Türkiye'nin otomobili, aralık ayındaki tanıtımın ardından dün ilk kez gazetecilere gösterildi. Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) CEO'su Gürcan Karakaş'ın ev sahipliğinde düzenlenen organizasyonda, kullanılan teknolojilerden üretim hedeflerine kadar akıldaki birçok konuya açıklık getirildi.
Doğuştan elektrikli otomobil konusunda Türkiye'nin tam zamanında yola çıktığının altını çizen Karakaş, “Şimdi daha fazla teknolojiye ihtiyaç var. Bu yüzden bizim gibi işbirliğine açık, startup'larla çalışan, organizasyon yapısı kuvvetli şirketler, 150 yıldır bu işi yapanlara karşı ön plana çıkacak” dedi.
27 Aralık'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla tanıtılan doğuştan elektrikli Türkiye'nin otomobili ile ilgili bazı ayrıntılar Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) CEO'su Gürcan Karakaş tarafından dün bir grup gazeteciyle paylaşıldı.
“ŞİMDİ DAHA FAZLA TEKNOLOJİYE İHTİYAÇ VAR”
Hürriyet'ten Burak Coşan'ın haberine göre bir otomobilden daha fazlasını üretmek için yola çıktıklarını söyleyen Karakaş, “Türkiye olarak çok doğru bir zamanda yola çıktık. 150 senedir otomobil üretimi yapan, konusunda uzman otomobil üreticileri yani sadece eski ve büyük olan firmalar kazanamayacak. Daha çevik, daha yaratıcı olanlar kazanacak. Doğuştan elektrikli araç üretenler en fazla 8-10 yıldır bu işi yapıyor. Bu alanda üretim yapan çok fazla şirket de yok. Artık eskilerle yarış çizgisi hizalandı. Şimdi daha fazla teknolojiye ihtiyaç var. Bu yüzden bizim gibi işbirliğine açık, startup'larla çalışan, organizasyon yapısı kuvvetli şirketler öne çıkıyor. Biz kendimize 150 yıllık firmaları değil startup'ları rakip olarak görüyoruz” dedi.
“DOĞUŞTAN ELEKTRİKLİ BİR OTOMOBİLİMİZ OLACAK”
Çevikliğin başarı faktöründe çok önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çeken Karakaş, “Başarı için temelde işbirliği faktörü yatıyor. Fikri ve sınai mülkiyeti yüzde 100 bize ait bir otomobil markası yaratmak istiyoruz. Küresel çapta en zor olan kısımlardan biri de bu. İmalata girince geçmişte kalan hiçbir teknolojiyi kullanmak istemiyoruz. Doğuştan elektrikli bir otomobilimiz olacak. Var olan bir aracı alıp elektrikli yapalım demiyoruz. Doğuştan elektrikli olunca eliniz güçlü oluyor. En başta da menzil optimizasyonu geliyor. Elektronik mimariyi gerçekleştirmiş oluyorsunuz. Sadece Türk pazarını değil küresel rekabeti hedefliyoruz. Etrafımızdaki ülkelerin henüz elektrikli otomobili yok. Klasik olmayan bir sistemden gelen Avrupa'daki ilk ürün olacağız. Türk mobilite ekosisteminin çekirdeğini oluşturmak istiyoruz” diye konuştu.
Ön gösterim aracı C-SUV modelinin ilk kez Avrupa'da dünya arenasına çıkacağını vurgulayan Gürcan Karakaş, “Otomobilimiz, İspanya'nın Barcelona kentinde düzenlenecek Mobile World Congress (MWC) etkinliğinde sergilenecek Türkiye'nin otomobilini geliştirirken önemli bir vizyon ortaya koyduk. Klasik bir otomobil şirketi değiliz. O nedenle yıkıcı teknolojilerin peşinden gidiyoruz. Kendimizi mobilite odaklı teknoloji şirketi olarak konumlandırıyoruz. TOGG olarak kabuk değiştiren otomotiv sektörüne çığır açan teknolojilerimizle öncülük edeceğiz” şeklinde konuştu.
'KİMSE OTOMOBİLE TOZ KONDURAMAYACAK'
Türkiye'den çok kaliteli bir otomobil çıkmasını kimsenin beklemediğini, bunun en önemli nedeninin 2022'deki EuroNCAP şartları olduğunu anlatan Gürcan Karakaş, “Savunma sanayinden bize gelen arkadaşlarla birlikte modelleme ve simülasyonlarla beraber buna hazırlanıyoruz. Yurtdışına çıktığımız zaman kimsenin otomobile toz konduracak bir durumu kalmayacak. Direksiyonda biz varız” ifadelerini kullandı.
