Gamet Suleymanov’a ve Azeri kamuoyuna Müslümanlar adına açık cevap
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-02-03 14:25:42
Bu mektubu zülüm altında inim inim inleyen Müslümanları, Safevi-Rafızi-Ermeni-Rus zalimlerine karşı, Suriye ‘nin Müslüman halkına yardıma giden, Azeri mücahitlerini ve Suriye direnişini karalayan, onlara iftira atan, onları haricilikle itham eden Gamet Süleymanov’a ve benzerlerine cevap olarak yazdık. Ayrıca Sünni halkımıza ve Azerbaycan’daki erdemli, onurlu, adaletli ve vicdanlı insanlara da seslenmek istedik.
Ey Sünni halk!
Herhangi bir yerde iki hayvana eziyet edilse iki ağaç kesilse tüm dernekler ve dünya ayağa kalkar, vicdanlar çektikleri acıdan ızdırap duyar. Oysa Suriye’de yüz elli bin insan hunharca katledildi ve edilmeye davam ediliyor, bunların; 14 bini çocuk 10 bini kadın, 250 bin’e yakın tutuklu ve 80 bininden haber alınamıyor, binlerce yetim yaralı, mülteci üstelik de bunlar. Tüm bunlar siz medenilerin gözlerinin önünde oluyor, gizli saklı hiç bir şey yok. Yarın sizin torunlarınız bu tarihi okudukları zaman demeyecekler mi? ‘’vay be yüzbinlerce insan öldürülmüş haksız yere bizim dedelerimiz neden susmuşlar’’ diye sordukları zaman sizden utanmayacaklar mı? “
Bu fotoğrafları karşısında, sizin tepkisiz kalmış olmanız onları delirtmeyecek mi?
Kuran okurken bu ayete hiç rastlamadınız mı? “Ve size ne oluyor ki Allah’ın yolunda ve ‘Ey Rabbimiz! Halkı zalim olan bu kasabadan bizi çıkar ve katından bir veli ve katından bize bir yardımcı gönder.” diyen zayıf ve aciz erkekler, kadınlar ve çocuklar için savaşmıyorsunuz?”(Nisa 75)
Yoksa Esad ve ailesi zalim değil mi? Suriye halkı aciz ve zayıf bırakılmış değil mi? Suriye halkı kardeş değil mi? Kardeşlik hakları yok mu? Kardeşlik sadece bayramlarda birbirimizin evlerini dolaşıp tatlılar yiyip gülmekten mi ibaret? Amr bin Salim, Medine’ye gelerek Peygamberimizden; onlara zulüm edenlere karşı yardım istemiş ve bu şiiri okumuştu:
Onlar bizi Vetir’de namaz kılarken buldular,
Kimimizi rükuda, kimimizi secdede vurdular.
Onlar hem güçsüzdü hem az sayıca…
Allah’ın kullarını çağır da gelsinler yardıma,
Köpüklü deniz dalgalarını andıran ordularla…
Allah resulünün nasıl bir intikam aldığını biliyor musunuz? Yoksa bunları, bir tarih hikâyesi gibimi okumalıyız?
Ey Sünni halk ve sözde vatanseverler!
Bu gün Suriye’de, Esad saflarında savaşan Ermenilerin 1994’de Karabağ’da savaştığını ve Hocalı katliamında ön safta olduklarını ve bunların Türk düşmanı olduğunu ve taa o zamanlardan beri aralarında organik bağlar olduğunu siz bilmiyor musunuz? Ermenistan’ın en iyi dosalarından birinin bu gün Suriye’de katliam yapan İran olduğunu hatırlatmama gerek var mı?
(Şam’da; Esad ordusunda savaşan ermeni teröristin Türk bayrağına yaptığı şerefsizlik)
İran devletine yakın siteler; Suriye’de katliam yaparken ölen Ermenilere şehit diyor)
Ey Sünni halk!
Dünyadaki âlimler, Müslümanlar, erdemli, onurlu ve özgür insanlar bu zulme sessiz kalmıyor. Azeri Müslümanları da bütün örgütlerden müstakil bir şekilde Suriye’nin Müslüman halkını ve onların onurlu direnişinin destekliyoruz. Buna Suriye halkıyla beraber Ahraruş Şam saflarında, Halep’te Halep halkıyla birlikte bombalanan şehidimiz Askerov Rüstem örnektir.
(Halep şehidimiz Rüstem ASKEROV)
( Rüstem Askerov)
Ey sünni halk! Siz bilin ki, eğer bu gün bu zulme susanlar, sabah Karabağ’da bir şey olsa, o zaman da onlar susacak ve korkup kaçacak. Ama Müslümanlar bilsin ki, bizim her zaman Karabağ için kalbimiz alışıp yanmıştır. Karabağ’ın kalbimizde büyük bir yeri vardır. Zaten tarihe baksanız, göreceksiniz ki, biz Karabağ için her zaman ön saflarda olmuştuk. Ama bugün hayatlarını paraya bağlayan, kıblesini Suud rejimine yönelten ve aklını onlara teslim eden zihni ve kalbi boş sözde ilim ehli kişiler ne Suriye halkı için, ne de kendi halkı için hiçbir fayda sağlayamaz. Mısır’daki zulme susup zalim Sisi’yi destekleyen sözde ilim ehli ve toplum liderleri Suriye’deki Ehl-i sünnet ‘e yapılanlara ses çıkartmayanlar, oralar için kalbi yanmayanlar, yardımlaşmayı bilmeyenler Karabağ için nasıl ölebilirler?
