Kimya biliminin tarihinin Antik Mısır döneminde başladığı belirtilmektedir. Milattan Önce 2000'li yıllarda Mısırlıların kimyasal yöntemler kullanarak kozmetik tozlar ürettikleri hakkında değerlendirmeler bulunuyor. Geleneksel kimya dönemi, 17'nci yüzyılın sonlarından başlayarak 19'uncu yüzyılın başlarına kadar sürdü. 19. yüzyıldan itibaren "modern kimya dönemi" başlamıştır.
Dünyanın yapısına işlemiş
Kimya alanında o kadar çok bilimsel araştırma vardır ki saymakla bilmez. Dünyanın yapısından tutun en küçük atom parçasına kadar kimya kanunları ve bunların fonksiyonları bize şaşırtıcı fikirler vermektedir.
İşte bu şaşırtıcı kimya bilgilerinden bazıları:
Limon mu çilek mi daha tatlı?
Hem vücudumuzdaki karbon gazını boşaltmak hem de daha çok oksijen alabilmek için esniyoruz.
Limon, aynı miktardaki çilekten daha fazla şeker içermektedir.
Susuzluk hissettiğimizde vücudumuzdaki suyun yüzde 1'lik kısmını yitirmişizdir.
Değerli taşlar birkaç elementten oluşur ama elmas sadece karbondan oluşmaktadır.
Sıcak su soğuk sudan daha çabuk donmaktadır.
Kızıl Gezegen olarak tabir edilen marsa bu isim; demir oksit ve pas kalıntılarından dolayı verilmiştir.
Yer kabuğunda, suda ve atmosferde en fazla bulunan element oksijendir.
Helyum havadan daha hafif
Periyodik tablodaki element kısaltmalarında sadece J harfi geçmez.
Modern futbol topları karbonun 60 atomlu formuyla aynı şekilde
Eski zamanlarda sabun yapımında kül kullanılırdı. Alkali terimi de Arapçadaki kül sözcüğünden gelmektedir.
Helyum havadan daha hafif olduğu için bir helyum dolu balon suda rahatlıkla yüzebilir.
İnsan vücudu 9000 kurşun kalem üretebilecek oranda ‘grafit' içermektedir.
En büyük elmas 600 gram
Bugüne kadar bulunan en büyük elmas Cullinan Elması'dır. 1905'te , Yüzbaşı M.F. Wells tarafından Güney Afrika'da bulunmuştur. Bu elmas yaklaşık 600 gr. ağırlığındaydı ve kesilerek 103 değerli taş elde edilmiştir.
Amerikalı mucit Benjamin Franklin fırtına bulutlarının statik elektrikle yüklü olduğunu gösterdi. Bunu fırtınalı bir havada ipine metal bir anahtar bağlanmış bir uçurtma uçurarak yaptı. Yıldırım ıslak ipe çarptı ve elektrik aşağı , ipin ucunu tutmakta olan 30-Franklin'e doğru aktı. Daha sonra bu deneyi tekrarlamaya çalışanlardan bazıları ölmüştür.
Nefesimiz ne zaman donar?
Eksi 90 derecede nefesimiz, havanın ortasında donar ve düşer.
İçtiğimiz sular 3 milyar yaşındadır
Bal bozulmayan tek gıda.
Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler. Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller.
Kereviz yerken harcanan kalori, kerevizin içindeki kaloriden daha fazladır.
Elma, soğan ve patatesin tadı aynıdır. Fark sadece tamamen kokularından kaynaklanır. Aslında hepsi tatlıdır.
Radyo sesi açmak pili nasıl etkiler?
Pille çalisan portatif radyolarda sesin yüksekliği pilin ömrünü etkiler. Radyo açık, sesi kapalı durumu ile sesin sonuna kadar açık durumu arasındaki fark pillerin ömürlerinin kısalmasına neden olur.
Yapıştırıcıların sağladığı yapıştırma olayı aslında kimyasal reaksiyondan başka birşey değildir. Günümüzde imalatçılar yapıştırıcıları sentetik malzemeler kullanarak yaparlar. Yapıştırma olayında benzer yada iki malzemeden iki madde, birde yapışkan gerekir. Burada en önemli görev yapıştırıcıdadır. Yapıştırıcı moleküllerinin diğer iki madde molekülleri ile birleşme eğilimi gösterir bir yapıda olması gerekir.
Termosta sıcak soğuk dengesi
Tek nedeni vardır, vakum. Yani boşluk. Bir termosta iç içe geçmiş iki kap vardır. Dıştaki metal bir kap olup içteki genellikle bir cam sisedir. İkisinin arasındaki hava ise boşaltılmıştır. Tam olmasa da üreticiler tarafından elde edilebilen tama yakin bir boşluk vardır. Vakumlu bir ortamda hava molekülleri de olmadığından isi iletilemez. Cismin ısısı başlangıçta ne ise o halde kalır. İçerden dışarıya, dışardan içeriye ısı geçişi olmaz. Böylece termosa konan sıvı sıcaksa sıcak, soğuksa soğuk kalır.
Yıkanan çamaşırlar neden çekiyor?
Aslında kumaş ıslanınca lifler şiştiğinden kumasın az biraz uzaması gerekmektedir. Ama-bükümlerin açılarındaki deformasyonun yarattığı çekme kuvveti daha fazla olduğundan sonuçta kumaş boydan kısalır. kumaş yıkandıktan sonra kurutulduğunda şişmiş lifler eski durumlarına gelirler. Ama kumaş ilk ölçülerine dönemez. Su, yüksek isi, çalkalama, sabun hepsi kumasın çekmesini kolaylastirir. Kumaş birkaç kez yıkandıktan sonra ölçüleri belli bir dengeye ulaşır ve ondan sonra yıkandığında çekmez.