TIMETURK | SOSYAL MEDYA
ABDULKADİR MERCANOĞLU

Önceden limonun, elmanın ve diğer şeylerin faydalarını tartışırdık.

Birisi hasta mı oldu herkes kendi deneyip inandığı şeyi söylerdi. Artık onları tartışmak yerine sosyal medyanın faydalarını ve zararlarını konuşuyoruz.

Artık Facebook'ta hesap açmak bir aile geleneği haline gelmiş. Daha çocuk doğmadan Facebook hesabı açılıyor.

Bebek daha anne ve baba diyemezken Facebook'ta açtıkları hesaplarla kendilerine yorum yapıyor.

Bebeğin fotoğrafını Facebook'a, Instagram'a atıyorlar ama fotoğrafın üzerine koydukları emojiden bebek gözükmüyor. Niye emoji koydunuz diye sorulduğunda nazar değmesin diyorlar.

O zaman sormak istiyorum; Madem nazar değmesinden korkuyorsunuz da niye paylaşıyorsunuz fotoğraflarını?

Önceden kimse sosyal medyada yemek paylaşmazdı, ama şu günlerde yemeğe çatal uzattığında, “dur dur daha fotoğraf çekmedim” denilir hale gelmiş. Bildiğim kadarıyla yemek yenmek için yapılıyor, fotoğrafı çekilip sosyal medyada paylaşılsın diye değil.

Belki de ben yanlış biliyorum.

Çünkü genelde sosyal medyada herkesin bir uzmanlık alanı var. Özellikle de siyaset uzmanları oldukça yoğun. Bilmeseler bile kopyalayıp, ‘kendileri yazmış' gibi yayınlıyorlar. Birine hakaret edip beğeni aldıkça çılgına dönüp daha çok hakaret, küfür ediyorlar. Dışarıda birine görüşü sizden farklı diye küfür ediyor musunuz? Veya o paylaşımları beğenenler dışarıda birisi küfür, hakaret ettiğinde alkışlıyor mu?

Sosyal medyada insanlar farklı bir kimliğe bürünüyor. Çünkü kimse kim olduğunu bilmiyor. “Atarım, tutarım kimse beni tanımıyor sonuçta!”

Sosyal medya kullanımına karşı değilim ama bilinçsiz kullanıma karşıyım.

“Korkarım ki birgün teknoloji, insan iletişiminin ve yakınlaşmasının önüne geçecek ve aptal bir nesil ortaya çıkacak”

-Albert Einstein

Sizce korktuğu olmuş mudur?