Dolar

34,9539

Euro

36,6262

Altın

3.016,99

Bist

10.028,31

Timeturk Mehmet Doğan üzerinden yapılan algı operasyonunu ortaya çıkardı

Tahşiye lideri olarak sunulan Risale-i Nur Talebesi Mehmet Doğan hakkında bir saatlik knuşmasını cımbızlayarak yapılmak istenen algı operasyonunu Timetürk bozdu. Emniyetçe el konulan cd içerisindeki konuşmanın tamamını Timetürk açıklıyor

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-12-15 23:53:54

Timeturk Mehmet Doğan üzerinden yapılan algı operasyonunu ortaya çıkardı


TIMETURK / HABER MERKEZİ-ÖZEL

Tahşiyeciler olarak kamuoyuna sunulan ve EL Kaide ile bağlantılıymış gibi gösterilmeye çalışılan Mehmet Doğan Hoca'nın daha önce yaptığı 1 saat 17 dakikalık bir konuşmasından bir dakikalık bir bölüm alınarak Mehmet Doğan'ın gençleri silahlanmaya çağırdığı, EL Kaide'ye adam gönderdiği iddiaları yer aldı. Söz konusu videonun operasyondan sonra sürülmesi ise dikkatlerden kaçmadı. Timetürk, 2010 yılında yapılan operasyonda el konulan CD içerisinde yer alan konuşmanın tamamını yayınlıyor. Konuşmanın tamamına bakıldığında gerçek konuşmanın içeriği ve ne söylendiği net olarak anltılıyor. 

Paralel medya , "2010 yılında çökertilen El Kaide terör örgütünün yapılanmasına yönelik operasyonu yapan ekibe operasyon düzenlendi. Nurculuğu istismar eden Tahşiye Grubu denilen yapının lideri Mehmet Doğan, düzenlediği bir toplantıda grubuna "füze yapılması ve füze ile eylem yapılması" talimatı verince operasyon başlamıştı. Bu talimat adli ses kaydına alınmıştı. Yani operasyon "şiddet" talimatı verilince başladı." yalanıyla haber veriyor.

PEKİ KONUŞMANIN İLGİLİ BÖLÜMÜNDE NE SÖYLENİYOR

Mehmet Doğan Hoca medresede ders veriyor

...o vesaitler o aletler Müslümanlarındır evet gerçek manada ehemmiyetlidir Müslümanlarındır kafirler şu anda kullanıyor. Fakat Müslümanlar bunu illa kullanacaktır. Sanat çok güzeldir. Ama küfürde kullanıyorlar, bu tamam. bir mana daha (vel adiyatı debhan) mücadele-i nefsiye edip seyrü seyahat-i kalbiye yapanlar. (felmuriyati gadhan) ateşi çıkarırlar aynı at gibi koşar nefisle mücadelede galabe ediyor öyle demek istiyor. (felmuğiratı subhen) sabah vasıtasıyla tövbe istigfar ile seyru suluku ruhanide giderler (feeserne bihi nak’an) toz toprağı her yerden çıkarırlar (fevesetne bihi ceman) ta alayı illliyyine kadar giderler. İşari mana oyle mana etmiş. xses: hocam bu çaga işaret etmemiş
  dedik hacı sen nerdeydin. x ses: hacı senı bu kadar medh ettık, senden korktuk.
  (vel adiyatı ) demedim bütün motorlu vesait. (felmuriyati gadhen) arkadan ateş çıkarıyorlar (felmuğiratı subhen) sabahleyın her yeri talan ediyorlar. (feeserne bihi nekhen) toz topragı çıkarırlar yerdeki çıkarır. O Gökteki çıkarmıyor. Onlarda da duman çıkıyor. (fevesetne bihi ceman) hemen o düşmanın içerisine girerler. x ses:hocam bu motorlu vesait anlaşılmıyor.
  Valla o yani sanki o sebebi nuzule göre sanki bu ayet hususi bu asra bakıyor. Yani bu biz şu anda öyle desek hiç günahı da olmaz. Sanki mucizevari bu ayet mekkede nazil olmuş cihatta yoktu atlarla yani atlara işarettir sanki diğerleri de sarahattır. Zararı yoktur yani x ses: ama kimi diyorki ayet Medinelidir diyorlar bazıları
  yani Mekkeli, medenili olsa da Mekke’de de olsa medine’de de olsa şu ayet-i azimuşşan ileride vukua gelecek hadiseden haber veriyor. Açık. Sizede müjde veriyor ama ben o adam değilim. Çıkın meydana göreyim sizi ha ne durmuşsunuz Allah size bu haberi veriyor ne  durmuşsunuz. x ses:çıkak ne dıyek.
  ya senın işin sen hala beklersin manevi alemde bir şey gösteresin, göstermedin, silahla çık meydana kafirleri hak ile yeksan eyle. Tabi Allah bunlara yemin ederki yani bunlarla ileride harb eder. Hoş kafirlerin elinde o zaman at da vardı yani harb aleti Attır ha. O harbte kullanılacak dıye işaret veriyor. Müslümanların elinde vardır yapmak kolaydır, fırsat vermıyor, bütün alem-i islamın idarecilerini esir tutmuş. Diyor sen bir vesait yapamazsın, bir uçak yapamazsın e bir silah yapamazsın hepsi elinde tutmuş. Hoş ahmaktır bilmiyorlar. Şimdi serbest bıraksa bir sene içerisinde her vesaiti şeyi yaparlar. İnsan o kadar ahmak olmaz.

x şahıs:zaten onların elleriyle olanlarda

şimdi bak bir şey yaptığı zaman varya bütün dünyayı elinde tutmuş. Biraz evvel bir tane fiski, fiski fiski fiski nedir. Fiski ha fiski yapmış fiskiyi öyle bir uslubla yapmış, o fiskiye mühür basmış, bütün dünya çapında imza ettirmiş. Bu fiskiyi filan fabrikadan çıktığı müddetçe başka kim yaparsa yasaktır. Hemen el koyar. Tüm dünyada el koymuş. E seni idare eden imza etmiş bırakmıyor fiski bırakmıyor fiski ha. İlla ya diyor benimle ortak olacaksın ya yapamazsın. Türkiyedeki ne kadar sanayi varsa elindedir. Ya ortaktır veyahutta doğrudan doğruya ondan alıyor. Veyahutta malzeme ondan alıp burada monta ediyor.

x ses: buğdayada el koymuş onun için diyorlar ekmek kilosu on milyon

yani her şeye el koymuş onun için diyorlar nasıl oluyor yahu diyorlar müslümanlar beceriksizdir, beceriksizlikden değil, öyle bir planla geliyor ki idarece elde ediyor. Dert budur ha senın hukumatın başındaki adam senden değil onların adamıdır senın başındaki hocada onlarındır senın başındaki mürşid şeyh de onlarındır e nereye kacacak bu millet bir yer yokki

x ses : anlaşilmiyor
  ama hacı Salih kızar bana şimdi diyecek ki nasıl edelim o zaman e bende diyorum git silah yap vur e gücü de yok ihtiyarda oldu. bı seri tekım bı seri hukım bı seri bekim(Kürtçe bazı kelimeler) bu yalancı başlara yemin ederim ki bunlar hepsi boştur. x ses: gazete parçası benım yanımdadır istersen getireyim bak ibretli bir şey Trabzonlu bir tane laz bir tana silah yapmış bin tane mermi atarsa borusu boyle buz gibidir onu götürüp de ordu komutanına eline verecek bunu yaptım benı alın kırıkkale silaha, devlette benden istifade eder ben de dünyaya bir nam bırakırım 18 sene adama ceza verirler
  yav şeyde şeyin babası varya ferşad buraya gelmişdi ferşat. Ferşadın babası hocadır. Evinde oturuyor ben yerini gördüm evini. Evin içerisinde çalışıyor, çalışıyor bir füze yapıyor, he ya füze yapıyor, füzeyi fırlatır denizden rusun o zaman daha rus dağılmamış o tarafa düşüyor. kim attı, kim atmadı araştırdılar en son bunun üzerine tesbit ettiler tesbit edilince bunu götürdüler, onların nüfüsları var, o çevrede adam ceza bilmiyorum ne perişaniyet kurtarana kadar mahv oldu

