Siyonist Neden Öldürür

Gazze bombalanırken Batı Şeria’da işgal edişmiş “Kirya Arba” isimli yerin Hahamı Haham Dov Lior, “Keşke Tüm Filistinlileri öldürseler, Gazze’yi tamamıyla yok etseler, Tevrat bize, savaşlarda nasıl muamele edeceğimizi öğretiyor” diyerek dikkatimizi genel Siyonist düşünceye çekti.

Bu sözlere bazı insanlar hem tepki gösterdi hem de şaşırdı. Oysa İsrail Terör Örgütü’nün kuruluşu öldürmeye dayanmaktadır. Çünkü Siyonizm Yahudi ırkçılığına dayanmaktadır. Eylemlerini meşrulaştırmak için de Kitab-ı Mukaddes’ten kendisine uygun ayetler bağlamından kopararak Yahudilerin bütün yabancı etkenlerden kurtarıldığını kanıtlamaya çalışıyorlar.

1881 tarihinden beri bu düşünce biçimi oluşturuldu ve giderek taraf kazandı. Bunun için Siyonistler kendilerini diğer toplumlardan soyutlamak gerektiğine inanıp ona göre Tevrat’tan ayetler kullandılar. Geçen yazımızda bu ayetleri ayrıntılı bir şekilde vermiştik. (Ezra bab 10/10-11, Nehemya bab 13/3, 25, 30)

Böylece Siyonistler Yahudilere başka uluslardan olmadıklarını söyledikleri birtakım ırksal üstünlüklerini yine Kitab-ı Mukaddes’e dayanarak ispatlamaya çalıştıklarını yeni Tevrat yorumlarında sık sık görmeye başlıyoruz. “Çünkü yeryüzünün gerçek sahipleri onlardır ve yeryüzünü yönetme hakkı” onların olacaktır anlayışını taraftarlarına benimseterek öldürmeyi gönül rahatlığı içinde gerçekleştirebilsinler.

Bu düşüncelerini Tevrat’taki şu ayetlere dayandırmaktadırlar;

“Siz Allah’ın Rabbin oğullarısınız... Çünkü Allah’ınız Rabb için mukaddes bir kavmisin, ve Rabb yer üzerinde olan bütün kavimlerden üstün olarak has bir kavm olmak üzere seni seçti.” (Tesniye, bab 14/1-2)

“Ve onlardan nefret ettim; fakat size dedim: siz onların topraklarını miras alacaksınız ve ben size mülk olmak üzere vereceğim. Ben sizi milletlerden ayırt eden Allahınız Rab’im.” (Leviler, bab 20/23-24)

“Ben dedim: siz ilahlarsınız ve hepiniz yüce olanın oğullarısınız. Fakat insan gibi öleceksiniz. Ve reislerden biri gibi düşüneceksiniz. Kalk, ey Allah, yeryüzüne hükmet, zira milletlerin hepsine sen varis olacaksın.” ( Mezmurlar, bab 82/6-8)

Siyonistlerin birçok açıklamaları ve şimdiki eylemleri, onlara göre Tanrı’nın seçilmiş “halkı”nın başkalarını aydınlatmak değil, onların üstünde baskı kurmak ve emirlere uymadıkları takdirde ise ortadan kaldırmak olduğunu göstermiş oluyor.

“İşte benden ve miras olarak sana milletleri mülkün olarak yeryüzünün uçlarını da vereceğim. Onları demir çomakla kıracaksın, bir çömlekçi kabı gibi parçalayacaksın. ( Mezmurlar, bab 2/8-9)

Böylece Yahudilerin üstün ırk ve yöneticiliğini kabul etmeyen, topraklarını onlara vermeyenler —ki bunu Filistin halkına karşı koymuş oldukları eylemlerle göstermişler— ayetlerdeki yöntemlerle cezalandırılacak ve boyun eğmeleri sağlanmış oluyor.

