'Esad süreci erteleyebilir ama durduramaz'
Suriye'den dönen Türkiye Gazetesi muhabiri Salih bilici Suriye izlenimlerini yazdı. İşte muhabirin izleninlerinden satırbaşları
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-08-25 11:28:53
Suriye’den dönen muhabir Salih Bilici'nin izlenimleri: Suriye halkı arka sokaklarda devrim hazırlığı yapıyor. Esad bu süreci sadece erteletebilir ama durduracak güçte değil. Halk aslında reform diyerek Esad ailesinin gitmesini istiyor. Suriye halkı, fakirlik, sefalet, huzursuzluk, güvensizlik ve istikrarsızlığın pençesinde kıvranıyor. Cıvıl cıvıl olan ve turist kaynayan Şam sokakları şimdi bomboş. Esnaf sinek avlıyor. Öldürmeler, işkenceler ve gözaltılar devam ediyor. Ülkede sadece bir gerçek var. O da her şeyin her geçen gün kötüye gitmesi.
Suriye kazan kazan kaynıyor. Halk devrimin gerçekleşeceği günü dört gözle bekliyor. Ancak muhaliflerin organize olamaması ve bir merkezden yönetilmemeleri bu süreci geciktireceğe benziyor. 50 yıldır Nusayri bir aile tarafından yönetilen Suriye halkı, tamamen özgürlüğe odaklanmış durumda.
KATLİAM VE GÖZALTILAR DEVAMA EDİYOR
Şam’da durum sakin görünüyor. Ancak Hama, Humus, Lazkiye, Dera, Cisr Eş Şuğur gibi kentlerde öldürme, adam kaçırma ve tutuklamalar devam ediyor. Bu bölgelerde protesto gösterileri durmak bilmiyor. Gösteriler genelde Cuma namazı ve Teravih namazından sonra düzenleniyor.
CAMİLERE KAMERA SİSTEMİ GELDİ
Göstericilerin ele başlarının tespit edilmesi için bir çok camide sivil istihbaratçılar görevlendirildi. Bazı camilerde kamera sistemi kuruldu.
Bazı bölgelerde tanklar ve zırhlı araçlar geri çekilse de yoğun güvenlik önlemleri devam ediyor. Bu bölgelerde adı konulmamış bir olağanüstü hal durumu var.
ADIM BAŞI İSTİHBARATÇI
Şam’da insanlar konuşmaya korkuyorlar. Çünkü her yerde sivil istihbarat mensupları var. Her konuşan “burası çok sakin, burada bir sıkıntı yok” diyor. Ama güvende olduklarını hissettikleri an Şam’da da çok sayıda insan öldürüldüğünü itiraf ediyorlar.
Suriye’nin mobese kameraları yok ama her adım başı istihbarat elemanları var. Suriye’de bulunduğumuz süre içerisinde istihbaratın adamları bize göz açtırmadı. Her zaman peşimizde birileri oldu. Şehrin tarihi ve turistik yerlerini gezerken bile istihbarat elemanları ensemizdeydi. Fotoğraf çekmek ise neredeyse her yerde yasaktı. Şartları zorlayarak ve gözaltına alınmayı göze alarak fotoğraflar çektim. Yer yer polislerin müdahalelerine maruz kaldım. Suriye yönetimi tarafından verilen yaka kartını göstererek bu müdahale ve göz altılardan kurtuldum.
SURİYE’NİN İMAJ ÇALIŞMASI
Suriye devleti ülkesine davet ettiği 40 Türk gazeteci ile diğer ülkelerden gelen gazetecilere sadece göstermek istediklerini gösterdi. Gazeteciler sadece Hama kentine götürüldü. Onun dışında Şam’da toplantı üstüne toplantılar yapılarak ülkede yaşanan durumun aslında çok farklı olduğu, olayların arkasında Amerika ve İsrail olduğu propagandası yapıldı. Hamaset dolu konuşmalarda muhalifler için terörist ifadesi kullanıldı. Cümlelerin arasında Türkiye de ABD ve İsrail gibi tepkilerden nasibini aldı. Bugünlerde Suriye yönetiminde, bürokrasisinde ve tuzu kuru kesiminde muazzam bir Türkiye karşıtlığı var. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarıyla ülkelerinin iç işlerine karıştığını savunuyorlar. Ben Türkiye’denim dediğiniz anda sitem ederek başlıyorlar konuşmalarına. Arap dünyasında yaşanan değişimin bir Amerikan projesi olduğunu iddia ediyorlar.
ULUSALCILAR BİLE İSYAN ETTİ
Suriye’nin imaj çalışması aslında ters tepti. Ekipte bulunan bazı ulusalcı isimler, uçaktaki sohbetlerinde Suriye yönetiminin haklı olduğunu anlatan konuşmalar yapıyorlardı. Ancak ziyaret bittiğinde onlar da yaşananlara isyan ettiler. Çünkü gazeteciler neredeyse köşe bucak halktan kaçırıldı. Etkinlik iyi organize edilemedi veya edilmek istenmedi.