xses: her şeyi kendi imkanlarıyla yapmıştı he evinde evinde. Yani şimdi tek lazı bıraksa desen yap yeterki yap serbest et ha ne yaparsan yap.  (innel insan eli rabbihi lekenud) insan rabbi için çok münkirdir. Efendim diyor silahı var, ben afganistandan buraya gelenlerle görüşen birisi vardı rus harbinde, sormuştular adam mutemed bir insan bana söyleyen, dediki siz nasıl rusu malup ettınız silahınız yoktu. Dediki biz silah almıyorduk o zaman, kimse de bize silah da vermiyordu, biz kendi böyle şey yapıyorduk, silahımızı yapıyorduk böyle normal şeyisi yoktu öyle şetefatı yoktu böyle iki demir yan yana getiriyorduk, o şey dönüyordu oradan atıyorduk, sadece mermi yapabiliyorduk ha, başka hiçbir şeyimiz yoktu diyor. Yani bu kadar basit aynı çocuklar böyle demircikli bir şey, demircik, diyor bu şekilde diğer ufak bir silahla mağlup etmiştik. Biz şimdi para ile mal ile her şeyle malup olmuşuz o ayrı asıl mağlubiyet, münafıkların içimize ittifakımızı bozmasıdır. Malımızı hep onlar peşkeş edip teslim etmesinden mağlup olmuşuz. 
İŞTE ALGI OPERASYONLARI YAPTRIKLARI O VİDEO:





BUDA VİDEODAKİ GERÇEK KONUŞMANIN TAMAMI:

25.09.2010 tarihli CD içerisinde kayıtlı 24,5 MB boyutlu 1 saat 17 dakika 20 saniye süreli ses dosyasının çözümü aşağıdaki şekildedir;

