İsrail’in güvenliğini sağlama çabaları
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-09-03 16:44:36
Aynı şekilde Tunus ve Mısır’da yönetime gelenler, İsrail Devletiyle zihinsel olarak uyuşmayacak olanlardır. Bu Libya içinde söz konusudur.
Şimdi hangi akla hizmet ederek, “Arap Baharı emperyalizmin ayak oyunlarıdır” diyebiliriz.
Bunu söylerken de olabildiğince Amerika ve avenesini büyüttüğümüzün farkında değiliz. Neredeyse her taşın altında bir Yahudi ve Amerikalı arar olduk. Merak etmeyin o kadar güçlü değiller.
Onlarda istiyor, her taşın arkasından çıksınlar ve gidişatı belirlesinler ama olmuyor. Kafirlerin oyunu olabilir, Allah’ında bir oyunu olduğunu akıldan çıkarmamak gerekir.
Amerika ve Siyonistleri büyüterek, kardeşlerimizin emeklerini ve çalışmalarını görmezden geliyoruz. Böylece onları küçülttüğümüzün farkında dahi değiliz.
İnanınız ki, Arap Baharı hiç kimsenin bir katkısının olmadığı ve olabildiğince gecikmiş bir halk hareketidir.
Evet, bu isyanlar başladığında mutlaka Amerika ve diğer batı istihbarat elemanları bölgede cirit atıyordur. Kendi lehlerine bunu nasıl kanalize edeceklerinin yol ve yöntemlerini bulmaya yoğun çaba sarf etmişlerdir.
Gördüler ki bu olay onları çok aşan bir durumdur. O zaman “ne yapalım” dediler. “Başa gelen çekilir”. “Dışarıda kalacağımıza destek vermiş görünelim, en az zararla işin içinden çıkalım,” dediler.
Şuan anda yaptıkları bu. Bundan öte de bir şey yapamazlar zaten. Halka rağmen ne kadar başarı alınabilir. Kapalı devre devlet anlayışı kalmadı. Artık her şey uluorta ve hemen duyuluyor.
Amerika şimdi bölgeden en az zararla çıkmak istiyor. Diğer tarafta etrafı olabildiğince daralan İsrail Devleti’ni de bundan en az etkilenecek şekilde çıkarmayı amaçlıyor.
Mısır’la ordu üzerinden ciddi pazarlıklara girişiyor. Bu nedenden dolayı Mursi, Generalleri ve kontrol edemediği üst komutadakileri emekliye sevk ediyor. Şimdiye kadar basına yansıyan yetmişin üzerinde general emekliye ayırmış durumda.
Mursi, böylece Amerika’nın elini zayıflatırken kendi ellini güçlendirerek, İsrail karşısında alacağı tutumunda iç hesaplaşmalar yaşamak istemiyor. Bu durum Siyonist rejimi olabildiğince korkutuyor.
Onun için bölgede İran üzerinden bir savaş başlatma tamtamları çalmaya çabalıyor. Bölgeyi ateşe atarak Amerika ve Batı dünyasını da yanına alarak bir medeniyetler savaşı başlatacağını düşünüyor.
Bunda başarılı olacağı kanısında da değilim.
Suriye direnişi devam ediyor. Libya’ya verilen desteği Suriye’de göremiyoruz. Çünkü Libya’da arzulanan sonuca ulaşamadılar.
Liberaller kazanmış görünse de İslamcıların buraya hakim olamayacağının garantisi yok. Onun için Suriye’de olabildiğince yavaş davranıyorlar.
Birbirlerini kırmaları Amerka ve avenesi için bir anlam ifade etmiyor. Suriye’nin alt ve üst yapısı çökertilerek uzun süre kendilerine gelemeyecek durumda olsunlar istiyorlar.
Direnişte İslamcıların güçlü olduğunu görüyorlar. Eğer sonucu giderlerse bu İsrail için olabilecek en büyük felaket olacaktır.
Amerika şimdiden İsrail’in durumunu garantiye almak için çabalıyor.
CIA Başkanı Orgeneral David Petraeus'un Türkiye’ye gelme nedeni de budur. Türkiye’nin Arap dünyası ile olan ilişkileri kullanarak ve Türkiye-İsrail ilişkilerini tekrar başlatarak, İsrail güvenliğini sağlamak.
Bunu ne kadar başaracak ileriki günler gösterecek. Şimdiye kadar çok yazdım. Arap Baharı başladığından beri İsrail basını sessizliğini korudu. Olayları sessizce izlediler.
Gidişatın onların istediği şekilde gitmediğini gördüler. Yaklaşan Amerika seçimlerinden dolayı adaylar üzerinde Yahudi lobileri vasıtasıyla baskı kurmaya çalışıyorlar istedikleri sonuca ulaşmak için.
Gerçek şu ki şuan Yahudi Lobilerin birçoğu Netenyahu’nun yerleşim yerleriyle ilgili politikasından memnun değiller. Hatta kendisine bu politikasıyla dünyada yalnızlaştığı eleştirisini bir mektupla gönderdiler.
Onun için Arap Baharı’yla birlikte Amerika ve İsrail’in tek çabası Ortadoğu’da kalıcı olarak var olma çabasıdır. Bu çabanın uzun süreli olacağını düşünmüyorum.
SON VİDEO HABER
Haber Ara