Obama'dan Hüseyince sözler dinledik.
Cami, Ezan, Müslüman?
Geleceği bilgisinden itibaren, binlerce haber okuduk.
Gitti, okumaya da devam edeceğiz.
Uzunca bir süre de bu ?okuma? süreci devam edecek.
Endişelerimi Obama'nın seçimi kazandığı günkü 'İmparatorluğun son seçimi' başlıklı yazımda belirtmeye çalışmıştım.
Fikirlerimde henüz bir değişme olduğu söylenemez.
Değişme olabilmesi için ne yeterli süre geçmiştir ne de yeterli bir icraat söz konusudur.
Ancak Amerika devletinin zulümleri bir kenara, Obama'nın Türkiye'de bıraktığı izlenimin üzerinde durulması gerekiyor.
Türkiye ziyareti, Obama'nın kişiliği konusunda önemli ipuçları verdi.
Başkanı olduğu ülke gibi ?kibir?li olmayan, sürekli ?tebessüm? eden ve el sallayan bir lider çoğu kimseyi etkilemiş görünüyor.
G20 Zirvesi'nde ?Selamünaleyküm? diyen Suudi Kralı'na ?Aleykümselâm? diye karşılık vermesi hatta musafaha yaparken eğilmesi.
Hukuk danışmanın ?İslam Şeriatı'ndan faydalanılması? önerisi,
Sultan Ahmet Camii çıkışında ?Manevi olarak son derece etkilendim, hayatımın en önemli anlarından biri oldu? demesi,
Tophane-i Amire'de öğrencilerle yaptığı buluşmada ?Ezandan önce programı bitirmeyi umut ediyorum. Yarım saatimiz var' demesi,
Türkiye, Filistin, Irak, Afganistan, silahsızlanma, Kyota protokolü ve çevre konusundaki düşünceleri ile verdiği diğer mesajlar,
Konakladığı oteldeki aşçılarla olan iletişimi başta olmak üzere çevresinde bıraktığı izlenim,
Daha da önemlisi TBMM konuşmasındaki ?ABD Müslüman sayesinde zenginleşti. Pek çoğunun ailesinde Müslüman var ve ben de bunlardan birisiyim. Müslüman dünyasıyla neler yapabileceğimizi ele aldık. Eski bir Türk atasözü var: ?Siz yangına körükle gidemezsiniz' Her konuyu güçle halledemezsiniz. Gelecek tahrip edenlerin değil, yaratanların elinde olmalıdır. Siz medeniyetlerin buluştuğu bir yerleşim yerisiniz. Ülkeyi çeşitli yönlere çekmek isteyenler olabilir. Ama burası Doğu ile Batı'nın birleştiği yer, bölündüğü değil? şeklindeki sözleri Hüseyin Obama ait sözlerdi.
Benim için en can alıcı sorusu şu: 'Barack Obama'da Hüseyin Obama gibi mi düşünüyor?'
Hakikaten kafalar karıştı. Kim bu adam?
?Ben bir azınlıktan geliyorum. Ailesinde Müslümanlar olan bir insanım. Benim seçimim ABD'nin hâlâ bir fırsatlar ülkesi olduğunun göstergesidir? diyerek işlediği cinayetlerle itibarı yerle bir olmuş ABD'nin imajını düzeltmesi için getirilen ve ABD propagandası yapan iyi bir oyuncu mu?
Yoksa kimilerini dediği hatta kardeşinin ifadesiyle de ?Müslüman? ancak bunu gizlemek sorunda kalan, dünyayı rehabilite etmeyi arzulayan bir lider mi?
Çok ?zeki? biri olduğundan hiç kuşku yok. Mütevazılığından da? Eylemleri de söylemleri gibi olacaksa ?samimi? bir lider portresi çiziyor.
Samimi ise bu tür bir lidere ABD kadar tüm dünyanın da ihtiyacı var. Bazılarının beklediği gibi bir günde ya da kısa bir sürede değişim beklemek doğru değil.
Yazımın bir Obama ve dolayısıyla bir ABD reklâmına dönüşmesin endişesi taşıdığımı belirterek tekrar sormakta yarar görüyorum.
Bu zatı ABD halkı mı seçti, yoksa olduklarından çok güç vehmederek tembelleştiğimiz o malum güçlerin bir planımıydı?
Hangisinin doğru olduğu konusunda henüz elimizde somut bir veri yok. Diliyoruz ki, ABD halkını bir tercihi olmuş olsun.
Ve temennimiz odur ki, çağımızın rakipsiz egemen gücünün lideri Müslüman olmasa bile zalim olmasın. Hakkı tutup kaldırsın. (Âmin)
Biz inanırız ki bizim Rabbimizin hesabı tüm hesapların üstündedir.
Adaletin tecellisini, mazlumun âhını yine o zalimin (ABD) eliyle yapar. Beklenmedik bir anda, beklenmedik bir adamı, bu zalim devlete lider eder ve onların eliyle düzeltir. Kim bilir?
Elbette bu dileğimizdir.
Bu hem ABD için hem de dünya için bir fırsat olur.
Dileğim odur ki: Barack'da Hüseyin gibi düşünsün!
* * *
Emîru'l Mu'minin Ömer'ul Faruk r.a. döneminde Amr b Ass komutasındaki İslam Ordusu Mısır'ı fethedince Mısır'ın Kıptileri komutana gelerek şöyle derler. ?Her yılın şu içinde bulunduğumuz ayının 11. günü gelince, bakire bir cariyeyi bulur, anne ve babası razı ettikten sonra, onu süsler, güzel elbiseler giydirir ve Nil'e atarız. Bunu yapmazsak Nil akmaz biz de perişan oluruz!?
Amr onlara: ?İslam asla böyle bir uygulaması kabul etmez! İslam gelince batıl inançları yok eder!? Durumu Hz Ömer r.a.'e bildirir oda Amr'a doğru yaptığını belirterek ?Allah'ın kulu, Emîru'l Mu'minin Ömer b. Hattâb'tan Mısır Nil'ine. Eğer şimdiye kadar kendi kendine akıyor idiysen, artık akma! Yok, seni akıtan Allah ise Vâhidu'l Kahhar olan Allah'tan seni akıtmasını diliyorum.? (İhsan Süreyya Sırma, Örnek Halifeler Dönemi, s131)? şeklindeki mektubunu Nil'e atmasını emreder.
Hz Ömer'ul Faruk r.a.'in Nil'e yazdığı mektubu bizde Obama'ya yazıyoruz. Ancak bu Mektup Ahmet Hakan'in Aydın Doğan'ın aşkına yazdığı mektuplarından değildir.
Allah'ın Müslüman kullarından, kan ve gözyaşı imparatorluğunun yeni lideri Barack Hüseyin Obama'ya. Ey ?Ben Bush'tan farklı bir simayım? diyen Obama!
Eğer başkanı olduğun kan ve gözyaşı imparatorluğunun zulmünün devamı için çalışacaksan ve bunun için memur edilmişsen, Allah c.c. sana bu fırsatı vermesin. Yok, bu kara imparatorluğu bir adalet devletine dönüştürmek için mücadele edeceksen, kan ve gözyaşını dindirme mücadelende Vâhidu'l Kahhar olan Allah'tan, sana yardım etmesini diliyoruz. Bizi aldatan biriysen Rabbimizin bütün engelleri senin önünde olsun. (Âmin)