 
Bismillahirrahmanirrahim Yahu dua edin siz bu gün mele vahyeddin zamanında geldi.
X ses : Şimdi nazar değersiz hocam
Hani mele zabit
X ses : Hocam biri onu getiriyor
(veladiyati daphen fel muriyati gadhen fel muğirati subhen fe eserne bihi nek’an fevesatnebihi cem’an  İnnel insane lirabbihi lekenud.) (veladiyati)Kasem ederim o atlara ki koşuyorlar (daphen) yani karınlarından ses çıkarıyor.  E halbuki hakikaten o atlara yemin ediyor. bu sure mekkidir. Nasıl oluyor (fel muğirati gadhen) yani gelecekte olan hadiseye yemin ediyor, atların ehemmiyetine harpteki rollerine yemin ediyor. (fel muriyati)  yakarlar (gadhen) ateşi yakarlar.(Gadih) yani birbirine vurduğun zaman ateş çıkarıyor (el muriyati) yakarlar (gadhen) yani birbirlerine ayakları vururken yere birden bire ateş çıkarıyor (gedh) esasen iki tane şeyi birbirine vurmaktır. O ateş çıkaran şeyleri ya iki taşı iki tane ot var birbirine vurduğunda şey çıkarıyor. (felmuğirati suphen) sabahleyin talan edenlere yemin ediyor.Talan,talan.Hani bizim Mustafa nerde.Hı çağır.(felmuğirati suphen) sabahleyin her tarafı talan edenlere yemin ediyor. E neyi talan ediyor, yani memleketlere gidip memleketleri tahrip edip esir tutan demektir. (feeserne bihi nek’an)sabah vaktinde toz dumanı çıkarırlar. Otur dinle. (fevesetne) giderler (bihi) yani bir advi ya bir vakti (cem’an) toplu olarak o vakitte içeri girerler. Ya o yere ya o düşmana veyahut da (fevesetne )giderler (bihi) o nek’a ile (cem’en) hep toz toprakla içeri giderler veyahut ta (fevesetne bihi) o adüvve veya o vakte (suphe) yani sabahla hep içeri girerler veyahut ta sabahle o düşmanla beraber hep hucum ederler, ortalarına girerler. (fevesetne) yani ortaya girerler (bihi) o düşmanla (cem’an) yani düşmanın ortasına girerler. veyahut ta o vakitle beraber ortalarına girerler veyahut da (bihi) diyor o şeyle yani o toz toprakla beraber içeri girerler. Yani(bihi) nın zamiri nek’a raci olur ya aduvve raci olur, ya supha raci olur. Ben bunların cümlesine yemin ederim (innel insane li rabbihi lekenud) insan kendi rabbine karşı kefurdur, nimetine şükür etmiyor. Bu kaç vasıf oldu beş vasıf biri adiyyattır digeri murıyattır, diğeri muğirattır diğeri toz topraktır, içeri girmektir birde cem olarak içlerine girmektir. Şimdi bu vasıfları yaparken atları vasıflandırıyor. Halbukı yanı bu vasıflar zahiri sebebe göre atlardan ziyade şeyde görünüyor. Bu asırdaki silahlarda daha açık görünüyor. Çünkü (vel adiyatı dabhan  ) kaçıp ses çıkaran silahlar daha bu asırda rahat görünüyor. Fakat dabh, gadh, toz toprak kaldırmak bunlar hepsi bu asırdaki aletlerde daha rahat görünüyor. Çünkü bu asırdaki aletlerde (debhan) yani ses çıkarıyor. E bütün vesaitlerde ses çıkıyor. (fel muriyatı gadhen) ateş çıkarıyor. Hepsinin motorludurlar eteş çıkarıyor. (felmuğirati subhan) sabahleyın her yere kavuşurlar gerçekten hemen gur gur vesaittir başka bir bir şey degilki (fe eserne bihi naghan) yerdeki vesait hepsi toz topragı onlar çıkarıyor. At nerde toz toprağı o kadar çıkarıyor (fevesatna bihi ceman)  aynı cemaat halinde içeri girerler doğru fakat yalnız bu (adiyat) koşan yani peki cansız şeylere (adiyat denilebilir mi)  yani. Peki atlara denilebilir (adi) cansızlara
x ses:kullanılıyor mu hocam cansızlara
ha anladım yani adiy, muğir atlara, denilebilirmi
x ses: mecaz olarak denilir hocam
atlarda mecazdır
x ses:yok at kendisi koşuyor onda mecaza gerek yoktur
x ses:hocam koşmak hareket etmek demek degil
xses: şeyde kullanıyor hocam faillerde, kuşlarda kullanılıyor kelimeler
yani sarihi mana atlar hakkındadır. (vel adiyati) koşan atlara (dephen) ses çıkarıyor. Hur hur bir ses çıkarıyor, nefes veriyor (fel muriyati gadhan) o ayaklarını yere vuruyor bu sefer ateş çıkarıyor (fel muğirati subhen) yani sabahyeyin memleketlere hucum edip giriyorlar ganimet yani talan sabahleyin talan ederler. (feeserne) kaldırırlar (bihi) o yerden (nek’an) toz toprağı kaldırıyorlar. (fevessetne) giderler (bihi) onların içine (ceman) ya o toz toprakla o düşmanın içine girerler. Veyahutta düşmanın içine girerler (ceman) veyahutta (bihi) o (subh) ile beraber ortalarına girerler tamam hepsi hak, bu manayı sarihi. manayı işari ise (vel adiyatı debhen) bu asırdaki silahlara yemin ediyor şey vesaitlere hepsi ateş çıkarıyorlar ses çıkarıyorlar (felmuriyati gadhan) hepsi giderken ateş çıkarıyorlar. Motorludur zaten (felmugirati subhan) hepsi harplerde görmüyormusun sabahleyin her yere kavuşuyorlar (feesrne bihi nek’an)  hep toz toprağı kaldırıyorlar (fevesetne bihi ceman) düşmanın içine girerler. Yani bu vesaitlere cenab-ı hak yemin ediyor ve işaretende işaret ediyor ki ileride şu vesaitleri müminler kendi lehlerinde kullanarak alemi küfrü mağlup edecekler.
x ses: yani o vesaitler o aletler Müslümanlarındır
evet gerçek manada ehemmiyetlidir Müslümanlarındır kafirler şu anda kullanıyor. Fakat Müslümanlar bunu illa kullanacaktır. Sanat çok güzeldir. Ama küfürde kullanıyorlar, bu tamam. bir mana daha (vel adiyatı debhan) mücadele-i nefsiye edip seyrü seyahat-i kalbiye yapanlar. (felmuriyati gadhan) ateşi çıkarırlar aynı at gibi koşar nefisle mücadelede galabe ediyor öyle demek istiyor. (felmuğiratı subhen) sabah vasıtasıyla tövbe istigfar ile seyru suluku ruhanide giderler (feeserne bihi nak’an) toz toprağı her yerden çıkarırlar (fevesetne bihi ceman) ta alayı illliyyine kadar giderler. İşari mana oyle mana etmiş.
xses: hocam bu çaga işaret etmemiş
dedik hacı sen nerdeydin.
x ses: hacı senı bu kadar medh ettık, senden korktuk.
(vel adiyatı ) demedim bütün motorlu vesait. (felmuriyati gadhen) arkadan ateş çıkarıyorlar (felmuğiratı subhen) sabahleyın her yeri talan ediyorlar. (feeserne bihi nekhen) toz topragı çıkarırlar yerdeki çıkarır. O Gökteki çıkarmıyor. Onlarda da duman çıkıyor. (fevesetne bihi ceman) hemen o düşmanın içerisine girerler.
x ses:hocam bu motorlu vesait anlaşılmıyor.
Valla o yani sanki o sebebi nuzule göre sanki bu ayet hususi bu asra bakıyor. Yani bu biz şu anda öyle desek hiç günahı da olmaz. Sanki mucizevari bu ayet mekkede nazil olmuş cihatta yoktu atlarla yani atlara işarettir sanki diğerleri de sarahattır. Zararı yoktur yani
x ses: ama kimi diyorki ayet Medinelidir diyorlar bazıları
yani Mekkeli, medenili olsa da Mekke’de de olsa medine’de de olsa şu ayet-i azimuşşan ileride vukua gelecek hadiseden haber veriyor. Açık. Sizede müjde veriyor ama ben o adam değilim. Çıkın meydana göreyim sizi ha ne durmuşsunuz Allah size bu haberi veriyor ne  durmuşsunuz.
x ses:çıkak ne dıyek.
ya senın işin sen hala beklersin manevi alemde bir şey gösteresin, göstermedin, silahla çık meydana kafirleri hak ile yeksan eyle. Tabi Allah bunlara yemin ederki yani bunlarla ileride harb eder. Hoş kafirlerin elinde o zaman at da vardı yani harb aleti Attır ha. O harbte kullanılacak dıye işaret veriyor. Müslümanların elinde vardır yapmak kolaydır, fırsat vermıyor, bütün alem-i islamın idarecilerini esir tutmuş. Diyor sen bir vesait yapamazsın, bir uçak yapamazsın e bir silah yapamazsın hepsi elinde tutmuş. Hoş ahmaktır bilmiyorlar. Şimdi serbest bıraksa bir sene içerisinde her vesaiti şeyi yaparlar. İnsan o kadar ahmak olmaz.
