Mühendislik Fakültesi Makine Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Çolak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, CNC olarak bilinen "Bilgisayarlı Nümerik Kontrol" freze tezgahlarının parça başına düşük maliyet, üretimde esneklik ve kolay işleme gibi birçok avantajı nedeniyle günümüzde yaygın olarak kullanıldığını söyledi.
CNC freze tezgahlarının hem bölgedeki firmalar hem de kendileri için oldukça maliyetli cihazlar olduğunu belirten Çolak, "Maliyetinin yüksekliği yanında kurulum maliyeti ve sonrasında servis hizmeti, yaşanan bir sorunda firmaya ulaşmak gibi birçok sıkıntıları var. O yüzden firmalar buna geçiş sürecinde biraz sıkıntı yaşıyor. Çünkü sadece alıp kurmakla iş bitmiyor." dedi.
Çolak, gerek kendi ihtiyaçları gerekse bölgedeki işletmelerin ihtiyacına binaen öğrencilerini TÜBİTAK'ın bu alanlardaki projelerine yönlendirdiklerini ifade ederek, lisans öğrencileri Tayfun Tamay ve Sevgi Dökmetepelioğlu'nun bu yönde bir proje hazırlayarak TÜBİTAK'a sunduğunu, TÜBİTAK'ın desteğiyle projenin başarıyla sonuçlandığını dile getirdi.
Projeyi, TÜBİTAK'ın 2209 B kodlu lisans öğrencilerine yönelik sanayi odaklı lisans bitirme tezleri programı kapsamında geliştirdiklerini aktaran Çolak, "Bunu biz prototip amaçlı yaptık. Amacımız buradaki bilgi becerilerimizi artırmak, akabinde fakültemizde okutulmakta olan imal usulleri dersi ve bitirme derslerinde öğrencilerimize bu teknolojiyi adapte edip bilgisayar destekli imalatın nasıl olduğu konusunda fikir sahibi olmalarını sağlamaktı." diye konuştu.
Çolak, böyle bir cihazın bölümleri için gerekli olduğunu ancak yüksek maliyeti nedeniyle alamadıklarını kaydederek, "Böyle bir cihazı piyasadan 40 bin lira civarında bir fiyata alabilirdik. Biz bunu TÜBİTAK desteğiyle fakültemize ekstra bir yük getirmeden 3 bin 500 liraya tamamladık." ifadesini kullandı.
"Diğer öğrencilere örnek oldu"
Bayburt Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği olarak bu projenin TÜBİTAK'tan aldıkları ilk destek olduğunu belirten Çolak, şunları kaydetti:
"Bu destekten sonra öğrencilerimizde farkındalık oluştu. Öğrencilerimizde daha önce 'başaramayız' tedirginliği vardı. Üst sınıfların bunu başardığını gören diğer arkadaşları da artık TÜBİTAK'a birçok proje başvurusunda bulunmaya başladı. Bu durum alt sınıftan gelen öğrencilerimizi de cesaretlendirdi. Bu yıl da TÜBİTAK'ta 4 projemiz kabul edildi. Öğrencilerimiz kafa yorup kendi projelerini yazmaya başladı, bu da bölümümüz ve üniversitemiz açısından sevindirici bir gelişme."