'150 MARKAYLA BAŞLADIK, 10'A DÜŞTÜ'
Marka süreci hakkında da bilgi veren Gürcan Karakaş, “Markalaşma sürecini 2020 ortalarına doğru tamamlamak istiyoruz. 5 ülkede markalarımızı test ettiriyoruz. Bu ülkeler arasında Almanya, Norveç, Rusya ve Fransa bulunuyor. 150 isimle başlamıştık şimdi bu 10'a düştü. İçimize sinene kadar bu süreç devam edecek” ifadelerini kullandı.
'ELEKTRİKLİ HAFİF TİCARİ ARAÇ SÜRPRİZİ'
Toplamda 5 model olacağını söyleyen Gürcan Karakaş, “Bunlar C-SUV, C-Sedan, C-Hatcbak, B-Suv ve C-MPV. Ancak hafif ticari araç üretimi konusunu da düşünüyoruz. C-MPV modelini, doğuştan elektrikli hafif ticari araç üretimine çevirebiliriz” dedi.
'MOTOR İÇİN BOSCH'LA, BATARYA İÇİN 6 FİRMAYLA GÖRÜŞÜYORUZ'
Müşterilerin beğenisi doğrultusunda geliştirilmeyen her ürünün ölüme mahkum olduğunu kaydeden Gürcan Karakaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun araştırmasını yaptık. Marka yaratmadan tasarıma kadar dünyanın en iyileri ile çalıştık. Doğuştan elektrikli yapabilen çok fazla şirket yok. O teknolojiyi edinmiş partnerlerle bu süreçte beraber çalışarak geliştirme yapıyoruz. Aracın elektrikli motoru için Bosch ile görüşüyoruz. Aracın bataryası için Çin ağırlıklı 6 firma ile gizlilik sözleşmesi imzaladık. Bunlardan biri ile anlaşacağız. Araç entegrasyonu konusunda teknoloji partneri olarak Alman mühendislik firması EDAG'ı seçtik.
Myra, İngiltere'nin kabul gördüğü, özelikle mekanik akşamlarda şasi sistemleri konusunda partnerlerimizden birisi. Tasarım için İtalyanlarla anlaştık. Dünya çapında bu işi en iyi kim yapar diye bakıyoruz. Nisan mayıs gibi tedarikçi seçimlerimizi tamamlamış olacağız. Teknolojiyi ülkemize getirip bunu Türkiye'den kiminle yapabiliriz ona bakıyoruz. Çok ciddi maliyet araştırmaları yaptık. Türkiye'de üretmek mi, başka bir yerde ürettirmek mi daha uygun maliyetli ona bakıyoruz. Partnerimizin karşısına oturunca neyin ne olduğunu biliyoruz.
Ona göre pazarlık yapıyoruz. Ancak ne olursa olsun fikri mülkiyet hakkının bizde olmasını istiyoruz. Ona göre anlaşma yapıyoruz. Elektrikli güç ünitesi konusunda her türlü alternatifi düşündük. Lisans alalım bir şirketle geliştirelim, teknoloji partneri bulalım ya da hepsini kendi çabamızla üretelim şeklinde alternatiflerimiz vardı. Ancak bu yolu seçseydik 10 seneye ihtiyacımız vardı. Birden fazla teknolojik partnerle elektrikli güç ünitemizi geliştirelim fikri mülkiyet hakkı da biz de olsun dedik.
Direksiyonda biz varız. Otomobil için ne üretiliyorsa bizim için üretiliyor. Biz ürettiriyoruz. Kendi yapabilme yetkinliğimizi geliştiriyoruz. Dünyanın en iyileri ile çalışarak büyüyoruz. Belirli noktalarda ülkemizde henüz tecrübe yok. Olmaması sorun değil, biz onu yaratmak için uğraşıyoruz. 2022'de 500 milyon euro ile Türkiye'de ödenmiş sermayesi en yüksek otomobil şirketi olacağız. Kazandığımız parayı yeni yatırımlara yeni ürünlere harcayacağız. Çünkü yatırımcılar 15 yıl boyunca temettü almayacak.”
FİYATI NE KADAR OLACAK?
Üretilecek otomobillerle ilgili fiyat bilgisi paylaşmayan Gürcan Karakaş, bunun nedenini de şöyle açıkladı:
“Fiyatları paylaşmak çok doğru olmaz çünkü rakiplerimize bu konuda bir bilgi vermek istemeyiz. Ancak piyasadaki C-SUV segmentinde yer alan ve içten yanmalı motorlarla çalışan klasik otomobillerle rekabet edebilir düzeyde olacak."
C-SUV segmentinde şu anda satışta olan dizel ya da benzinle çalışan otomobillerin fiyat aralığı 250 bin ile 300 bin TL aralığında değişiyor. Yerli otomobilin piyasaya çıkacağı yılda söz konusu araçların fiyatlarıyla benzerlik gösterebileceği ifade edilebilir.