x şahıs:zaten onların elleriyle olanlarda
şimdi bak bir şey yaptığı zaman varya bütün dünyayı elinde tutmuş. Biraz evvel bir tane fiski, fiski fiski fiski nedir. Fiski ha fiski yapmış fiskiyi öyle bir uslubla yapmış, o fiskiye mühür basmış, bütün dünya çapında imza ettirmiş. Bu fiskiyi filan fabrikadan çıktığı müddetçe başka kim yaparsa yasaktır. Hemen el koyar. Tüm dünyada el koymuş. E seni idare eden imza etmiş bırakmıyor fiski bırakmıyor fiski ha. İlla ya diyor benimle ortak olacaksın ya yapamazsın. Türkiyedeki ne kadar sanayi varsa elindedir. Ya ortaktır veyahutta doğrudan doğruya ondan alıyor. Veyahutta malzeme ondan alıp burada monta ediyor.
x ses: buğdayada el koymuş onun için diyorlar ekmek kilosu on milyon
yani her şeye el koymuş onun için diyorlar nasıl oluyor yahu diyorlar müslümanlar beceriksizdir, beceriksizlikden değil, öyle bir planla geliyor ki idarece elde ediyor. Dert budur ha senın hukumatın başındaki adam senden değil onların adamıdır senın başındaki hocada onlarındır senın başındaki mürşid şeyh de onlarındır e nereye kacacak bu millet bir yer yokki
x ses : anlaşilmiyor
ama hacı Salih kızar bana şimdi diyecek ki nasıl edelim o zaman e bende diyorum git silah yap vur e gücü de yok ihtiyarda oldu. bı seri tekım bı seri hukım bı seri bekim(Kürtçe bazı kelimeler) bu yalancı başlara yemin ederim ki bunlar hepsi boştur.
x ses: gazete parçası benım yanımdadır istersen getireyim bak ibretli bir şey Trabzonlu bir tane laz bir tana silah yapmış bin tane mermi atarsa borusu boyle buz gibidir onu götürüp de ordu komutanına eline verecek bunu yaptım benı alın kırıkkale silaha, devlette benden istifade eder ben de dünyaya bir nam bırakırım 18 sene adama ceza verirler
yav şeyde şeyin babası varya ferşad buraya gelmişdi ferşat. Ferşadın babası hocadır. Evinde oturuyor ben yerini gördüm evini. Evin içerisinde çalışıyor, çalışıyor bir füze yapıyor, he ya füze yapıyor, füzeyi fırlatır denizden rusun o zaman daha rus dağılmamış o tarafa düşüyor. kim attı, kim atmadı araştırdılar en son bunun üzerine tesbit ettiler tesbit edilince bunu götürdüler, onların nüfüsları var, o çevrede adam ceza bilmiyorum ne perişaniyet kurtarana kadar mahv oldu
xses: her şeyi kendi imkanlarıyla yapmıştı
he evinde evinde. Yani şimdi tek lazı bıraksa desen yap yeterki yap serbest et ha ne yaparsan yap.  (innel insan eli rabbihi lekenud) insan rabbi için çok münkirdir. Efendim diyor silahı var, ben afganistandan buraya gelenlerle görüşen birisi vardı rus harbinde, sormuştular adam mutemed bir insan bana söyleyen, dediki siz nasıl rusu malup ettınız silahınız yoktu. Dediki biz silah almıyorduk o zaman, kimse de bize silah da vermiyordu, biz kendi böyle şey yapıyorduk, silahımızı yapıyorduk böyle normal şeyisi yoktu öyle şetefatı yoktu böyle iki demir yan yana getiriyorduk, o şey dönüyordu oradan atıyorduk, sadece mermi yapabiliyorduk ha, başka hiçbir şeyimiz yoktu diyor. Yani bu kadar basit aynı çocuklar böyle demircikli bir şey, demircik, diyor bu şekilde diğer ufak bir silahla mağlup etmiştik. Biz şimdi para ile mal ile her şeyle malup olmuşuz o ayrı asıl mağlubiyet, münafıkların içimize ittifakımızı bozmasıdır. Malımızı hep onlar peşkeş edip teslim etmesinden mağlup olmuşuz.
x ses:hocam pakistana amborgo uyguladılar o ambargo doneminde hiçbirşey satmadılar atom bombası yaptı Pakistan sonra girdi içlerine elinden aldılar.
(innel insane) muhakkak insan (lirabbi lekenud) münkirdir. İnsan rabbine karşı mutlaka münkirdir. yani Allahın nimetlerini inkar edendir. Yani evet, yani münkir-i nimettir, asidir. (ve innehu ala zalike) o insan kendi fıtratı üzerine (leşehid) Yani insan o münkirliğine, kendisi de şahiddir. Ha böyle fıtratına düşündüğü zaman bile bile Allahın nimetlerini inkar ettiğine kendisi de şahiddir. Veyahut da Allah onun o münkirliği üzerine şahiddir. Yani o zaman tehdid olur. Allah bizzat onun o inkarını gören ve bilendir. Ya odur veyahut da o insan kendi fıtratı üzerine şahiddir, kendisi zatan isyan ediyor, o isyanına da kendisi şahiddir.  (ve innehu) o insan (lihubbil hayri leşedid ) Hayrı çok sever, parayı, malı. buradaki hayr yani ibadet değil; mal, servet, para, atı, silahı, uçagı. Şediddir çok sever. yani şiddetli sever, çok cimridir vermiyor, ha boyle tutuyor  vermiyor. bir dereyi bir adama ver, ben nefsimde çok tecrube etmişim, a şimdi bu elbisemdir, bunu aldım, isterim yüz tane elbise bu elbiseden ola. Yüz defa oldu, yüz birinci gelir, derim yine olsun. Tecrübe edin kendi nefsinize bakın bitmiyor ha.  bir at olsa diyor yüz at olsun, yüz at olsa diyor bin at olsun, bir milyar olsa diyor, beş milyar olsun, beş milyar olsa beş tirilyar olsun, bitmiyor, ne kadar olsa bitmiyor. Ben nefsimde bir gün muhasebe ettim baktım olmuyor, dedim oldu ne yapacaksın, en son altından çıkamıyor, o zaman koruyamıyorum, en iyisi olmasın. Olmuyor insan fıtratını dinlemiyor onun için böyle konuşuyor. Haşa insan kadın cıhetinde bir kadın olsa diyor ikincisi olsun, ikincisi olsa diyor üçüncüsü olsun, yüz olsa diyor ikiyüz olsun iki yüz olsa diyor beş yüz olsun bir milyon olsun, bir milyar olsun bitmez, halbuki ihtiyacıda yoktur. (efela yalemu) insan bilmiyormu  (iza) o zaman ki (busire) çıkarıldı (ma fil kubur) o kabirde olanlar çıkarıldıgı zaman. Yani (men fil kubur) kabirdeki herkes dririldi haşir meydanına geldi (ve hussile ma fissudur) sedirde olanları da meydana çıktı. sen kalbine sakladıgın neyın varsa hayrın şerrin defter-i amalde geçtiği göründü, (inne rabbehum yevme izin le habir) senin rabbin o gün olanların bütün halini gizlisini eşkaresini bilir. (efela yalemu iza busire ma fil kubur) (ve hussile ma fi) (ma) (mel) manasındandır. (inne rabbehum bihim yevmeizin le habir.) evvelde habir degilmiydi, tekit içindir, devamlı habirdir, fakat ordaki hibret açıga çıkıyor, onun için oyle diyor. Buradada habirdir. Fakat ordaki hibret açığa çıkıyor, görüyor ceza veriyor. (efela yalemu )bilmiyor (iza busire mafilkubur ve hussile mafissudur inne rabbehu bihim yevme izin le habir ) beleğata bak yahu, belağata bak yahu. (dabhen, gadhen ,suphen, nek’an, cam’an. kenud şehid şedid bunlarda bir çeşit. Kenud, hepsi sonu (dal) ile ama birazda tağyir ediyor, (mafilkubur, mafissudur). (iza busire ma fil kubur ve hussile inne rabbehum bihim yevme izin le habir) bir acip belagat, nesir desen nesir değil, şiir desen şiir değil, ifade tarzı çok yüksek, öyle bir cümle kuruyor ki o bir kelime cümlenin içinde bütün dünya toplanır, desen, demesen manası bitmez. (vel adiyatı dephen) de hadi bu asırda gidelim televizyonda çık bütün dünyaya hitap et Allah Allah (fel muriyati kadhan) ya rabbi o günü getir ha böyle ayeti okusunlar ha böyle darbe indirsinler. valla titremiş çekiliyor, biri mağlup oldu gitti kaldı diğeri, onların mağlup olduğunu ben göreydim, a bu münafıklar, münafıklar, ha bu münafık devletleri var ya, pıst pıst hepsini böyle indireydiler çok hoş olurdu. Bu münafıklar, rus mağlup oldu, bu da mağlup olacaktır, o yakındır, o olur. Ha bu münafıklarla mücadele daha zordur.
 
