Dolar

34,2141

Euro

37,8203

Altın

2.930,72

Bist

9.351,22

Salih Tuna: Fenerbahçeli Sow’u hangi ‘hocaefendi’ yetiştirdi?

Salih Tuna, son dönemlerde ülkede gündemde oturan şiddet olaylarını köşesine taşıyarak eleştirilerde bulundu...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-04-08 05:14:11

Salih Tuna: Fenerbahçeli Sow’u hangi ‘hocaefendi’ yetiştirdi?

Yeni Şafak Gazetesi yazarı Salih Tuna, "Fenerbahçeli Sow’u hangi ‘hocaefendi’ yetiştirdi?" başlıklı yazısında Savcı Mehmet Selim Kiraz ve Fenerbahçe takım otobüsüne yönelik gerçekleştirilen saldıraları masaya yatırdı. Tuna, Savcı Kiraz'ın çocuğunu 'Canım Kardeşim' filmindeki Kahraman karakterine benzeterek, mahzun, yakıcı bakışlarından bakmaya cesaret edemediğini söyledi. Fenerbahçe kafilesine yapılan saldırıyı da kınayan Tuna, bir Trabzonsporlu olarak bir saldırı daha olursa Fenerbahçeli olarak dik duracağını söylerken Sow'un görüşlerini de yorumladı.

İşte Salih Tuna'nın yazısından bir bölüm:

Ertem Eğilmez'in “Canım Kardeşim” filmindeki Kahraman (Kral) gibi bakıyordu Mehmet Selim Kiraz'ın çocuğu! Öyle mahzun öyle yakıcı öyle içler parçalayıcı ki gözlerine daha fazla bakmaya cesaret edemedim. Bizim gözlerine bile bakmaya cesaret edemediğimiz bu çocuğa, babasının son halini (ağzı bantlı, şakağında bitişik terörist namlusu) gösterdi Aydın Doğan'ın gazeteleri.

Utanmadan sıkılmadan, hayasızca…

Sormak isterim Aydın Doğan'ın adamlarına: Sizi bir ana doğurmadı mı, sizin hiç çoluk çocuğunuz yok mu, ve siz hiç çocuk olmadınız mı?

Nasıl adamlarsınız siz, hâlâ utanmadan lagaluga ediyor, kırk dereden su getiriyorsunuz.

Adliyede savcı katletmenin herhangi bir gerekçesi veya mazereti veya tevili, hülasa, “ama”sı olmaz. Tıpkı “IŞİD” terörünün olamayacağı gibi.

Siz nasıl insanlarsınız ki hâlâ “ama”lar üretebiliyorsunuz?

Kimden neden nasıl ne şekilde gelirse gelsin terör terördür. Şiddetin de terörün de bahanesi, gerekçesi, hafifletici nedeni olamaz.

Fenerbahçe otobüsüne yapılan menfur saldırı karşısında, “ama onlar da şike yapmışlardı” veya “futbolda adalet sağlanmazsa işte böyle olur” demekle, Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın katledilmesi karşısında, “ama Berkin Elvan'ın failleri de bulunmadı” demek arasında sonuç itibariyle hiçbir fark yoktur.

Çok şükür, aklı başında hiç kimse Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı karşısında mahut saçmalıklara yer vermedi.
Gelgelelim, Aydın Doğan'ın mebzul miktarda adamı, Mehmet Selim Kiraz savcımızın katledilmesi karşısında böyle hayasızca “gerekçeler” üretebildi.

O kadar ki, bu adamların kirlettiği havadan beslenen kimi artist eskileri, Türkiye Cumhuriyeti'nin savcısının adliyede katletmesine, “terördür diyemem” diyebildi.

Fenerbahçe otobüsüne yapılan silahlı saldırıya, “saldırıdır diyemem” demekle ne farkı var bunun, söyleyin.
Şiddetin başladığı yerde meşruiyet bitmiş demektir.

Bir Trabzonsporlu olarak bu köşecikten haykırıyorum: Fenerbahçe'nin kılına zarar verebilecek herhangi bir şiddetin uygulandığı her yerde Fenerbahçeliyim.

O kurşun hepimize sıkılmıştır!

Fenerbahçe'nin failler adalete teslim edilene değin maçlara çıkmama kararının sonuna kadar arkasında olmak da hepimizin boynunun borcudur.

Fenerbahçeli futbolcular ölümden döndüler.

Vurulduğu halde büyük bir kahramanlıkla otobüsü durdurmayı başaran şoför o yörenin insanı. Bu aşağılık saldırı yöreye mal edilemez…

En güzelini Fenerbahçeli siyahi futbolcu Musa Sow söyledi: “Allah korkusu olan hiç kimse böyle bir olayı yapmaz. İki gol atmıştım ve şakalaşarak dönüyorduk. Silah sesiyle korkunç bir gece yaşamaya başladık. Bazı arkadaşlarımız korkudan hareketsiz kaldı. Olayın Türkiye gibi Müslüman bir ülkeyi küçük düşürmek için yapıldığını düşünüyorum…”

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!

Haber Ara