Dolar

34,5740

Euro

36,2384

Altın

2.961,70

Bist

9.549,89

Muhafazakarların parayla imtihanı

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-19 14:33:38

Muhafazakarların parayla imtihanı

Muhafazakar bir partinin iktidarda olmasının İslami kesim için çok faydaları olmakla birlikte çok zararları da var.

Ak Parti’den önce bir çok dini, sosyal, ekonomik ve kamusal haktan mahrum bırakılan (bizim) kesim, şartlar lehine değişince hiç imtihan olunmadıkları şeylerle imtihan edilir oldular.

Bunların en önemlisi rahatlık ya da ferah ya da başka bir tarifle zenginliktir diyebiliriz.

İslami kesimin önünün açılmasıyla birlikte zenginlerin sayısı arttı. Fakir sınıf orta sınıfa, orta sınıf zengin sınıfa terfi etti. Zenginlik, bu kesim için tecrübe edilmiş bir hayat tarzı değildi. Yeni hayata uyum kolay olmayacak gibi görünüyor.

Önümüzdeki yıllarda dönüşüm ve varlığa ünsiyet gerçekleşir mi bilmem ama yaşadığımız an itibariyle rahatlık Müslümanları afallatıyor.

Düne kadar birbirlerine kardeş diye hitap edenler, makam mevki sahibi olunca selam vermez oldular.

İşin düştüğünde telefonlara çıkmaz oldular.

Biz duygusunun yerine ben, kardeşliğin yerine enaniyet geçti.

Aynı kurumda çalışanlar namaz vakti imamın arkasında beraber saf tutarken, namaz bittiğinde birbirlerinin kuyularını kazar oldular. Artık bir çok kurumda kovulan da, kovan da, yerine geçen de beş vakit namazında insanlar. Gönderecek sol görüşlü bulamayınca birbirlerini göndermeye başladılar.

Makamları liyakatli insanlar değil, birbirlerine yakın olanlar doldurdular.

Eskiden zarar eden şirketler batmaktan kurtarılıp kara geçirilirdi. Şimdi aynı şirketler zarar eder oldu. 

Bunlar işyerlerinde olup bitenler.

Bir de herkesin gözü önünde vaki olan olaylar var ki vebalinden nasıl kurtulurlar bilemiyorum.

Eskiden Müslüm Gündüz gibilerine zorla komplolar kurularak Müslümanlar karalanmaya çalışılırdı. Şimdi Cübbeli Ahmet hocaya aynı komplolar kuruluyor. Cübbeli ile ilgili iddialar doğru ya da yanlış.  Ama komployu kuranların yobaz laikler olmadığı muhakkak.

Maddiyatla çok uğraşmak maneviyatı gevşetti. İbadetlerin, duaların, zikirlerin, manevi derslerin yerini makamlar, çekler, yeni iş fırsatları vs. aldı.

Neyse ki aşağılarda çözülme yaşanırken yukarıda yani ülkeyi yöneten makamlarda olanların manen sarsılmadığına dair duyumlar alıyoruz. Yalnız bu gevşeme, birbirini yeme, Rabbena hep banacılık onları daha ne kadar süre tepede tutar bilemiyorum.

Bu noktaya maneviyatla gelindi. Eğer maneviyat maddiyatla takas edilirse tekrar başa dönme tehlikesi var. Yılların birikimi bu kadar kolay tüketilmemeli. Araçlar amaç olmamalı.

Keramet zenginlikteyse bütün Avrupa ve Amerika’nın zengin olduğunu unutmamak gerek.  Onlar maddeten güçlü ama manen zayıflar. Hiçbirinin halinden memnun olduğunu sanmıyorum.

Hasıl-ı kelam, bu ne oldum deliliğinden bir an önce kurtulmak gerekiyor. Müslümanların Allah’ın dininin güzelliklerini görme, gösterme ve yaşama misyonu var. Mal görmüş Mağribiler gibi davranarak bu vazife gerçekleştirilemez.

Müslümanlar elbette zengin olacak. Ama bu zenginlik adil olmaya, hakka riayete engel değildir. Böyle bir tutum hem kişiye imtihan kaybettirir, hem de başkalarında İslam’a karşı antipati uyandırır.

Buna hiç birimizin hakkının olduğunu sanmıyorum.

Haber Ara