(el karietu mel karie) karie nedir biliyormusun karie nedir. Karie esas lugat manası kadee yani geldi ha böyle taktak kapıyı çalmakdır. Ha zil çalmaktır. (Kareel babe terekel babe) terek gece vurmaktır. Kari amdır (el kariatu) şiddetle birden bire vuranı biliyormusun nedir. (yevme yekununnas) yekreu garh eder o karie. Karie mübteda mada mübteda el kariede haberdir. Cümlesi birinci karieye haberdir. İsmi zahir damir yerine geçmiş zamire gerek yoktur. (vema edrake mel karie) zaten o tamamdır tekrar yani o karie vurar ne zaman (yevme) o günkü (yekununnas) insan olur (kel feraşil mebsus) insan o feraş varya şey nedir ismi çekirge var ya böyle dagılıyor otu yiyor ben görmemişem onlarda oyle dağılıyorlar çok (konuşmalar anlaşılmıyor) yiyorlar hemen boyle gidiyor buğdayı yiyip bitiriyor. O nerden çıkıyor o kadar mahluk o ordu nerde gayb oluyor. (konuşmalar anlaşılmıyor) subhanallah başa çıkılmıyor ben görmemişem, görmüşmüsünüz. (çekirge olayı üzerine konuşmalar net anlaşılmıyor) (ve tekinul cibalu) dağlar olur (kel ihnil menfuş) yünün yünle unu karıştırıyorum
X şahıs: hocam yun menfuş atılmış yün demektir.
Ya tamam yok yok menfuş o keçeci varya keçeye böyle kevere vuruyor tek tek her biri bir tarafa kaçıp gidiyor ha. Dimirci böyle şeyini vurarken tok vuruyor vurunca her birisi bir tarafa fırlanıp gidiyor.
xşahıs: hallaç degilmi hocam
Hallaç işte
X şahıs:hocam ona atılmış yün derler
E atılmış yün nedir nasıl atılmış yani ha böyle atıcan değil yani. Sen görmemişsin kovanın içinde şeyi koyar
X şahıs: tamam işte ismi odur.
X şahıs: çubukla vurdugu zaman fırlanır. Parça parça olur
Oyledir böyle vurdugu zaman o zaman fırlanır. Demek daglarda o liborcunun vurdigi şeyi nasıl vurup dağıtıyorsa hem şeyi oyle vuruyor hemde şeyi vuruyor. Nedir o yahu ismini unuttum, yav tek yünü vurmuyor nedir diğeri ismi kullanıyoruz yahu.
X şahıs: pamukmu
Pamuk pamuk, pamuğun adını unuttum  el mendehı bak el mendehi menfuş yani mendah yani şey vuruyor
X şahış: çırpılmış atılmış.
Evet (Arapça ibare) o şimdi yoktur ki oda kalkmış ( fe emma me n sukılet mevazinuhu) dağlar gider insanlarda çekirge gibi böyle yer yüzüne dağılır perişan olur. (fe emma men sakulet mevazinuhu) o günde yani ikinci nefhadan sonra hesapta kimin ameli tartısı  agır gelirse yani bu birinci nefha idi buda ikinci nefhadır hep beraber işliyor kuran. (fehuve fi işetin) kimin defteri ameli ağır gelirse yani hasenatı seyyıata agır gelırse (fehuve) o adam (fi işetin radiye) işe radiyedir. Zatındadır. Ya radiye merdiyye manasındadır. Yani zat manasındadır. Yani o iş radiyedir. İş razı olmaz yani sahibi ondan razı olur. esas mana o (ve emma men haffet menazinuhu) kimin defteri amali hafif olursa havada kaldıysa yani hasenatı az oldu seyyiatı galebe ettıyse tartılır (feummuhu haviye) onun anası cehennemdir ana demiş yani mercii merkezi çünki insan her sıkılınca anasına döner (vema edrake ma hiye) ee anası haviye olursa babası nasıl olur en şefkatli anadır demek ki böyle alır içine koyar şevkatle içine koyar en şevkatli hali budur yani en şevkatli hali haviyedir anası haviye olur vay vay vay yani azabın şiddetine işaret veriyor ha nari haviye anası olur diğeri sen kıyas et (konuşmalar anlaşılmıyor) o maniedir biz anlamıyoruz yani orada amelini şeraitle olçer terazi ahkam ı şeriyyedir ben boyle yaptım şoyle yaptım hepsi durur orda (elhakumu) sizi gafil eyledi (ettkasür) tekasür nedir tekesür (elkesretül fil mali vel evlad) malın çogalması evladın cogalması onlarla iftihar etmek sizi gafil eyledi halbu ki ne ile insan esasen şey eder Allah ile bütün mevcudad tekasürdür çogalmak hadi çoğalmak vahid-i ehanden başka hiç kimsenın hayrı yok (hatta zürtümül makabir) kabre gidinceye kadar tekesür sizi malı evladı çogaltmak sizi gafil etti hayat-ı dünya nedir (tekasürün fil emvali vel evlad) ayettir bu değimli demek o malla evladın çoğalması sizi gafil etti kabre gidinceye kadar kabri siz ziyaret edinceye kadar veyahutta (el haku muttekasur) erkekleri saymak bu kadar kavmimiz var bu kadar aşiretimiz var (hatta zurtumul makabir) yani kabirdekileride siz saydınız filan kes filan aşirdenim filan babadayım hatta onlarıda sayarsınız ha iki manadır her halde bilmiyorum bakam Yani dünya sizi gafil eylemiş hattaki kabre girinceye kadar ölünceye kadar böyle sayarsınız veyahuttta tekasür yani çoğunlukla iftihar etmek (hatta zurtumul mekabir) yani kabrin ziyaretine kadar yani kabirdekileri bile sayarsız olüleride kendisine sayar ben filankesim böyle kavmim vardı filan ağa bizdendi insan oyle değil hele bu asırda filan kavmin Cengiz babamızdır bir gün şeye gittim bizim müftülüğe orda birisi ban dediki yav siz bize cok engel olmussunuz dedım nedir dedi Türkler kendi çocuklarının adını Cengiz koyuyorlar bizde nemrut koyalım dedim nemrut koy kim demiş koyma engel olanmı var sende nemrut koy
x şahıs: hama oylemi dedi. He valla oyle dedi
x şahıs:hocam ciddi soyle yoksa şakadan soyledi.
Yok valla ciddi soyledi şakada yoktu bir günde gittim baktım bana dedi biz cumaya geldik sen cehennemden bahsettin bende bilmiyorum ne diyorlar dedi sen vazifeli olarak onu soyledin ya inanarak soyluyordun onları dedim bu ne diyor ben anlamıyorum dedi yani devlet sana magaş vermiş dini anlat onun için soyledin yoksa yani gercekten oyle inanırdın x şahıs: bunu diyen alimdi.
yok diyanette bir şefdi buralı değildi bu son kelimeyi soyleyen buraıydı ondan sonra ramazan-ı şerifte oturup şey ediyordu bizim müftülükte yerdi ramazan-ı şerifde oruç yerdiler müfütlükte
x şahıs:oturmuş ayran içiyormuş yeemk yiyormuş. Duymamışdım.
X şahıs:duymuşdum hocam.
Ondan sonra bir günde gelmişler beni dinlemişler şeyi anlattım dedi yav oyle olmaz sen akla mantıka muhalif konuşuyorsun ey maşallah maşallah dedim neye göre konuşuyorsunuz. aklımız kabuletmez. dedim ben sizin aklınıza göre konuşmaya mecbur degilim getirdim hepsini onlara gösterdim  dedim şef olmuşsunuz fakat şef olmuşsunuz ha eğer cumhurbaşkanı olaydınız allahıda inkar edersiniz daha burada bir şeflikle hadislere itiraz ettiniz insan oğlu oyledir üç kisi insanı dinlediyse diyor ki ben din-i mübine ilk olarak Allah baş kaydırır kella iki manayı soyledik (kella Seyfe talemun) siz gelecekte bileceksiniz yani bu kadar dünya ile iftihar etmeyin yani ölüleri kendi şerefinizi ölülerle yapmayın bir. Veyahurtta mal evlatla çogalmak la iftihar duymayın boştur (sümme kella sevfe talemun ) bileceksiniz bunun ilerisi tehlikeli iftihar et ama tehlike var kella (Arapça ibare okuyor) tehdiddir yani bileceksinzi yani bileceksiniz tekrarı cok yerlerde bileceksizin sekeratta bilecek kabirde bilecek haşirde bilecek bilecek yani kayd etmeyede gerek yok (kella lev telemune ilmel yakin) ne olur bu dunya sevgisinden vaz geçin vaz geçin eğer siz ilmel yakin bileydiniz başınıza ne geelcek böyle yapmazdınız yani ilmel yakın bilecektiniz sekeratta kabirde haşirde gelecekte sıratta koprude (talemun) nu açıklamammış onun için tekrar tekrar defatla başınıza gelir iki defa tekrarla yani demek defaatla başınıza had,se gelir hesap çekeceksiniz bu hsapları bileydinizböyle yapmazdınız (leteravunnel cahim) yani vallahi bu mustakil bir cümledir evvelkisiyel alakası yok (leteravunnel cahime) siz kıyamet gununde cehennemı göreceksiniz vay vay (summe leteravunneha) bir daha tehdid ediyorum siz göreceksiniz peki ne için tekrar ediyor orada cehannemin haşir meydanındaki görüşü bir defa değil tekrar be tekrar hesap zamanında böyle ağzını açıp geliyor şelaleler atıyor bölüm bölüm görünüyor ilk olarak daha hesap görünmden görünüyor birde hesap zamanında görünür efendim sırat köprüsünden geçerken görünür yani çok defalarca cehennem lavlarıyla insana hücum ediyor bir hurultu çıkarıyor o hurultu geldiği zaman insanın ödü kopar
