Dolar

35,1973

Euro

36,7235

Altın

2.967,38

Bist

9.724,50

Gaflet, Dalalet ve Hıyanet?

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-06-22 09:52:00

Gaflet, Dalalet ve Hıyanet?

 

Mayın Temizleme İşindeki Gaflet, Dalalet ve Hıyanet

En büyük esaret, prangadaki zincirlerin acıtmaz olmasıdır.

Mayın temizleme işi ile ilgili ayrıntılı bilgilere ulaştıkça midemiz bulanmaya başlıyor. Irak, Filistin, bu gün İran'daki iç savaşlar, öte taraftan Güney Doğu Bölgemizin sınır şeridindeki üç vilayete yakın bir toprağın yarım asırlığına ?arz-ı mev'uda hibe edilmesi burnumuzun direğini sızlatacak derecede gaflet, dalalet ve hıyanet örnekleridir.

Başta sayın başbakan olmak üzere, hükümetin bir kısım üyeleri olayın çok normal bir sözleşme veya anlaşma olduğunu, hatta masum bir bebek gibi saf duygularla yapılmış ticaret anlaşması olduğunu bu öküzün altında buzağanın olamayacağını vurgulamaktadırlar. Bizden de bu anlaşmaya itaat etmezi istemektedirler. Malesef ne balık hafızalıyız ne de tarih bilgilerimiz beynimizden silindi. Daha yüz yıl bile olmadı Lübnan topraklarında Ürdün Topraklarında İsrail devletinin doğuşu. Aynı delikten göz göre göre tekrardan geçilmez ki.

Irak'ın işgali, Filistin'deki işgal, İran'ın içten içe karıştırılması, mayın temizlenecek arazinin temizlenmesi konusundaki hukuksal düzenlemenin jet hızıyla geçirilmesi, hükümet yetkililerinin DTP ve kürt halkıyla çok yakın temasları ve göz kırpmaları hedefe varmak için ara politika ve taktikler olarak gün yüzü gibi önümüzdedir.

Türkiye'de  bir taraftan Arz-ı mev'ud'un gafleti içinde düzenlemeler yaparken bir taraftan da (sözde) KÜRDİSTAN devletinin misak-ı milli sınırları içinde manevra alanlarında meşrulaştırma çalışmaları gözlerimizin içine bakıla bakıla devam etmektedir.

Türk dış politikasının vaad edilmiş toprakların oluşturulma sahasının pazarlığı ile, (sözde) Kürdistan topraklarının oluşturulma sahasının parazlığının cenderesinde olduğu izlenimi verilmeye çalışılsa da, burada üzerinde pazarlık yapılan toprakların Türkiye toprakları olması üzerine anafor içindeki birinci baş rol oyuncusu olduğumuz bir gerçektir. Buna karşın, tarihsel bağlamda bölgenin süper gücü üzerinde kurulu bir devletin temsilcisi olmamızı da ilave ettiğimizde, HER İKİ SÖZDE DEVLETİN PAZARLIĞININ YAPILDIĞI CENDERENİN İÇİNDE OLMAKTAN ÖTE BU CENDEREYİ ELİNDE TUTAN BİR GÜÇ OLMAMIZ bir gerekliliktir.

 

Haber Ara