Hareket, ilk gençlik yıllarımızda okuyup etkilendiğimiz dergilerden biriydi. Okuduğumuz ilk kitaplar arasında da, başta rahmetli Nurettin Topçu'nunkiler olmak üzere, Hareket Yayınları'nın kitapları önemli bir yer tutar. | |
Felsefeyle Hareket kitapları sayesinde aşinalık peyda ettik. Daha da önemlisi, Hareket çevresi, ideolojik kavgaların dışında kalmaya gayret ederek çeşitli kültür çevreleriyle rahatça temas kurabildiği için, 1970'lerde iki kesim arasında yegâne iletişim kanalıydı denilebilir. Benim neslim Kemal Tahir'i ve çevresini Hareket dergisi sayesinde keşfetmişti. Cemil Meriç'i de Hareket'te ve Hisar'da çıkan yazılarıyla tanıdık. "Hareket" ismi, Sorbonne Üniversitesi'nde felsefe doktorası yapmış ilk Türk olan Nurettin Topçu'nun hocası Blondel'in aksiyon felsefesine işaret ediyordu. Ruhçu ve muhafazakâr bir düşünür olan merhum Topçu'nun etrafında kümelenen aydınların görüşlerini seslendirmek için çıkardıkları Hareket dergisi ve yayımladıkları kitaplar, fikir ve kültür dünyamıza gerçekten ciddi bir ağırlık ve zenginlik kazandırmıştı. Hareket Yayınları, ismini 1977'de bilmediğim bir sebeple Dergâh olarak değiştirdi, fakat yayınlarına aynı çizgide ve daha profesyonelce devam etti. Bu isim, onu hem Mütareke yıllarında Yahya Kemal ve arkadaşları tarafından yayımlanan Dergâh dergisinin Anadolucu milliyetçilik anlayışına bağlıyor, hem de kültürümüzün tasavvufî boyutuna yöneleceği işaretini veriyordu. Nitekim Kuşeyrî, Kelâbâzî, Taftazânî, İbn Haldun, İbn Rüşd gibi İslâm tasavvuf ve felsefesinin temel klasiklerine Dergâh Yayınevi sayesinde kavuştuk. Nurettin Topçu'nun en sadık şakirtlerinden olan ve varını yoğunu yeni nesillere başlı başına bir kütüphane hediye etmek için harcayan Ezel Erverdi (ki tıp fakültesi mezunudur ve yayıncılık sevdasına bu mesleği hiç icra etmemiştir) tanıdığım en büyük idealistlerden biridir; kısa vadede hiçbir şey getirmeyecek bu türden eserlere yatırım yapmış, dergiler ve ansiklopediler çıkarmıştır. Nurettin Topçu, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Mehmet Kaplan'la onların takipçileri olan Orhan Okay, İnci Enginün ve Zeynep Kerman gibi değerli hocaların bütün eserlerini, ayrıca İbnülemin Mahmud Kemal İnal'ın Son Sadrazamlar ve Son Asır Türk Şairleri'ni irfan hayatımıza yeniden kazandıran Dergâh oldu. Ve bunların dışında, tasavvuftan felsefeye, tarihten sosyolojiye, edebiyat tarihinden roman, hikâye, şiir ve deneme gibi edebi ürünlere, yüzlerce kitap... Dergâh'ın en önemli yayınlarından biri olan Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi, eksiklerine rağmen alanında hâlâ rakipsizdir. Çıkışında yazı kadrosunda yer aldığım, çok sayıda şair ve yazar yetiştiren Dergâh dergisi de Mustafa Kutlu'nun yönetiminde yayın hayatına devam ediyor. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi ve Dergâh dergisinden söz edilince hemen herkesin aklına Ezel Erverdi'nin yanı sıra Mustafa Kutlu ve İsmail Kara isimlerinin geldiğinden eminim. Kutlu, Türk hikâyeciliğinin önemli isimlerinden biri; Kara ise, son derece önemli çalışmalara imza atmış bir ilâhiyatçı, tarihçi ve siyaset bilimci... Biri Dergâh dergisiyle meşgul olurken, diğeri, eserleri ve fikirleriyle "hareket"i başlatmış olan Nurettin Topçu'nun bütün eserlerini, yazıların ilk yayımlandıkları kaynaklara giderek akademik bir titizlikle hazırladı. Onun sayesinde bugün eksiksiz ve kusursuz bir Nurettin Topçu Külliyatı'na sahibiz. Kısa bir süre önce, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Anma ve Armağan Kitaplar Dizisi'nde yayımlanan Nurettin Topçu kitabı da Kara'nın eseri... Muhtevası, iç tasarımı ve zengin görsel malzemesiyle göz dolduran eser, "Hayat ve Eser", "Hareket ve İrade", "Sanat ve Sanatkâr" ve "Hatıraları Anlatmayı Denemek" başlıklarını taşıyan dört bölümden oluşuyor. Nurettin Topçu kitabı, bildiğim kadarıyla bu büyük mütefekkir hakkında yayımlanan ikinci armağan kitaptır. Birincisi yıllar önce Dergâh tarafından yayımlanmıştı. Doğrusu kadirşinas bir yayınevi olan Dergâh, eserlerini bastığı bütün yazarları (Nurettin Topçu, Mehmet Kaplan, İnci Enginün, Orhan Okay ve Süleyman Uludağ) ve sahibi Ezel Erverdi için birer armağan kitap hazırlayıp yayımladı. Hazırlıklardan haberleri olmayan hocaların bu güzel kitapları görünce ne kadar mutlu olduklarını tahmin edebilirsiniz. Prof. Dr. Zeynep Kerman için Prof. Dr. Handan İnci tarafından hazırlanan kitap da, geçen hafta sonunda, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Oditoryumu'nda düzenlenen, yirmi beş-otuz kişilik bir grubun katıldığı mütevazı bir yemekte kendisine takdim edildi. Hayatını Türk edebiyatına vakfetmiş bir akademisyen olan Zeynep Hanım'ın sevinci ve mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Bu vesileyle aziz hocamıza daha nice eserler vereceği uzun bir ömür diliyorum. Bir nesil için kelimenin asıl mânasında dergâh olan Dergâh, mutlaka yaşaması, yaşatılması gereken köklü bir yayınevidir. Hizmetleri daim olsun. |
Dergâh Yayınevi ve Armağan Kitapları
17 Yıl Önce Güncellendi
2010-02-04 08:51:00

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Haber Ara