x ses: hocam önce cehennemi göstermesindeki kasıt nedir.
Cehennemi gösterir sonra hesap verir
x ses: niye önce cehennemi sonra cenneti göstermiyor.  insan o azabı görmeden o lezzeti alamazki
x ses:hocam insan bir düşmanına karşı yatmıyor bu cehenneme karşı niye yatıyor.
(leterevunnel cahim) yanar (Arapça metin okuyor)  her biri yetmiş bin gemle gemli her bir gemin başında yetmiş bin melek onu aşağı çekiyor.(Arapça metin okuyor) (sümme leterevunneha aynel yakın) siz bu aynel yakın göreceksiniz yani bir uzaktan görme var birde aynel yakın bil fiil artık kokusu mokusu değil hem uzaktan göreceksiniz hem yakından göreceksiniz hem gözle göreceksiniz (sümme ) bu cehennemi gördükten sonra cehennem kale gelir (letuselunnu) vallahi kasem ederim zatıma sorulucaksınız (yevme izin) o gün (anin naim) bütün nimetlerden hangi nimetki sizi Allahtan gafil etmişse hepsini sorarız hani malın hani evladın e illaki yemin içiyor sual var (Arapça okuyor) fakat burada esah budurki herkese sual var ya o sual arzdır ya tariftir ayetlerin kaldırdığı mana budur haa sade kafirden sorulur müminden sorulmaz illaki mümininde kendine göre bir suali var fakat o sualde arz yoktur veyahutda ayet kafirlere hastır. Bizim bir müftü vardı bir gün bir eniştesi ona misafir geldi bana anlattı dedi ben sabah kahvaltısında bal verdim ona dedi be ayeti okudu dedi kıyamet gününde Allah bunu bizden  sorar buna dair aynı resulu ekremde bir ziyafete gitmiş aynen demiş sual eder sual var yani bu desinler has olmaz yani sual vardır diyenler yani azap sualidir. İhtilaf lafzıdir. yani kökten sual yoktur diye yoktur. yani azabı sual vardır. Cevap için sual varmı yokmu. Mana eğer sualden murat yani azab içinse o kafirlere hastır Tamin içinse oda kafirlere, asilere hastır. Eğer yok sualden murat yani sual eder, azapsız sualdir. Şu eder azaplı azapsız mutlaka hepsi var. Ondan sonra dedi. Lemizen de bırak yahu Allah gelecek benim bir lokmamları uğraşacak haşa haşa. Dedim o şimdi bu müftüdür, güya allahı büyük eder. O Allah büyük ise elbette senden sorar yani güya Allah tenezül edip benim şeyimle nasıl uğraşacak. Haşa sümme haşa, güya allahı tazim eder. Büyükse her şeyi sorması lazım. Çok cehalet müftüdür ama cahildir.
x şahıs:hocam güya o adam medrese okumuştu.alimdi on iki ilmi biliyodu
İşte o felsefeyi okuyunca felsefe öyle yapar. O günkü gazeteler hep böyle yazıyordular. Allah tenezül edip herşeylemi uğraşacak felsefeciler Allah cüzi şeylerle uğraşmazda. Yani o laflar insanı çileden çıkarıyor bide bir insan bir makam sahibi oldumu gittikçe Allah sormaz, Allah sormaz o hale geliyor, firavunlaşıyor. İnsan binde bir kendini o makamdan kurtarıyor. Beş kişi insanı dinlediyse kendini firavun kabul eder. Allaha muarazaya başlar, onun için makam sahibleri burada yoktur. Dikkat edin kimse derse gelmiyor, git bütün türkiyeyi eleştir kimse derse gelmiyor. Bütün dünyayı eleştir git bir köyde on kişisi olan kişi derse gelmiyor, ağadır. Onun etbaı geliyor. Yani beşerde firavuniyet vardır. Öyle ise( le tuselunne yevme izin anin naim) den murat nedir. Eğer murat azap suali ise azap için sual ise kafire hastır. Eğer murat sual amm yani herkese sual var ama kimisi arz kimisi cezasız o ammdır. Resulu Ekrem hadisi sahihindeki muradı açıklarken böyle açıklar. Yani ammdır.
X şahıs: müminlerin suali tevbih içindir.
Hı arzdır. Yani sen bunu yaptın. Ben sana bunu verdim. Sende buna karşı şükür ettin.çık git. Sual var illaki hisabı yesirdir. Hisabı esirdir. Diğer ayetlerde var. Bütün ayetleri karşı karşıya getirdiğimiz zaman mutlaka hisap var, sual var. Acaba aduv varmı yokmu. Mesala bir kısım insanlar hesapsız gider. Ondan murat yani hiçbir şey sorulmuyor demek değildir. İlla vaidi ilahidir arz vardır, arz eder.
X ses: hocam şu hadiside getiriyor burada (Arapça ibare okuyor)
Valla ayakkabıyıda sorar, suyuda sorar,hocanın teneffüsünüde sorar. Görmeni sorar.
x ses Arapça ibareyi okumaya devam ediyor
Neyse sonunu oku. Gittiler adam onlara hurma getirdi, sonra gitti bir hayvan kesti getirdi. Yediler içtiler sonunda ne dedi
x ses:Arapça ibareyi okuyor
aha daha bunun izahı varmıdır. Demekki illa sual var ya şükrünü ifa edersin arz eder. Şükrü ifade etmedinse ceza keser.
x ses:bir hadis daha getiriyor Arapça ibare okuyor
tabi hepsi. İnsan başı boş değil o zaman hapis ne içindir yazılan ne içindir. Yani illa var o ki diyorlar (tesellune) bu ayet kafirlere ammdır. Sualden murat azap sualidir. Yani şu ihtilaflar kayıtlarla mukayyed yaptığın zaman aynı şey oluyor hepsi. Diyor (Arapça ibare okuyor) hisap etmez yani azap vermez. Yoksa hesabı görmez sual etmez değil yani illa var. Yani bazısı diyor hisapsız gider şey gider yani arzın dışındaki azap yoktur ha. Yoksa olmaz çünkü Allah vaad veriyor.
x ses:hocam sonunu böyle yaptı (Arapça ibare okuyor)
yani o tevil doğrudur. Yani sual yoktur diyen doğrudur, sual vardır diyende doğrudur. Hesapsız cennete girenler var yani hiç mi hesap etmiyor. Yok öyle olmaz vay Allah Allah. Yani tevbih için yoktur, arzdır. Yani ben sana bu nimetleri verdim kulum sende çok güzel mukabele ettin, çık git yani hiç böyle neşeli neşeli gider azap yoktur olmaz yani nususe muhaliftir.(Arapça ibare okuyor) bunu diyordun. Ezelden öyle sevap verirki sanki bin ayet okumuş.
X ses: hocam hadis var okuyayım evet (Arapça ibare okuyor)
hoca efendi senle şey az çalışıyorsunuz ben öyle kabul etmiyorum yani saatlerce çalışın sonra az okumayın bir kitabı bitirin tekrar edin. Bir iki saat üç saat uğraşın öyle olmaz bunların vakti yoktur. Sen medrese gibi zan edersin bu böyle senelerce gelip okuyacak öyle değilki, az bir zaman var öyle tekrar edip ezberleteceksin. Az okumayın.
Bismillahirrahmanirrahim geçeyim.(vel asri) kasem edenin ikindiye asırdan murat üç mana zahir görünüyor (vel asri) ikindi namazına (vel asri) mutlak zaman (vel asri) asri nebevi e her evliyanın her sahibinde kendine göre onun asrı dahildir. Yani mübarek zamandan ya bütün zamana yemin içiyor, ya ikindi namazına yemin içiyorum veyahutda
x ses: Asrı saadete