GAZETECİLER APAR TOPAR UZAKLAŞTIRILDI
Gazeteciler Hama’da sadece muhaliflerin yaktığı iddia edilen 3 kamu binasına götürüldü. Onun dışında başka bir şey gösterilmedi. Hama halkı şehrin meydanında basın mensuplarına cesurca demeç vermeye başlayınca da gazeteciler apar topar otobüslere bindirilerek geldikleri Şam’a gönderildi.
Suriye yönetimi her ne kadar gerçekleri gizlemeye çalışsa da ülkede gördüklerimiz, tanık olduklarımız olayların iddia edildiği gibi birkaç kişinin işi olmadığını gösteriyor.
Hama ve Humus bölgesinde neredeyse her adım başı güvenlik güçlerine rast geliyorsunuz. Ana caddeler ve meydanlarda kum torbalarının arkasına mevzilenmiş makineli tüfekli askerler dikkat çekiyor. Sivil halk arasında bu kadar askerin ne işi var sorusu geliyor akla.Gördüğümüz askerlerin bir kısmı vatani hizmetini yapan 20 yaşındaki gençlerden oluşuyordu. Bu çocuklar silah sıkacak cinsten değildi. Görüştüğümüz insanlar katliamları Şebbihalar ve diğer milis güçlerin yaptığını belirtiyor.
SURİYE’DE BİR TANE TURİST BİLE YOK
Suriye’de 6 aydır yaşanan ayaklanmalar ve istikrarsızlık ülke ekonomisini adeta dibe vurmuş. Hareketliliğiyle meşhur Şam sokakları ve caddeleri şimdilerde bomboş. Ülkede bir tane turiste rastlamadım. Esnaf sinek avlıyor. Tarihi ve turistik yerlerdeki sakinlik dikkat çekiyor. Daha önce turistlerin akınına uğrayan ve ciddi bir kazanç sağlayan Suriye, şimdi turizm gelirlerini önemli oranda kaybetmiş durumda. Bu durumda esnafın ve ticaretle uğraşan halkın da sabrının tükenmek üzere olduğu, yakında onların da Esad yönetimine kazan kaldıracakları ifade ediliyor.
ÜLKEDE SEFALET DİZ BOYU
Beşşar Esad yönetimi halkın tepkisini çekmemek için daha önce yasakladığı işportacılığı serbest kılmış. Caddeler, sokaklar şimdi işportacı dolu. Öyle ki bizdeki kapalı çarşıyı andıran Abdülhamit Çarşısında işportacılardan geçemiyorsunuz. Yaşanan sefalet ülkenin her tarafında görülüyor. Temeli atılan inşaatlar, alt yapı-üst yapı ve restorasyon çalışmaları parasızlıktan dolayı durmuş. Dilencilerin sayısı gözle görülür şekilde artmış. Hasılıkelam bereketli toprakların diyarı olarak bilinen Suriye’de stoklar tükenmek üzere.
Gündüz lokantalar ve çay nargile bahçeleri Ramazan’dan dolayı kapalı. Hayat iftardan sonra başlıyor. Ama insanlar mutsuz. Ceplerinde beş kuruş paraları yok. Halk her geçen gün artan kötü gidişattan şikayetçi.
TUZU KURULARIN KARNI TOK
Sırtını Beşşar Esad ailesine dayayan kesimler ise vur patlasın çal oynasın eğlencelerine devam ediyorlar. Ülkenin önde gelen zenginleri Esad’ın kaybetmemesi için kesenin ağzını açmış durumdalar. Beşşar Esad’a askeri harcamalarda ve memur maaşı ödemelerinde kullanması için yüklü miktarda para yardımında bulunuyorlar. Ancak şatafatlı hayatlarını sürdürmelerine rağmen onların da gözüne 6 aydır uyku girmiyor. Keyifleri kaçmış görünüyor. Yıllardır sürdürdükleri güç, para ve iktidarlarını şimdi kaybetmenin korkusunu yaşıyorlar.
KÜRTLER KİMLİKLERİNE KAVUŞTU
Suriye’deki durumdan en çok kazançlı çıkan kesim şimdilik Kürtler görünüyor. Çünkü daha önce kimlikleri bile olmayan Kürtler şimdi nüfus cüzdanı alıyorlar. Deyip yerinde ise Esad’ın gözünde adam yerine konulmaya başlandılar. Ancak nüfusları 3 milyon olduğu söylenen Kürtlerin de muhaliflerin safına geçtiği iddia ediliyor. İsmi bizde saklı bir Kürt doktor, Kamışlı’daki gösterilere Kürtlerin öncülük ettiğini belirtiyor.
FACEBOOK, TWİTTER VE YOUTUBE
Suriye’de internet sürekli kesintiye uğruyor. Cuma günleri ise tamamen kapalı. Facebook, youtube ve twitter.com ise tamamen engelli gibi. Bu sitelere bazen giriliyor. Ama bir fotoğraf veya yazı paylaşmak istediğinizde engelleniyorsunuz.
SON VİDEO HABER
Haber Ara