ASELSAN, ROKETSAN ve HAVELSAN başta olmak üzere savunma sanayiinin dev şirketleri, Türk savaş gemileri için birçok savaş yönetim sistemlerini geliştirerek, ülkeyi dışa bağımlılıktan kurtardı.
Türkiye "savunmada dışa bağımlılığı asgariye indirmiş bir ülke" hedefine doğru emin adımlarla ilerliyor. Geçmişte uygulanan silah ambargoları, kısıtlamalar, örtülü yaptırımlar Türkiye'yi savunma alanında daha da güçlendiriyor. Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ'de (STM) kritik görevlerde bulunan mühendis, asker, diplomat gibi mesleklere sahip 23 uzmanın ambargolara yönelik değerlendirmesi bir kitapta toplandı.
"Türk Savunma Sanayiinin Yükselişi ve Ambargolar" başlıklı kitapta en dikkat çeken değerlendirmeyi Savunma Sanayii Başkanlığı Deniz Araçları Daire Başkanı Alper Köse yaptı. Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, Köse, savunma sanayiindeki ambargolar ve kısıtlamaların, Türkiye'yi savunma alanında nasıl güçlendirdiğini şu örneklerle anlattı:
OYALADILAR
> TCG İstanbul gemisinde dikey atım sistemi olarak ABD yapımı Mk 41 kullanacaktık. Ancak onlara ihracat izni çıkmadı. İşin garip tarafı vermiyoruz da demediler ve oyaladılar. Biz de ROKETSAN ile anlaştık. Böylece dikey atım sistemi gereken tüm gemilerimiz için artık kendi çözümümüz oldu.
> Gemilerimizde yaygın olarak yakın hava savunma sistemleri Phalanx ve SeaRAM kullanılıyor. Ancak ASELSAN, Phalanx muadili GÖKDENİZ'i geliştirdi. Artık onlara bağımlı değiliz. Kötü komşu mal sahibi yaptırıyor. İyisini de yapıyoruz. HARPOON'da da sorun çıkardılar ama daha iyisi olan ATMACA yapıldı.
AMBARGO BEKLERKEN ASELSAN GELİŞTİRDİ
> Atış kontrol radarı tedarik edilen ülke henüz ambargo koymamıştı ancak bekliyorduk. Bu nedenle çalışmalara başladık. Neticede ASELSAN, kendi Atış Kontrol Radarı olan AKREP-D'yi geliştirdi. Daha sonra da ambargo geldi.
> Denizaltı veya gemi için tehditlerin nereden geldiğini algılayan, nasıl müdahale edileceğine karar veren savaş yönetim sistemleri, HAVELSAN tarafından geliştirildi. Gemilerimize entegre edilmektedir. Ayrıca bu sistem ihraç da ediliyor.
> Savaşa gireceksek kendi sistemlerimizle savaşmanız lazım. Bu nedenle gemilerimizde ASELSAN'ın millî ve yerli olarak geliştirdiği elektronik destek ve taarruz sistemleri kullanılıyor.
> Yerli ve millî hamlesiyle birlikte bağımlılıktan kurtulduğumuz bir başka sistem de torpido karıştırma-aldatma sistemi. Önceden İngiltere'den alınan bu sistem, şimdi ASELSAN tarafından yapılıyor.
> Bugün de Müşterek Taarruz Uçağını (F35) vermiyorlar, karşılığında Millî Muharip Uçağımız olacak. Ambargolar veya kısıtlamalar sonuca ulaşmamıza engel değil. Hedeflerimize kendi millî ve yerli çözümlerimizle ulaşabiliyoruz.
Kaynak: Türkiye Gazetesi