peki ne için zamana yemin içiyor yani zaman bir sermayedir hülasa edeyim, zaman yirmidört saattir. Bütün dünya ömrü yirmidört saattir, diğeri tekrardır her gün yirmidört saat veriliyor, ben o yirmidört saate yemin ediyorum.(innel insane) muhakkak umum insanlar (lefihusr) her şey husrana gidiyor yani ticarette, ticaret için veriyorum ahret ticaretine gönderiyorum dünyayı parasını veriyorum. O parayı dünyaya sarf edip zarar eder.boşuna çıkıyor hepsi hasaret yirmidört saatteki ömrünü dünyaya sarf eder ben o verdiğim zaman sermayesine yemin ediyorumki insanlar malayani fuzuli şeylerle ömrünü bitiriyor hasaret eder. Hergün böyle zarar
x ses:Burada dört mana vermiş hocam dördüncüsü asrı zamanı rasulullah s.a.v) onu dedik o fazlaya söyle biri dehrdir)
Onu dedik (Arapça okuyor)onuda dedik yani bunlar zor tevillerdir. Esas (lifihusr) kayt koymuş burada bütün insanlar hüsrandadır yani asrı saadete yemin ediyorumki insan o asrı saadetteki dinlemezse hüsrandadır. Yirmidöt saati boşa gider veyahutda ikindi namazına kadar gününü boşuna sarf eder. Akşama kadar boşuna gitmiştir. Yani asıl mesele o yirmidört saatteki ömrün sermayesi boşuna heder olmasıdır. Hangi asrı tutarsan tut asrı saadet olsa kuran murattır. Ben o kuran asrına yemin ederimki insan o kuran asrına riayet etmiyor. İkindi vaktine kadar ömrünü boşa götürüyor. İkindi namazına kadar ömrünü sabahtan akşama kadar boşa götürüyor. Onu kasd ediyor ha. Yani gaye yirmisaat ömrünü heder ediyor (illellezine amenu) iman edip ameli Salih işleyenler hariç onlar yirmidört saatteki ömrünün bir kısmını imana, bir kısmınıda ameli salihe sarf edenler (vetasavbilhak) hakkı tavsiye edenler. Emri marufu söyler ( vetasavbissabır) günahlardanda çekinmeyi taat üzerine devamıda tavsiye eder. Hak nedir (vatavasev bil hak) hak kuranla hadistir. Keza (vetavasev bissabır) sabırda üçtür yani ayetten  murat emri marufu nehyi anil münker yapar. İman edip ameli salihi işlerse kafi değil. Halkın kötülüğüne razıysa yine ortaktır. Her bu taife hüsranda değil. Hele bu asra bu ayet bakıyor üstad ne yapıyır.) hele bir düşün (vel asrı) ben kasem ederim yirmidört saatteki zamana veyahutda bu kafirlerin abu asırdaki insanların asrına yemin ediyorum, zamanlarına (innelinsana lefi husr) hepsi hasarete gidiyor. Bütün dünya hüsrana girmiş (hasireddünya vel ahire) (innellezine amenu) oda sizin gibi (ve aminussalihati vetavasev bil hak vetavasev bissabır) ne kadar açsan daha ayet bitmiyor. Kafanızı açtım yani şu ayet mucizedir, kısadır. Fakat bütün kuranı içine alan bir ayettir. Hele (vel asrı) kelimesi yani zamanla yemin içmesi neticede hüsrana bağlaması alemi bir ticarethane, Halik alemide bir tane idareci tayin ediyor ve bu insanlarıda bu dünyaya göndermesi ticaret içindir nokta. Ticaretin sermayeside yirmidört saattir hepsi hüsrandadır. İman ameli Salih  işleyenler hariçtir. Üstad bunu gerçekten çok güzel veciz bir ifadeyle o küçük sözlerde ifade eylemiştir.
            Mucize vari ifade eylemiştir. Teşbih ve temsili acib bir şekilde ifade eylemiştir. (tavasevbil hak) dan murat ve hadistir. Evamir nevahi ilahi cami onlardır. (tevasev bissabır) üçtür. Günahlardan sabr, taat üzerine sabr, musibetlerden sabr. Geçeyim yoksa yeter. (veylun li külli hümezetun lümezeh) azabın şiddeti olsun hümeze, lümezeye. Hümeze, lümeze ikiside esas manaları birbirine yakındır yani halkla alay edip diliyle gözüyle işaret edip ayıplandıran demektir.x ses: yani tek gelseler aynı manadırda, biri kesl diyor kırmaktır, biride atmak demektir. Yani bunlar resulu ekremi ayıplandırıyorlardı. (veylun li külli hümezetün lümezeh) hümeze ile lümezeye veyl olsun esas hümeze yani kırmak, lümezedan. Yani kımpdan eden yani eliyle ayağıyla işaratıyla peygamber üzerine bir şey koyup halkı güldüren demektir. (Arapça ibare okuyor) çok peygamberi gıybet ederdi. (Arapça ibare) çok gayret ettiler. Böyle oturuyordular karşıdaki insanı kırıp onun üzerine ayıplandırıyordular gülüyordular. (hümeze) başkasını kırmak (lümeze )dan etmek asıl lüğat odur.halkı kırıpdan edenlere veyl olsun. Yani gıybet, dedikodu ile, işaretle, şuyla buyladan etmek demektir. (ellezi) bak ama ne içindan ederler, kudurmuş evet kudrmuş. (ellezi) öyle bi külli hümezeyeki (cemea malen ve addede) malı var (eddedehu) yani (Arapça okuyor) veyahut sayar, ya malı hazırlıyor bir bela musibet geldiği zaman sarf eder resulu erkeme karşı. Veyahutda malı çoktur sayar. Sayıyor topluyor. (kella, kella kella) (eyahsebu) öyle malı sayarki (enne malehu ehledeh) öyle severki sanki malı onu ebedi bırakacak şekilde sever ahiretden haberi yok. (innel insane lefihusr) aynen malı topluyor. Bütün dünya say eder. Bütün müslümanlarıda ayıplandırıyor. Bu asra aynı bakıyor. Sanki bu anda nazil olmuştur. Bütün dünya resulu Ekrem ve kuranı tahrip ediyor ve malı topluyor hüsrana gidiyor.
            Ayetlerin birbiri ile irtibatı var. Kella men olsun bu adam men olsun yani onu ebedi bırakmaz peygamberin ayıbından vazgeçsin.(leyünbezenne fil hutameh) hayır hayır bizde diyorlar ya hayır hayır vazgeç. Bir kere senin o muradın verilmez. Sen cehenneme atılacaksın. O zannederki malı onu ebedi bırakacak men olsun malı onu ihlat etmez o ölecek öldükten sonrada cehenneme atılacak. (vema edrakema hutameh) hutame ne olduğunu sana ne bildiriyor. (narullah) Allahın bir ateşidir. (el mukede) Allah tarafından yakılmış. Yani yakılmış bir ateştir kim söndürebilir ne için (mukede) dedi nardır mukuderdir yakılmış Allah tarafından yakılmış, kimse onu söndürmeye gücü yok giden onu söndüremiyor daha (elleti) öyle bir ateşki (tetteliu alel efideh) vuruyor kalbi yakıyor. En fazla insanın ince şeyisi kalbdir. Orda yandıysa daha her şey biter. (inneha) o ateş (aleyhim) onların üzerine (müsedetin) onların hepsini kapatıyor. Hiçbir yerde kaçamazlar. (fi amedin mümeddedeh) uzun uzadıya direkler içinde (aleyhim müsedet) onların halide (fi amedin mümeddedeh) onlar yüksek direkler içerisinde bağlanırlar. Ondan sonra ateşte onların etrafını kapatır oldu.(inneha aleyhim müsedeh) onların halide yani o ateş fiamilinde onlar (fi amedin mümeddedeh) ha onlar direkler içerisine girip bağlanırlar. O cehennem içerisine koyarlar.
(x ses:konuşma anlaşılmıyor)
Evet yani nasıl böyle hani hırsız mırsızları şeye koyuyorlar ya. Zincirli yerlere koyuyorlar. Onlar böyle etrafına zincir gibi bir şeyler bağlanır direklere dar yerlere girilir. Ondan sonrada ateş üzerlerine atılır. Öyle mana etmiş. Başka mana eden var. Sizinki ne demiş (fi amedin mümeddedeh)
x ses: dediğiniz gibi söylüyor
Celaleyn başka bir şey söylemesi lazım. Bir şey demiyormu celaleyn. Hele ver bana celaleyn kimsede yoktur.(konuşmalar anlaşılmıyor) bu ne kitaptır.
X ses: celaleyn.
Diyor iki mana vermiş. Yani ateş o direklerdedir. Onlarda o direklerin içine girerler. Veyahutda onlar direkler içine girerler ateş onları kaplıyor fark etmez. Yani ( fi amedin) narın sıfatıdır yoksa şeyin sıfatıdır. Ha onların sıfatıdır nar amettedir yoksa onlar amettedir. İkiside olur. Mele maşallah daha bir saatte bu
x ses: araya giriyor konuşma anlaşılmıyor)
maşallah inşaalla yarın biter. Biiznillah ama çoktur.
x ses:bir iki tane daha okunsa bugün
