Canavar ve Kurban

İlkel kabilelerle ilgili bir canavar hikâyesi var.
Canavar her yıl ya da ay gelir ve kendisine insanlardan bir kurban alır.
Eğer bu kurban alınmazsa felaket olur. Bu inanç tüm kabile bireylerin içinde sağlam bir inanıştır.
Hiç kimse buna karşı çıkmadığı gibi, herkes ibadet havasında bu ritüele katılır.
Ritüele katılmak zorunda hisseder kendini yoksa kabilenin dışına itileceğini bilir.
İtilmek demek, kurda kuşa yem olmakla eş anlamlıdır çünkü. Görmezlikten gelinir ve onu topluluk içinde görünmez kıllarlar.
Onun için bu ritüel yıllar boyu sürer gider. Kimse de karşı çıkma cesareti göstermez.
Her gelen yeni nesil, babalarından gördüğü şekilde canavar ve ondan türeyenleri beslemeye devam ederler.
Ne kadar doğru, ne kadar yanlış, bunu bilmiyorum.
Ama hikâye günümüz için gerçekliğini olabildiğince koruyor.
Klanlar ve klikler bir canavar olarak var. Bunu beslemek zorunda kalan küçük topluluklarda.
Bunun ne kadar devam edeceğini ise zaman gösterecek.
Canavarların çoğalması doğal olarak kurbanların çoğalmasını beraberinde getiriyor.
Kurban vermede değişim yok, sadece ritüellerde küçük nüanslar var. Birde kurbanlarda aranan şartlar değişti.
Büyük klanlar ve klikler, canavarlıklarını beslemek için kurbana ihtiyaç duyarlar.
Küçük topluluklar içinde bu ritüellere katılmayanlar için baskı yapar, kurbanı onlardan istedikleri gibi kurbanın bizzat o katılmayanlardan olmasını isterler.
Çünkü tek canavar yok artık, canavarlar çoğaldı ve semirdiler, önlerinde durulacak gibi değil.
Sürekli kurban istiyorlar.
Bu yolun yanlış olduğunu, şartların değiştiğini, kurban vermenin gereksizliğini dilendiremezsiniz bile.
Önemli olan canavarı rahatsız etmemek.
Uykusundan uyandırmamak.
Uyandırmışsanız. Kurban ister.
Hırlar!
Kükrer!
Homurdar!
Yakıp yıkar!
Kurban alana kadar devam eder.
Şimdiye kadar buna direnen olmadı.
Ses kulağı sağır edercesine çıktığından olacak, herkes tırsıyor ve geri çekilip kurbanı veriyor.
Peki, bununla nasıl baş edilecek?
Bu canavarı ancak toplum yok edebilir. El ele vererek, o çok yüksek çıkan çirkin sesi kesebilir. Hep bir ağızdan ses verilirse, canavar korkar ve kabuğuna çekilir.
Bir daha ki sefere kadar bu sürer.
Yine birileri onu rahatsız edip yerinde oynatana kadar.
Ama önemli olan her seferinde ona karşı durup kurban vermemektir.
Kurban alamayacağına inanan canavar da artık normalleşir ve kurban istemez hale gelir.
Ama görünen o ki bunun için çok beklememiz gerekiyor çook.
Yani daha çok işimiz var çooook.
Bekleyip göreceğiz.
Tek temennimiz, bu canavarların biran önce helak olması.
O kadar…