Siyonizmin bu ırkçı tutumu, kurulmuş olan İsrail Terör Örgütü’nün temel düşüncesini oluşturmuştur. Siyonist genişleme, planlarının önündeki ana engel devletin Yahudi niteliğine tehlike olan Arap halklarına karşı ırkçılığını sergilemekten hiçbir zaman geri durmayacak. Filistinlilere ayırım uygulayan, baskı altında tutan aşağılayan ve Filistinlileri yok sayan bir tutumla karşı karşıya bırakmaların temel nedeni budur.
İsrail güvenlik güçleri neden binlerce Filistinli çocuğun ölümüne sebep olmaktadır, ya da İsrail güvenlik güçleri 12-13 yaşının altındaki savaş gücü olmayan bu çocukları öldürürken nasıl bir ruh hali içindedir. Bunun cevabını bulmak için 1990 yılında yayımlanan, soru-cevap kitabına bakmak yeterlidir. Bu kitap Gush Emunim’in önemli hahamlarından biri olan Shlomo Aviner’in yazdığı İntifada Yanıtları [İntifada Responses] adlı kitapta, Filistinlilerin intifada da yaptıkları eylemlere karşı dindar Yahudilerin ne yapması gerektiği yönündeki sorulara düzgün bir İbranice ile Halakha’dan verilen yanıtlardan oluşmaktadır.

Kitap, sorular ve yanıtların oluştuğu kısa bölümlere ayrılmıştır. Böylece Filistinlilere karşı geliştirilecek tavır veya ortaya konacak eylemlerin kutsallığı ve görevini yerine getirmenin verdiği haz ve mutluluğu da beraber yaşayacaktır. Bu kitaptaki sorulardan biri ve cevabı şu şekildedir.

Soru: “Bizim huzurumuzu bozan bir Arap çocuğu ile Arap yetişkin arasında cezalandırma açısından herhangi bir fark var mıdır?

Cevap: Bilindiği gibi, Halakha, 13 yaşının altında bulunan erkek Yahudi çocukları ile 12 yaş altındaki Yahudi kız çocuklarına hiçbir ceza getirmemektedir... Maimonides, bu kuralın sadece Yahudilere uygulanacağını yazar... Yoksa Yahudi olmayanlara değil. Bunun için, yaşı ne olursa olsun Yahudi olmayan herhangi biri, işlediği suçun cezasını ödeyecektir.”

Bir başka soru ise; “Bir Arap çocuğu Yahudi yaşamını tehdit etmeye niyetliyse ne yapmalıyız?”

Aviner yanıtında Yahudi olmayan çocuklara işlenmiş olan gerçek suçlarla ilgili yanıtlarında söylediğini yaparak, eğer Yahudi olmayan bir çocuk; örneğin yoldan geçmekte olan bir arabaya taş atmak gibi cinayet işlemeye niyet etmiş ise, bu çocuk ‘Yahudi Katili’ olarak kabul edilmeli ve mutlaka öldürülmelidir.”

Yine kitabın ikinci bölümünde “Halakha, taş atan Arapların ölüm cezası ile cezalandırılmalarına izin verir mi?” yanıtını izah ederken, böyle bir cezalandırmaya sadece izin verilmediğini bilakis bunu bir zorunluluk olarak görüldüğünü belirtmektedir.”

Nice 12 yaşın altındaki Filistinli çocuklar İsrail Güvenlik Güçleri’nin mermilerine ve roketlerine hedef olmasının temel nedeni bu fıkha dayanarak gerçekleştirilmektedir. İsrail güçleri bunu gerçekleştirirken, Halakha’nın emirlerini yerine getirmenin mutluluğunu yaşamaktadır.

Şimdi neden çocuklar, kadınlar öldürülüyor. Evler, Hastaneler ve okullar bombalanıyor? İsrail bombalarken Siyonistler geniş Tv ekranlarında seyreder gibi tepelerde Gazze’nin bombalanıp, çocuk ve kadınların ölümlerine sevinç çığlıkları neden attığı daha iyi anlaşılmaktadır.

Öldürmek Siyonistler için dini bir ritüeldir çünkü. Yirminci yüzyılla birlikte yani siyonizmle birlikte böyle sapkın bir anlayış geliştirdiler. Geri kalan dünya ise bu sapkınlığa seyirci kalmaktadır.