhakkak ki bu kadrodan da orada olacaklar var. Bunlar içinde de sınıfı geçenler ve kalanlar olacak. O yüzden herkes burayı kazanmak için şu bir iki aylık süreçte daha fazla efor sarf etsin. Çok yakından takip ediyoruz. Ama samimi söylüyorum ki şu an 20+3'ü belirlemedim. Bunun 13-15 kişisi bellidir diyebilirim ama geri kalanı için şimdiden bir şey söylemem imkansız" dedi.
"HİÇ ÇAĞIRMADIĞIM BİR OYUNCUYU ÇAĞIRABİLİRİM"
"Son 24 saate kadar her oyuncu için bu şans açık" diyen Terim, "Hiç çağırmadığım bir oyuncuyu çağırabilirim. Yeter ki ona inanayım, güveneyim. Yaş da hiç önemli değil. Ben de sizin yazdıklarınızı okuyorum. Ama bu kapı herkese açık. Benim seçtiğim kadrolarda muhakkak tartışmalar olacaktır. Fikir zenginliğine itirazım yok. Sonuçta en adil, en adaletli kararı vermeye çalışacağım" şeklinde konuştu.
"ISIRAN OYUNCULAR BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ"
Fatih Terim, "Oyunun her iki tarafını da oynayabilen oyunculara ihtiyacım var orta sahada. Sadece top bizdeyken değil, top rakipteyken de etkili olabilen, ısıran oyuncular bizim için çok önemli. Mücadele gücü yüksek, aynı zamanda teknik becerileri yüksek isimler arıyoruz. Bu tip arkadaşımız elimizde çok. Bunların bir kısmının Türkiye'deki oyun tarzlarını değiştirmeye çalışıyoruz. Uluslararası alanda da kabul görebilecek oyuncular haline gelmelerini istiyoruz. Bizde şu anda aşağı yukarı her takımda hücuma dönük, atağa daha çok gidebilen orta saha oyuncuları çok fazla. Ama gitmeyi gelmeyi, orayı çok kat etmeyi, savunma görevlerini de en iyi şekilde yerine getirebilecek isimleri kastetmiştim. Bazı arkadaşlarımız bunu çok iyi yapmaya başladılar. Bunları da fazlalaştırmaya çalışacağız" dedi.
"İNSAN AÇ OLMALI. AÇ OLMAZSA OLMAZ"
"Biz bugün kollektif sporlarda, hatta kollektif yaşamda takım olmazsak işimiz çok zor" ifadelerini kullanan Terim, "Ben dün ve evvelsi gün yoktum. Geldim, biraz önce iki günkü antrenmanları seyrettim. Ben var mıyım yok muyum hiç belli değil. Bu, burada bıraktığım arkadaşlarımın önemli başarısı. Ama aynı zamanda oyuncuların da başarısı. Dolayısıyla takım olabilmek çok önemli. Bir takım olamazsanız, hiçbir başarı sürekli olmaz. Takım başarısından kastımda şudur: Hangi unsur sizle beraberse, takım da odur. Bugün buraya çıktığımızda takımın en genç iki oyuncusunu aldık yanımıza. Başkanından yönetimine, hocasından teknik heyetine, doktorundan malzemecisine, fotoğrafçımızdan kameramanımıza biz kayıpta da kazançta da bir bütün olmak zorundayız. Zaten takım olamazsanız başarı da gelmez. O yüzden herkesin bunu hissetmesi gerekiyor. Bizi bir arada tutan değerler çok önemli. Elbette ufak tefek problemler oluyor ama sevgi çemberi içinde bunlar kayboluyor. İnsan aç olmalı. Aç olmazsa olmaz. O zaman benim burada işim olmazdı. Benim yeterince başarım var ama en aç benim. Kafamda bir tane eksik var, hala onlarla uğraşıyorum. O yüzden herkes aç olacak. Başarı başka türlü gelmez. Bunu avantaj olarak kullanacağız. Şartlar ne olursa olsun biz oraya iyi hazırlanacağız" diye konuştu.