Tamam bunuda okuyak elemtere keyfe rahattır. Şimdi şey bu vel asrıde üstad çok manaları çıkarıyor ta bu asra kadar getiriyor ta yüz sene sonraya kadar çıkar. Bütün insan hüsrandadır.
(x ses:anlaşılmıyor)
işari mana ile hepsi haktır eğer bu asra bakmazsa. Yahu diyor nasıl bu ayet, efendim diyor ayet üstada nasıl işaret etmiş. Allah Allah o zaman Allahın kelamı değil. Sanada işaret haşa haşa senin evdeki gidiş çılışınada işaret eder. Gücün varsa onuda çıkarmaya gücün varsa içinde var. Kelamullahtır da.
(elem tere) görmüyormusun (keyfe feale rabbuke bi eshabil fiil) ashabı file Allah ne yaptı görmedinmi. Biliyorsun Habeşistan meliki o zaman çok güçlüydüler üç büyük devlet vardı. Biriside habeşistandı. Habeşistan meliki dünyanın üçüncü krallarından biriydi o zaman  onların bir şeyisi vardı. Kabeye karşı bir yer yapmak istediler, bir kilise, hristiyan idiler. Bütün Arapların  oraya dönmesi için halbuki o Araplar, hristiyan olmuştular fakat yine kabeye gelip ziyaret ederdiler. O zaman kureyşlilerden birisi onların kabeye karşı yaptığı kiliseye gidip geceleyin tuvaletini yapar bütün o şeyin duvarlarını pisler çıkar gider. Soruşturuyorlar o kureyşi adamın yaptığı tesbit ederler. Bunun  üzerine hebeşistan meliki ebrehe namı altında bir kumandanı vardı. Onu gönderiyor diyorki git kabeyi tahrip et. Fili mahmudi denilen dehşetli filine binip geliyor. Şimdi o fil dünyada akdi bitmiştir her halde.  
x ses: beraberinde 12 tane daha fil varmış
Hı tek bir fil değildi hoş. Biz dememişiz fillere bindiler geldiler. Yani o fili mahmudi taifesi bitti ırkı yok kendisi fili mahmuda bindi heybetle geldiler. Kabe etrafında muhassar denilen yerde konakladılar. Şey  mina ile arasında müzdelife arasında HZ.abdulmuttalibe haber gonderdıler abdulmuttalip gitti bunlarla görüştü devesini göturdüler  yüz devesini bu giderken hz. Abdulmuttalib çok heybetliydi adam düşündü taşındı girer girmez dedi tahtında oturalım beraber tahtınıda gotürüyorlardı yerde oturmuyorlar dedi en iyisi ben ineyim beraber yerde oturalım mı? Yer yer yaptı oturdular dedi neye gelmişsin dedi valla benim develerimi senin askerlerin getirmişler  develerim için gelmişim feya subhanallah dedi sen ilk girerken ben senden heybet aldım. Şimdi sen benim gözümde çok kuçuk bır ınsan oldun. Tabı o zaman soruyor bu kımdır. bu kureyşlilerin buyuğudur demiş dıyorkı develerin sahibi benim ben kendi devem için ancak şefaatçi olurum. Kabenin sahibi allahtır o onu korur tabi üç gün musade ıster kabeyi ziyaret ederler dışarı çıkarlar butun ahali bunun üzerine bu hucuma geçiyor. tabi haliyle  çoluk cocuğu ezer. Gülcü bır orduyla gelmiş. Güçleri yok. Ondan sonra vadi muhasara taşlanırlar ne yapıyorlarsa fil bır adım atmıyor. Başının üzerinde ateş yakanlar yine gitmiyor. İşte orda hepsi taşlandılar. Bir teyze tek kaldı oda gıttı meseleyı melike anlattı oda orda öldü. (elem tere ) gormüyorsun, peygamber dıyor görmüyormusun ne için bu hadıse resuli erkemin doğumundan bir sene evvel olmuş. Yani senin kılegahını senin hürmetine boyle koruyorum. (keyfe feala rabbuke bıeshabilfil) cenabı hak eshabı fili nne yaptı biliyormusun. Onlar o fil tarihini tarih yaptılar. Yani nasıl hazreti isa tarihi vardır. Doğumu. Onlarda onu tarih yaptılar.araplar. fakat tabi resuli Ekrem gelince hicret şey oldu artık. Eshabı fil ne yaptıgını Allah onları ne yaptığını görmuyormusun.  Üstad burada dıyor ashabı fil ebcet hesabıyla bu asra bakıyor yani eshabı dunya,filolarla onlar onlar fil ile geldıler. Bunlarda filolarla geliyorlar filoları var. Bır işaret var buayette. Filoların sahıbıne Allah ğadab edecek(elem yecel keydehum fi tadlil) onların butun hilelerini delalete çevırmedi boşuna gitti. Geldıler boşa çıktı. (ve ersele) gonderdi (aleyhim)  onların üzerine (teren ebabil fi tedlil) cümlesi tam şeyin her birinin işaretini veriyor. Irakın birinci harbini neuzibillah Müslüman bır cemaat tarikatçisi, nurcusu, şu ayetın işaratından ,ustadın işaratından tenvini diyor bu tenvını ilave ettiler birinci cıhan harbine işaret ediyor ikinci cihan harbine estafırullah. Ondan sonra bu harbe ustad işaret çıkarmamıs demiş tenvin sayılmasa ikinci cihan harbine işaret eder. Tenvın sayılsa tam o körfez savaşına işaret ediyor . dedi efendim işte diyor cenabı hak amerikayı medh ediyor.  Halbuki Allah deyor onların delaletı boşa gidecek o tarihte bir fitne cıkacak boşada çıkacak. Vaad veriyor yani onlar o tarihte bir harp çıkaracaklar o harp boşa çıkar. O oyundu oyunu şimdi çıkıyor gaye alemı islamı istiladır. Saddamı o hale getirende Yahudilerin, kominist tarafıdır. ( ve ersele)gonderdi (aleyhim) onmların üzerine (tayran ebabil)tayrı ebabil yani uçakları kast ediyor. İşareten veyahutta mesala şu andaki bombalarla ufak bombalarla kocaman orduyu mağlup ediyor görüyorsunuz, seyrediyorsunuz. Tayır tahırden murat kuştur ebabil yeni cemaetten ebebil diye bir kuş yoktur dünyada tayrı ebabil yoktur diyoruz , tayrı ebabıl yoktur. (teran ebabilen) diyorlar denız den kuşlar çıkardılar. Ebabil yeni cemaetten ha. Allah filoya karşı ufak tefek oyle o Müslümanlar fak şeyleri çıkarmiş taşlarla vuruyor, mağlup edecek illaki mağlup edecek. Vardır(termihim bi hicaretin o filolarla gelir, fillerle filolarla gelir allahda kusların ayaklarındaki taşlarla vuruyor mağlup edıyor. Mucizedır ayet bugun nazıl olmuş gibi bir hal var.  (ha kabenin kırmasına geldi eşimdi bada kabedir. Kabeyi kırıyor, müslumanların dınıdır imanıdır ,kabesidir her şeye, her şeye kabenin müminin kuran degil mi, kuran gidiyor daha kalem mi kalır(feceelehum) . onları kıldı . ( keesfin mekul) asrı mekulde iki mana var ya asr yeni muğdanın ,içi şey ediyor ya kurt içi yenilmiş buğday gibi veyahutta (feceelehum) onları kıldı. (keesfim)bir ot gibiki pislik olup çıkıyor.  Anlaşıl dı nasıl bir hayvan böyle yer ezılır gıder .ya murat oduryeni yiyilen ot gibi eziliyor gıdıyor veyahutta bır buğday gibi ki içi boş gibi x ses:sual soruyor anlaşılmıyor (fitadlilin) o tenvin sayılmasa ikinci cihan harbine işarettir tenvin sayıldığı zaman tam korfeze denk gıdıyor  gelıyor tam aynı seneye denk gelıyor . Allah dıyor onların hılesı bosa gıttı . onların o kufrune karsı teyrı ebabıl denılen ufacık, ufacık seylerle vuruyor ha . o havadadan denızden gelıyor oda ufak sılahlarla vuruyor . vuruyor. Sankı bır tasla vuruyor. Xses:sımdı onlar dıyorlarkı efendım bak demek amerıka haklıdır he he ya galıp olduya sımdı kım gelırse o haklıdır halbukı o gunu hadısesı yenı cıkıyor Allahın acelesı yokkı cıkacak tayrı ebabıl taslarla vuruyor kucuk taslarla onları gebertıyorlar.  Onlar o taslarla onları mağlup  edecekler. Ayet işaret ediyor.olacak
x ses anlasılmıyor .
keskem oyle olur degıl suphe etme ,olacak yahu habu gunesı gorur gıbı ben demişim size olacak ama görüyoruz, görmuyoruz ben bılmıyorum ömrümüz var hep beraber ölmeyeceğiz her halde yeter .bu sefer yeter her halde. İnşaaalah yarın bitireceğiz fatihasını okuyacağız
          
İşbu CD inceleme tutanağı tarafımızdan tanizm edilerek birlikte imza altına alınmıştır.25.09.2010

Haber Ara