Hani şair diyor ya; ‘’İnsan olmak bugün yaşanan zulümler karşısında bir mum gibi yanmak demektir ki, bir mumun yaşamasına delil onun yanmasıdır; eğer sen bu gün Ehl-i sünnetin bu haline yanmıyorsan demek ki yaşamıyorsun.”
(Karabağ’a özgürlük çalışmalarından dolayı senelerce hapis cezasına mahkûm edilen Azeri Müslümanları)
‘men dakka dukka’ diye bir söz vardır (eden bulur; bu gün bize yarın size) ve tarih tekerrürden ibarettir yarın bir gün Karabağ’a karşı bir savaş başlarsa o zaman Azerbaycan devleti ümmetten yardım isterse; bu ümmet demeyecek mi ”Gazze’de üzerimize fosfor bombaları yağarken siz neredeydiniz? Mısırda ümmetin iradesi tankların altında ezilirken siz ne yapıyordunuz? Suriye de ümmet yok edilirken hangi yardımı yaptınız?” O zaman verecek bir cevabınız olacak mı? Yoksa Ermenilerin en büyük destekçisi İran’ı mı yardıma çağıracaksınız? Yoksa Ermenistan’a en büyük silah yardımını yapan ve 20 Ocak 1990 da Bakü sokaklarında tanklarla gariban halkı ezen, 600 insanımızı hunharca katleden, yüzlercesini tutuklayıp keyfi sorgu ve zulümler yapan ve Azerbaycan halkının hakkı olan milyarlar değerinde hazar petrolünün bir mafya edasıyla üzerinde oturan, sırf bu yüzden petrol ülkesinde gaz ülkesinde insanların geçim sıkıntısı çekmesine sebep olan Rusya’yı mı çağıracaksınız? Komşunuz Gürcistan’ı mı? Veya ermeni diasporasının kalbi olan Avrupa’yı mı? Veya Rusya’nın arka bahçesi konumunda olan ve Rusya’ya tam biatli olan, adına Türk dünyası denilen; Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan ve Kırgızistan’ı mı çağıracaksınız yardıma?
Yoksa bütün dış baskılara rağmen hala Ermenistan’a dağlık Karabağ işgalinden dolayı sınırlarını kapatıp ambargo uygulayan kardeş Türkiye’den mi yardım isteyeceksiniz? Ki Türkiye ve fedakâr Anadolu halkının Ermenistan işgali döneminde yaptıkları herhalde aklınızdan çıkmamıştır.
Ama bu gün siz kendinize milliyetçi diyerek Ermenilerin, İran’ın, Rusya’nın, çinin ve katil Mısır Firavunu Sisi ve benzerleri ile aynı politikaları güdüyor, Suriye’ye, mısıra, ümmet coğrafyasında baş veren kıyamlara ve Türk dünyasına onların nazarı ve bakış açısı ile bakıyorsunuz. Tarih asla bunları unutmayacaktır.
(Azerbaycan’ın sözde İslami liderinin; firavun ve katil Sisi’yi destekleyen açıklamaları)
Ey Sünni halk!
Lütfen içimizdeki Şabihaların ve İran ajanlarının oyununa gelmeyin. Güney Azerbaycan’ın İran tarafından nasıl işkâl edildiğini ve bugüne kadar yaptığı adaletsizliği unutmayın. Onlara inanmayın tarih ortadadır, bunlar İslam ümmetine ve Türk dünyasına daima bir düşmanlık beslemiştiler.
Aşağıdaki basit hesaplamayı yapa bilirimsiniz?
İran +Rusya+hizbuşeytan+Çin+ermeniler+CHP+DHKP+Sol.Org.+ Gezi parka komünü+Sisi+PYD=?
Eğer çözerken kafanız karışıyorsa, Hamada, humusta, Gazze’de Kahire’de ve tatbiki de Anadolu’daki herhangi bir ‘eğitimsiz’ varoş çocuğundan yardım ala bilirsiniz.
(İran’da idam edilen Sünniler ve Yahudilerle görüşmeler)
Ey Sünni halk! Lütfen bizi kahreden bu uykunuzdan uyanın ve bu kirli ittifakları görün.
Ayrıca biz kabul ediyoruz ki, Müslümanların içinde, İslam’a zarar verip herkesi umuman tekfir edip Müslüman halkların kanını halel gören ve kendilerinden başka kimseyi Müslüman görmeyen, Müslümanların mescitlerini dirar gören ve oralara el bombası atan, ilimsiz ve harici düşüncesinde gençler vardır. Sizde takdir edersiniz ki, en mükemmel toplumlarda bile kötü niyetli insanlar ola biler. Hatta Allah Resulünün ordusunda bile kötü niyetli insanlar olmuştur. Ama bu istisnadır. Herkesi aynı kefeye koymak, geçmişte ve bu günlerde ne idüğü belirsiz ve karanlık ellerin yönlendirmesi ile yaptıkları akıl almaz yanlışları delil getirerek, rast gele herkesi karalamak vicdansızlıktır, haksızlıktır adaletsizliktir.
Bizler gerek Allahlın emir ettiği gibi; dosdoğru olmalıyız ve hakkı ayakta tutan adil şahitlik yapmalıyız.
https://twitter.com/furkan_azeri
SON VİDEO HABER
Haber Ara